Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Alan Aldridge

Alan AldridgeGnole yazarı
Yazar
8.7/10
7 Kişi
16
Okunma
1
Beğeni
1.204
Görüntülenme

Alan Aldridge Sözleri ve Alıntıları

Alan Aldridge sözleri ve alıntılarını, Alan Aldridge kitap alıntılarını, Alan Aldridge en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Baphomet insan cephaneliklerinin en büyük ve son silahı olacaktır Fungle, çünkü tüysüz maymunların kendi tarihi, zihinleriyle algılamadan önce elleriyle yok ettiklerini gösteriyor. İnsanlar taşı (Baphomet) bulursa, bilerek ya da bilmeyerek, dünyayı yok edecekler. Eğer başka herhangi bir şeye zarar vermeden kendilerini yok edecek olsalardı bunu bir zafer sayabilirdim. Orman halkı mezarlarının üstünde dans eder ve onlar öldü diye bir tek hayvan bile yas tutmazdı." Molom kederle gökyüzüne baktı." Onlar ölecek olsa, asırlar içinde oluşan yağmur ormanları saniyeler içinde yok olmaz, dağların taş katmanları kazılıp patlatılmaz; buraya yerleşen insanlar aşağıdaki kazılmış ve üstüne taş dökülmüş ovaları daha iyi görsün diye düzleştirmez; o hiçbir şeye, çevresindeki hiçbir şeye benzemeyen evler yapılmazdı. Sanki bu evleri yaparak, 'Biz, tüysüz maymunlar buradayız! Geri kalanlar, canınızı seviyorsanız bizden uzak durun! Saygılı olun, boyun eğin, böylelikle belki çöplüğümüzün bir köşesinde yaşayacak bir yer bulursunuz' der gibiler"
Sayfa 126 - Kabalcı -1.Basım(1999)
Kötülük, diye düşündü Fungle, Ben'e duyulan ve onu her şeyden üstün tutan bir tutkudur. Theverat da kendini yaşamdan, ölümden, koskoca bir gezegenden üstün tutuyordu.
Sayfa 291 - Kabalcı -1.Basım(1999)
Reklam
Bir kedi ve fare uzlaşmak için oturup çay içmezler.
Sayfa 288 - FungleKitabı okudu
... Beni çağırmaya çalıştığını biliyorum iyi yürekli büyücü; tıpkı elleri akıllarından daha gelişmiş o tüysüz maymunların korkunç soykırımına karşı, ormanın ve ormanda yaşayan çocuklarımın düştükleri kötü duruma göğüs gerdiklerini bildiğim gibi. ... Dünyanın kendisi değişti. Artık dünyanın sahibi o tüysüz maymunlar. Tarihleri boyunca sonuçlarını ve etkilerini düşünmeksizin dünyayı kendilerine göre değiştirdiler. Dünyanın paylaşılan bir şey olduğunu unuttular. Bir zamanların cennet bahçesi olan Arkadya'yı ortadan kaldırmaya sözleşmiş gibiler. Onlar bize ihanet etti Fungle, bize savaş açtılar.
Sayfa 114 - 123 -Kabalcı -1.Basım(1999) -MOLOM:Doğanın Ruhu
"Teknoloji ilerleme demektir,oysa ilerleme sizin için kendi rahatınızı arttırmak anlamına geliyor. Toprak Ana'ya bakışınızı kısıtlıyor. Duygularınız köreldikçe,gözleriniz,kulaklarınız,burnunuz,diliniz,bedeniniz,yapay uyarıcılara ve zevklere ihtiyaç duyuyor."
Sayfa 407Kitabı okudu
Sen dünyanın içinde ol; dünyanın senin içinde olmasına izin verme.
Sayfa 38 - FungleKitabı okudu
Reklam
Yemeğine Saygı Duymak..
Fungle gözlerini kapadı ve burnunun ucundaki su kamışının ruhunu hissetti. Zihni, su kamışının güneşte büyümek işin geçirdiği ömrün sıcaklığı ile doldu; köklerini serin toprağa uzatıp hayvanların soluması için dışarı temiz hava veren bir bitkinin ömrü, basit bir canlının ömrü. "Su kamışının ruhu," diye mırıldandı, "varlığını benimle paylaş, bana yardım et ki, sen ve ben birleşebilelim."
Sayfa 11 - Kabalcı -1.Basım(1999)
Sen dünyanın içinde ol, dünyanın senin içinde olmasına izin verme.
Sen dünyanın içinde ol; dünyanın senin içinde olmasına izin verme.
Sayfa 38 - FungleKitabı okudu
Başını, içinde dünyasının yazgısının ekseni bulunan bohçaya benzer yastığına, sırt çantasına dayadı. İnatçı tren gün doğumundan kaçarken, uzun zamandır ondan kaçan uykusu geri gelmişti.
Sayfa 680Kitabı okudu
Reklam
Fungle eliyle antik bir kutsama hareketi yaptı ve bundan sonraki bir saat boyunca masada tek ses, çatal ve bıcakların sohbeti oldu. Çatalla bıçaklar pudinglerin arasında dedikodu yaptılar Tartların ortasında güldüler İstiridye biçimindeki mantarlara laf attılar Yağda kızarmış raventleri şaşırttılar Dumanları tüten yeşil fasulye çanaklarını eleştirmekte Şalgam püresini övmekte ve mısırlarla gizli planlar yapmakta birbirleriyle yarıştılar. Masanın bir ucunda maydanozlu patateslerle hurma turşusu konuşuyor, öteki ucundaysa gözlemeler kaynağa batırılıp ateş topuna dönmüş meyvelerin sesini bastırmaya çalışıyordu. Masadaki neşeli koronun yavaş yavaş azaldı ve dindi
Wurzel büyüyen köklerin ve gövdenin sabrıyla başını salladı. Altı dedi Fungle bunun ne olduğunu sormak için ağzını açtı, ama başka bir meşeadam lafını ağzına yıktı. Onaltı dedi köklerden oluşan tahtında oturan ruh. Çemberi oluşturan meşe ruhları, saat yönünde sırayla konuştular Otuzbeş Anbeş Bir Wurzel'de kırkbeş diyerek çemberi tamamladı.
Sayfa 267Kitabı okudu
Bu sesler beni bir jöle gibi titretti, gerçekten. Günlerce sürdü bu iş ve bütün tilki, kurbağa, cırcırböceği ve kuşları oradan kaçırdı ve gürültü sona erdiğinde, afedersiniz ama arazide KIÇIMDAKİ ÇIBANLAR gibi kutucuklar bitmişti.
Sayfa 43 - FroogKitabı okudu
Biz gnole lar onlarla ilişkimizi uzun zaman önce kestik. Kızılderililerle, Cherokee'lerle bu dağlarda dost olmuştuk - birbirimize karşılıklı armağanlar ve barış sözleri veriyorduk -, ayderili insanlar onları batıya sürene kadar bu böyle devam etti; bunun üzerine biz de kendimizi onlardan gizlemeye karar verdik.
Sen, Fungle foxwit, çok okumuş bir gnole, bu vadinin büyücüsü ve şaman, bir kurbağanın suya yumurtladığı kadar kolayca sözcük yumurtlayabilen sen. Sen, sevgili Fungle, bizim elimiz olmalısın.
19 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.