Bir tilki, "Kim ağlattı bu tarlayı böyle?" diye sordu. Hendeğin kıyısına dayadığı kırık bir aynanın önünde diz çökmüş, böğürtlenle dudaklarını boyuyordu.
Korkuluk, "Dur!" diye bağırdı.
Tavşancık olduğu yerde dondu kaldı.
"Nereye böyle?"
"Bir kelek arıyorum."
"Anneme götüreceğim. Hasta, şu fındık ormanında yatıyor.
Zavallı bülbülcükler kıyıya vardıklarında yitirdikleri kardeşleri için öylesine acı gözyaşları döktüler ki kıyıdaki taşlar, yapraklar bile onlarla birlikte ağladı.!