Anıl Teryaki Sözleri ve Alıntıları
Anıl Teryaki sözleri ve alıntılarını, Anıl Teryaki kitap alıntılarını, Anıl Teryaki en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Heyhat , bunca acıya katlanmaya değer miydi ?
Sayfa 191Kitabı okudu
“Savaştan korkan bir gölge misali yaklaşır hep ışığın yanına sonsuz karanlık. Düşmanının yaydığı son ışık parçasını da yutmak ister. Fakat ışık kolayca bastırılabilecek bir şey midir? Evren sonsuz bir karanlığın içinde olsa da unutulmamalı ki bu karanlığı dağıtabilmek için ufacık bir ışık parçası bile yeterli olacaktır. Bakınız gökteki yıldızlar ne kadar şaşalı ne kadar cesurlar. Karanlığa karşı korkuları yoktur. Çünkü bilirler ışık er geç karanlığı boğar.”
Sayfa 195Kitabı okudu
Hayatın akışı karşısında rüzgarda savrulan bir tüyden farksızız.
Sayfa 231Kitabı okudu
O an Freagan’ı gördü. Fakat çevresinde siyah pelerinli üç kişi vardı. Bunların kimler olduğu çok açıktı. Voladhe’nin karşılaşmayı hiç istemediği Gölge Cadıları’ndan başkası değillerdi. Dehşet Ormanı’nda yaşayan bu cadıların hikayesi çok eskilere dayanmaktaydi.
Sayfa 143Kitabı okudu
Bir insanın yaşlı olması onu hatasız ve mükemmel yapmayacağı gibi, genç olması da onu her şeyde acemi kılmaz.
Sayfa 222Kitabı okudu
“İnsan ne yaparsa yapsın, tecrübe çeşmesinden su içmeyi asla bırakamaz.”
Hayatın zorluğuna ve acımasızlığına göğüs germek , yalnızken ne de zordu .
Sayfa 191Kitabı okudu
Kral bir gün Gölgeler Grubu’na gizli bir görev verdi ve onları çalışmalarını sürdürmeleri için Dehşet Ormanına gönderdi. Gölgeler, uzunca bir süre oradan hiç ayrılmadılar. Kimilerine göre on yılı aşkın bir süre oradaydılar. Fakat bu kesin bir bilgi değildi. Günlerden bir gün Gölgeler Grubu , Herapnos şehrine siyahlar içinde çıkagelmişlerdi. Kralın huzuruna çıkmak için saraya geldikleri sırada herkesi şaşkına çeviren bir hadise meydana geldi. Gölgelerin hepsi, isminin hakkını verircesine birer gölgeye dönüşmüş ve sarayın içinde kaybolmuşlardı. Kısa bir süre sonra taht odasında dehşet verici bir ses duyuldu. Muhafızlar apar topar taht odasına giriş yaptıklarında hiç beklemedikleri bir manzara ile karşı karşıyaydılar. Kralın başı dizlerinin üzerindeydi ve öylece tahtında oturmaktaydı. Bileklerine düz bir çizgi çizilmişti.
Aç ve biçare insanları zaptetmek her zaman çok zor bir iş olmuştur. Amacı, faydaya feda etmeye meyilli olurlar.
Ruh yaşam demektir, mutluluk ve sevgi demektir.
Sayfa 312Kitabı okudu
Savaş görseydiniz eğer, savaşmaya bu kadar hevesli olmazdınız .
Sayfa 276Kitabı okudu
Bazı insanlar pişman olacakları şeyleri yapmaktan ne büyük haz alıyorlar .
Sayfa 190Kitabı okudu
"Dünyada çok şey değişir ve çok şey kendisine yeni bir şekil bulur, ancak acının ve çaresizliğin tezahürü asla değişmez.
Dünyada çok şey değişir ve çok şey kendisine yeni bir şekil bulur, ancak acının ve çaresizliğin tezahürü asla değişmez.
Sayfa 338Kitabı okudu
Diğer insanlarla verdiği savaş yetmezmiş gibi bir de ruhu ve kalbi arasındaki savaşın arasında sıkışıp kalmıştı.
Sayfa 353Kitabı okudu