Modern toplumun ve bu toplum içindeki bireyin sorunlarını, yeni teknolojilerin getirdiklerini ve mevcut dünya düzenindeki siya set, medya, sanat ilişkilerini yer yer hiciv yer yer de bilim kurgu ögelerine başvurarak yorumlayan dizinin göndermeleri; kapitalizmin içinde küçük soluklar ile nefes almaya çalışan bizlere âdeta kara bir ayna tutuyor. Dizinin yapımcısı Charlie Brooker dizi hakkında "Her bölüm farklı oyuncu kadrosu, farklı mekân ve hatta farklı gerçeklik algısına sahip; fakat hepsi hem günümüzdeki yaşam tarzımız hem de hoyrat isek 10 dakika içerisinde yaşayabilecwğimiz şeyler hakkında." demiştir. Yani aslında dizide olsa Black Mirror bir diziden çok teknolojinin insanın hayatına kattıkları ve alıp götürdükleri ile ilgili kısa kısa çekilmiş filmlerdir.
Günümüzde kullandığımız tüm sosyal medya hesaplarının sadistik ve mazoşistik bir tarafı olduğunu da düşünüyorum. Yani kıskanacağını, özeneceğini bile bile elinde olmayan şeylere sahip insanlara bakarak görmeye çalışmak ve bunu süreklilik halini devam ettirmek mazoşistik bir olaydır aslında. Ya da bunun tam tersi, kendini ve yaptıklarını sürekli göstermek isteyen insanların bunu yaparken aslında çalışan satistik dürtüleri gibi... Haset ve rekabeti çok fazla tetikleyen bu platform bir süre sonra sadece kendisi için yaşanmasını gerektirir. Yani dizide olduğu gibi artık sadece görünmek, beğenilmek, puan kazanmak için yaşamak...
Selam kitap dostlarım bugün yine muhteşem bir kitapla geldim.Yazarımızın kalemi muhteşem güzel ve akıcı. Hayatımızın gerçeklerini içeren güzel bir öykü kitabı. Kitabın içeriği tabiki önemli ama en önemli olanda okuyucuya bıraktığı, okuyucunun okuduğunda hissettiği hisleri ,okuyucuyunun ne anladığı. Ben bu kitapta çok hüzünlendim. Kitapta on öykü
Başındaki hikayeye kapılıp okumaya başladığım ama filmlerin derininde yatan duyguları anlatam güzel bir analiz kitabıydı. İçinde izlediğim filmlerinde farklı bir bakış açsıyla okumak keyifli. Kısa sürede biten sürükleyici güzel bir kitap. Tavsiye ederim.
Tüm kitapsever dostlarımıa kitaplarla güzelleşen vakitler diliyorum.
Bir psikolojik danışman olarak kitabı çok beğendiğimi, güzel bir çalışmanın sunumu olduğunu söylemek istiyorum öncelikle.
Araştırma -inceleme türündeki kitap benim için esaslı bir deneme okuma tadı verdi.
Kitap önsöz kısmında çocukken anneannesinin anlatmış olduğu Hamur Hanım isimli hikaye ile başlıyor. Okuru daha önsöz kısmında etkilemeyi başarıyor.
Kitabın asıl içeriği ise yerli ve yabancı yapım 15 tane film/dizi hakkında değerlendirme ve görüşlerinden oluşuyor yazarın. Bu görüş ve değerlendirmeler ise psikanalitik olarak yapılmıştır. Karakterlerin kişilik özellikleri, nevrez ve psikozları, bilinçaltı dünyaları irdelenmiştir. Okuruna izledikleri ne karşı farklı bakış açıları sunarken diğer taraftan da okurunun hem kendisini hem de toplumu değerlendirmesi, irdelenmesi ve düşünmesi için de kapılar aralıyor. Yalnız kitapta verilenleri anlatabilmek için en azından asgari seviyede bir psikoloji bilgisine sahip olmak gerektiğini düşünüyorum. Böyle bir alt yapısı olmayan okur ise bir kaynak ya da internetten yararlanarak rahatlıkla okuyabilir
Kitapta yer alan 15 ekran ürününden izlemediklerim çoğunlukta. Ekran ile aram pek iyi değil ama her birini bu kitabı okuduktan sonra merak ettim ve süreç içerisinde izlemeyi düşünüyorum.
Bu güzel çalışma için Aslı hanıma çok teşekkür ediyorum.
Kitap dağılmış hayatların ve bu hayatların içindeki ana karakterlerin anlatıldığı 10 öyküden oluşuyor. Her öykü akılda kalıcı ve etkileyiciydi… Sulu boya metaforu ile birleşmesi de güzeldi. Her öyküde karakterin birinci ağızdan anlatılması ve yazarın psikolojik tahlillerinin iyi olmasıyla birleşince öyküler kısa da olsa roman etkisi yaratıyor, içine girebiliyorsunuz. Storytel’de karşıma çıktığı için mutluyum, öneririm. Özellikle başarılı iki seslendirmenin ağzından dinleyince tek oturuşta bitti.
Sulu BoyaAslı Aktümen · Yediveren Yayınları · 2022140 okunma