Bekir Ali Bilgiç Sözleri ve Alıntıları
Bekir Ali Bilgiç sözleri ve alıntılarını, Bekir Ali Bilgiç kitap alıntılarını, Bekir Ali Bilgiç en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Peygamber Efendimiz:
"Cihad yapmadan veya niyet etmeden ölen bir kimse, münafıklıktan bir şube üzerine ölmüştür." buyurmuştur. Bu nedenle cihad edemezsen de, hiç olmazsa o niyette ol ve cihad yapanlara yardımcı ol. Şehitlerin ailelerine bak, çocuklarını koru.
Cihadı terkeden milletlerin dünya hayatları zillet, ahiret hayatları ise azaptır.
Düşmana onun silahıyla, hatta daha üstünüyle karşılık verme çağıdır. Düşmanı caydırıcı güce sahip olmak şarttır. Buna sahip olmayan milletler, düşmanının mahkumudurlar. Bu çağın silahları karşısında nüfus çokluğunun veya cesaretin kıymeti yoktur.
Mehmet Akif'in de dediği gibi;
Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez.
Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.
İsrail'i tanıyan ilk Müslüman ülke neresi?
1928'de Sovyetler başkanı bir yahudi devleti kurulması yolunda karar alındığı: 1936'da Moskova'daki mason locasında bu yahudi devletinin Filistin'de kurulmasına sonucuna varıldı.
Filistin'de kurulan İsrail devletinin temeli 1936'da Moskova'da atılmış ve 1948'de İsrail kurulmuştur. İsrail'i ilk tanıyan devlet de Rusya olmuştur.
Sanayileşmiş ülkeler, zaman zaman ortaya çıkıp boy gösterisi yaparak, geri kalmış ülkeleri eziklik psikozu içinde çökertmeye çalışmaktadırlar. Kültürlerine, uygarlıklarına, yaşayışlarına ve tüm gidişatlarına özendirmeye çalışmaktadırlar.
Kapitalizmin ve komünizmin savunuculuğunu yapmaktadırlar. Avrupa hayranı, kendini kaybetmiş, benliğini yitirmiş, şahsiyetsiz kişilerdir. Takma bir şahsiyete sahiptirler.
Bizim onlar karşısında güçsüz kalışımız, birbirimizi desteklemeyişimizden, işbirliğine yönelmeyeşimizdendir.
Geride durmak, hizmeti başkasından beklemek veya ben tarafsız kalacağım demek mümine yakışmaz. Tarafsızlık münafıklıktır. Bu ifadeyi Kur'an'ı Kerim kullanmıştır: "Arada bocalıyıp dururlar, ne onlarla, ne de bunlarla olurlar." Bize düşen görev, Allah'a giden yola ilk adımı atmak ve yolun nihayetine doğru harekete geçmektir. Dar görüşlerden, kısır düşüncelerden uzak durmaktır. Allah yolundaki gayretler samimiyet derecelerine göre başarıya ulaşır.
Cihad o kadar önemlidir ki, nafile ibadetlerimizden bile ileridedir. Çünkü bugün İslam'ın hükümleri çiğnenmekte, müslümanlar, inançlarını serbestçe yaşayamamaktadır.
Bir mümin cihad yapmadan veya cihada hazırlanmadan ölürse, münafıklıktan bir ölüm üzere ölmüş olur.
Dünyada huzurlu ve hür olarak yaşamak, onurumuzu ve haysiyetimizi korumak ancak cihad ile mümkün olur. Salih kullar arasına girerek, öbür dünya nimetlerine ermek de yine ancak bu şerefe ulaşmakla olur. Allah yolunda cihad yapmak, en büyük şereftir. Bu şerefe ulaşmak ise, cihad imtihanını kazanmakla mümkün olur.
Kadın, insanlığına kavuşup, erkeğin kölesi veya zevk aleti olmaktan kurtulmaya muhtaçtır.
Eşitlik iddiasının ispatı için yola çıkan kadın, erkeğin gördüğü bütün işleri yapabilecek durumda olduğunu göstermek istemiştir. Böyle bir havada erkeğin birden fazla kadını idare ettiği gibi kendisinin de bir çok erkeği idare edebileceğini göstermek istedi. Bu kanaat onu, bir çok erkekle evlenip boşanmaya sürükledi. Bu büyük tehlike kadının faziletini götürdü. Evinin hanımı olma yerine ellerin zevk unsuru oldu.
Cihad, hayatın, huzurun, hürriyetin ve insanca yaşamanın esasını teşkil eder. Buna rağmen nefse en ağır gelen, engelleri en çok olan bir görevdir.
Çok geliştik, dini kitaplar okurken, fetva verirken evleniyoruz.
Senin geri kalmışlık psikolojini sömürenler var; gelişmiş ülkeler, az gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkeler sloganlarıyla bizi ruhen çökeltmek ve bu ezikliğimizden istifade ile sömürmekte olanlar var. Gelişmekte olan bir ülke havası içinde onların tuzağına düşüp taklid etmeye başlarsak, işte bu onları zafere ulaştırır. Çağdaşlaşalım, ilerleyelim derken onların tuzağına düşme tehlikesi vardır. Bu tuzak bizi imanımızdan , kültürümüzden, ahlakımızdan uzaklaştırabilir.
Evlenince çoluk çocuk Kudüs'ü fethedeceğiz. (akıllı olana işaret yeter)Kitabı okuyor
Her şeylerini taklit etmiş, daha fazla da işe yaramayan modasını, giyim kuşamını almışız. Bu kör taklidin sonunda dinimizin emirlerinin bırakıp her türlü kötülüğü, günahı, fuhşu, açık saçıklığı, rüşvet, kumar, zina, sinema, tiyatro, bar, gazino vs. cehalet döneminde bile çirkin sayılan davranışları medeniyet adı ile kabullenmişiz. Bu rezaletler bütün çıplaklığıyla memleketimizde yayılmış, genç kız ve kadınlarımız bunun kurbanı olmuştur. Kadınlarımız çocuk doğurmamak için adeta yarış halindeler. İşte gerçek ortadadır. İşte sokaklarımız, evlerimiz, işyerlerimiz!
Cihadda samimiyet esastır. Bu da rahatını ve dünyayı bir tarafa itmeyi gerektirir. Az bir gayret, biraz söz ve biraz mal sarfiyatı ile cihad gerçekleşmiş olmaz. Rahat ile cihad birbirine ters düşer. Hem rahatını düşünüp hem cihad yaptığını iddia etmek, kendini aldatmaktan başka bir şey değildir.