Hakkında
Unvan:
Yazar
Okurlar
1 okur beğendi.
1 okur okudu.
4 okur okuyacak.
Sözler ve Alıntılar
Çünkü” der Heidegger, “düşünme konusunda yetersizler, düşünmeyi bıraktılar ve bunun yerine pazarı boş laflarla doldurdular.”
Bu soruyu hiç de azımsanmayacak kadar seviyorum çünkü bu soru, tuzuna değen herkesin Tanrı'yı sevdiğini varsayar. Tanrı'yı sevmiyorsan, ne işe yararsın? Bir tamircinin lanetine değmeyecek kadar kendini sevmenin ve kendini tatmin etmenin bayağılığına kapılmışsın. Ruhunuz yalnızca Dow-Jones Sanayi ortalamasındaki bir ani artışla yükselir; kalbiniz yalnızca yeni bir vergi muafiyeti ihtimaliyle çarpar... Din âşıklar içindir, tutkulu erkekler ve kadınlar içindir, kar elde etmekten başka bir şeye tutku duyan gerçek insanlar, bir şeye inanan, bir şeye deli gibi umut eden, bir şeyi anlayışı aşan bir aşkla seven insanlar içindir. Ünlü bir elçiye göre, inanç, umut ve sevgi ve bu üçünün en iyisi sevgidir (I Korintliler 13:13). Ama neyi seviyorlar? Tanrımı sevdiğimde neyi seviyorum? Bu onların sorusu, bu benim sorum.
Heidegger'in bir bütün olarak Batı metafiziğini eleştirmesinin başlıca nedeni, Varlık ve Zaman eserinin hemen girişinde belirttiği, Varlığın anlamına dair sorunun unutulmuş olması problemidir. Varlığın anlamı meselesinin unutulduğu ve bunun metafizik düşünce ile ilişkili olduğunu, dolayısıyla da bu meselenin Varlık konusundaki en önemli sorun olduğunu vurgulayan Heidegger, bu sorunun yeniden gündeme getirilmesi gerektiğini ifade eder. Heidegger, Varlığın anlamına yönelik sorunun, söz konusu metafizik düşünce tarafından gereksiz kılındığını ve göz ardı edilmesine yol açtığını düşünür.”
Sayfa 61Kitabı okudu
Metafiziğin yıkılması bir anlamda insanın boşluğa düşmesi anlamına gelmektedir. Bu boşluk ise yine insanın kendisiyle kapatmaya çalışmak zorunda olduğu bir boşluktur. Hümanist özne kendini Tanrı’nın yerine koyarak bir anlamda fetişleştirmiştir. Tanrı’nın yokluğunda ortaya çıkan boşluk, başka temelsiz kavramlarla doldurulmaya çalışılırken sahte vekiller türetilir.
Sayfa 224Kitabı okudu
Kierkegaard’a göre yaşamın dinsel olandan koparılması, insanı varoluşsal anlam bakımından umutsuzluğa ve boşluğa taşıdığı gibi dinsel yaşamın da etkisini kaybetmesine sebebiyet vermiştir.
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
Henüz kayıt yok