1978 yılının soğuk bir kış günü İstanbul’da. dünyaya gelmiş olan ben… Yedi göbekten hukukçu bir sülalenin, babamın dedesinin kadı dahi olduğu bir ailenin dahil olduğu karmayı bozmayarak hukukçu olmuş torunu. Tüm sülalenin hukukçu olması demek ister istemez bu genle dünyaya gelmiş olmuş demek herhalde, çünkü tüm hayatımın haksızlıklara karşı durmaya çalışarak, kendini savunamayacak kişileri savunmaya çalışarak, ‘sana ne kardeşim, avukatı mısın sen’ sorusuna muhatap olarak geçmesinin başka açıklaması olamayacağı kanısındayım. Velhasıl ilkokulla başladı hukukçuluk maceram ve hep de öyle devam etti. Lisede, çözemediğim bir soruyu çözen matematik hocasına; ’valla aferin hocam’ demem üzerine, ’35 yıllık öğretmenim hiçbir öğrencim bana afferiiin, dememişti, gurur duydum’ dedirtebilecek kadar özgüvenli geçen bir çocukluk dönemiydi geçirdiğim. Bunun yanında, o zaman detay olarak gözüken ama şimdiki zamana ışık tutan bir şey vardı ki o da; Benim istediğim her şeyi yazarak, mektuplar vasıtasıyla istiyor olmamdı. Mesela bir bisiklet mi istiyorum ya da telefon veya bir yere gitmek için izin, bunların hepsini uzun ve ağdalı mektuplar yazarak istiyordum ve hiçbir mektubum pardon isteğim bu sayede geri çevrilmedi. Yazmakla ilişkim, yazmaya olan sevgim ilk böyle başladı, kalemin gücünü keşfedince. Bir de İstanbul Barosu’nun düzenlediği yazı-kompozisyon yarışmasında ikinci olup başarıyı görünce Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olduktan sonra, İngiltere’ye giderek ‘Aspect Uluslararası Yabancı Diller Akademisi’ne devam ettim. Akademiyi bitirdikten sonra Cambridge Üniversitesi Girton College’da Uluslararası Hukuk kürsüsünde eğitim gördüm. Halen İstanbul’da uluslararası hukuk başta olmak üzere ticaret, icra- iflas, fikri ve sınai haklar ile aile hukuku alanlarında avukatlık yapmaktayım. Yaklaşık 4,5 yıldan beri en çok okunan haber sitelerinden biri olan turkiyehaberajansi.com İnternet Gazetesinde köşe yazarı olarak yazılar yazmakta olup Ana Dergisi, Follow ve Cosmopolitan dergilerinde de yayınlanmış yazılarım mevcuttur.