Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Celal Soycan

Celal SoycanKırım Mevsiminde Aşk yazarı
Yazar
7.0/10
1 Kişi
12
Okunma
1
Beğeni
469
Görüntülenme

Celal Soycan Sözleri ve Alıntıları

Celal Soycan sözleri ve alıntılarını, Celal Soycan kitap alıntılarını, Celal Soycan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
¶¶ "Ozanlar bundan böyle sözlerini dilin aynı zamanda hem işlevini hem yapısını kucaklayacak, kapalı bir Doğa olarak kurarlar. Öyleyse şiir artık süslerle bezenmiş ya da özgürlükleri budanmış bir düzyazı değildir. (...) Çağdaş şiirin her sözcüğünün altında bir varoluşsal yerbilim yatar." Roland Barthes, Yazının Sıfır Derecesi, Metis Yayınları Roland Barthes, o yazısında Baudelaire, Lautréamont, Rimbaud ve Mallarmé'nin yaptıkları şiir devrimini anlatıyor. En basit düzeyde söyleyecek olursam, adını andığım şairlere gelinceye kadar şiir vezin-kafiyeli ve süslü süslü düzyazıydı. Düzyazıdan ayrı bir şiirsel söylem yoktu. Modern anlamda şiirsel söylem bu şairlerle ve Aloysius Bertrand sayesinde kuruldu. Vezinsiz ve kafiyesiz düzyazı formunda bir metnin şiir olabileceğini aklınız kesiyor mu? Eğer şair dilsel sapmanın ne olduğunu biliyorsa ve şiirin düzyazıdan farklı bir sözdizimine oturduğunun farkındaysa, yazdığı elbette şiir olacaktır. ¶¶
Sayfa 120 - Dünya Kitapları, Yayın Yönetmeni Feridun Andaç, Birinci Basım Nisan 2005Kitabı okudu
¶¶ Ne demiş Antonin Artaud: "Çağının temel sorunlarıyla ilgilenmeden, onu yaşayıp yaşatmadan 'büyük' yazar olmanın olanağı yoktur." Ne demiş Julia Kristeva: "Sanatın, çağının korku ve tedirginliklerine bir çare bulmak gibi bir toplumsal görevi vardır." Antonin Artaud kim? Tımarhanede ölen, marjinal olduğu için dünyaya gözlerini kapatacağı sanılan bir yazar ve şair. Julia Kristeva kim? Bir göstergebilimci, yapısalcı filozof ve psikanalist. Ben düşüncelerimi kanıtlamak, düşüncelerime tanık bulmak için benim gibi düşünmeyenlerden yararlanırım. Bir yazar çağının sorunlarıyla ilgilenmezse ne ile ilgilenecek; sanat bir çağın korku ve tedirginliklerini irdelemezse, bunlara çare aramazsa ne ile eğleşecek? ¶¶
Sayfa 82 - Dünya Kitapları, Yayın Yönetmeni Feridun Andaç, Birinci Basım Nisan 2005Kitabı okudu
Reklam
¶¶ Sanat, felsefe ve şiirin bulunmadığı toplumlarda düşünce de yoktur. ¶¶
Sayfa 105 - Dünya Kitapları, Yayın Yönetmeni Feridun Andaç, Birinci Basım Nisan 2005Kitabı okudu
Soytarı - Özdemir İnce
hayır ben bir çingene miyim o halde salı burada değilsem neredeyim boynumda acem şalı bitince param güzel çingene bendim hangisi ellerim cebimde kendim herkesle balık kedisi sormak kendimi gidip kapıya ben bu değilim çalışan şeyleri itip artıya dansa gidelim ben nasılsa ölürüm bir gün kurulur masa çalgıcı değilsem sırtımda düğün evlenirmiş kim olsa Yazılışı Ankara 15.7.1959 Yayınlanış Elek dergisi Mayıs-Haziran 1962
Sayfa 47 - Dünya Kitapları, Yayın Yönetmeni Feridun Andaç, Birinci Basım Nisan 2005Kitabı okudu
¶¶ Nâzım Hikmet, Doğu-Batı sentezi yapmaya kalkışmamış, bu yüzden de evrensel bir şiir yazmıştır. (...) Ben kendim için Nâzım Hikmet'i seçtim. Örnek olarak değil, yöntem ve güzergâh olarak... Ayrı menzillerde, ayrı konaklarda konaklayarak. Benim için modern Türk şiiri Nâzım Hikmet'le başlar. ¶¶
Sayfa 110 - Dünya Kitapları, Yayın Yönetmeni Feridun Andaç, Birinci Basım Nisan 2005Kitabı okudu
¶¶ Şiir, şiire ihtiyacı olan insanoğluna her şey verebilir. Örneğin umut ve mutluluk verebilir, doğayla uyum düşüncesi verebilir. ¶¶
Sayfa 105 - Dünya Kitapları, Yayın Yönetmeni Feridun Andaç, Birinci Basım Nisan 2005Kitabı okudu
Reklam
¶¶ Ve bir gün ilk dizemi yazdım: "Kırmızı bisiklet Ralli marka, bilmişler üstüne arka arka..." gerisini hatırlamıyorum. ¶¶
Sayfa 46 - Dünya Kitapları, Yayın Yönetmeni Feridun Andaç, Birinci Basım Nisan 2005Kitabı okudu
Yazınsal yapıt sadece dil dünyasında ikâmet etmez. Haydi, "Eder!" diyelim; ama dil dünyasının da içinde yer aldığı bir toplumsal, bir tarihsel, bir psikolojik, bir mitolojik "sphére" (yuvar, küre, alan, çevre, ortam) vardır. Yuvarlar vardır. Bunların hepsinin değerlenmesi, yorumlanması gerekir. Yapısalcılık ve göstergebilim sadece dil yuvarını (sphére) ele alıyor ve yazınsal yapıtı dile indirgemeye kalkışıyordu. Buradan hareket eden goygoycular da yazınsal yapıt eşittir dil diye kasıla kasıla ortalığı talan ediyorlardı. İlhan Berk'in kendini "yapısalcı şair" olarak tanımladığını anımsayalım. Çünkü yapısalcı değerlendirme ve yorumlama yönteminin bir yaratı yöntemi olduğunu sanmaktaydı. Türk şiiri ve edebiyatı hep böyle "sanma"ların tuzağına düşmüştür. Benim dışımda bir Allah'ın kulu çıkıp, "Olur mu böyle şey, saçmalamayın!" diyemedi. Daha acısı, bir Allah'ın kulu çıkıp "Asıl sen saçmalama!" diyemedi bana.
Sayfa 138 - Dünya Kitapları, Yayın Yönetmeni Feridun Andaç, Birinci Basım Nisan 2005Kitabı okudu
¶¶ Bir gün, Tarsus Amerikan Koleji'nde okuyan Mürsel Everest'le tanıştım. Mürsel her zaman Modern Amerikan Şiiri Antolojisi taşıyordu yanında. Benim için Amerikan şairlerini çevirirdi. Bir süre sonra T. S. Eliot, Dylan Thomas gibi İngiliz şairlerini çevirmeye başladı. Bu şiirlerin imge düzeninin, dil ve yapısının bizim dergilerde çıkan şiirlerin dünyasına benzemediğini fark ettim. Mürsel'in sözlü olarak çevirdiği şiirlerden beğendiğim dizeleri bir deftere yazmaya başladım. Mürsel'le tanışmadan önce yazmaya çalıştığım şiirlerle daha sonraki şiirler çok farklıdır. ¶¶
Sayfa 48 - Dünya Kitapları, Yayın Yönetmeni Feridun Andaç, Birinci Basım Nisan 2005Kitabı okudu
116 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.