Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Edward Timms

Edward TimmsRomantik Komünist yazarı
Yazar
8.9/10
14 Kişi
63
Okunma
1
Beğeni
1.275
Görüntülenme

En Eski Edward Timms Sözleri ve Alıntıları

En Eski Edward Timms sözleri ve alıntılarını, en eski Edward Timms kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
O yalnızca devrime gönül vermiş bir komünist değil, aynı zamanda ülkesine, halkına, doğaya ve en iyi şiirlerini ithaf ettiği kadınlara tutkuyla aşık bir romantikti.
Sayfa 7
Nazım'ı eleştirenler "Vay, vay Marksist'e bakın" diye dudak büktüler, "Vay, kafasıyla yüreğini ayırıyor; vay, tarihsel, sosyal, ekonomik şartları kafam kabul eder amma yüreğim yine yanar diyor." Şair, bunlara;bir Marksist'in "bir makine-adam, bir ROBOTA'' olmayıp "etiyle, kanıyla, sinir ve kafası ve yüreğiyle tarihi, sosyal, konkre bir insan" olduğunu vurgulayarak karşılık verdi.
Reklam
Kendi ülkesindeki yetkililer Nazım'ın unutulmasını sağlamak için ellerinden geleni yaptılar, ama başaramadılar.
İlk şiirlerinden biri olan 3 Temmuz 1913 tarihli "Feryadı Vatan", Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasından bir yıl önce, şair 11 yaşındayken yazılmıştı: Sisli bir sabahtı henüz Etrafı bürümüştü bir duman Uzaktan geldi bir ses ah aman aman! Sen bu feryadı vatanı dinle işit Dinle de vicdanına öyle hükmet Vatanın parçalanmış bağrı Bekliyor senden ümit.
Sayfa 35
Ali Fuat Cebesoy, Nazım'ın annesinin kuzeniydi. Cebesoy epeydir Moskova'daydı, ama babası İsmail Fazıl Paşa gençlerin elinden tutmuş, onları Mustafa Kemal'le tanıştırmıştı. Bu büyük adama "iki genç şair" olarak takdim edildiklerinde, Mustafa Kemal he­men şiir konusuna girerek şöyle dedi: "Bazı genç şairler modern olsun diye mevzusuz şiir yazmak yoluna sapıyorlar. Size tavsiye ederim, gayeli şiirler yazınız". Nâzım ve Vâ-Nu, çok geçmeden, şairlik yeteneklerini yurtseverlerin davasının hizme­tine sunmak için bir fırsat yakaladılar. Muhiddin Birgen, mat­buat umum müdürü olarak, iki şaire diğer gençleri bağımsız­lık hareketine katılmaya çağıran bir şiir yazmalarını önerdi. Vâ-Nu'nun aktardığına göre, İstanbul gençliğine seslenen üç sayfa­lık şiir birkaç gün içinde basıldı: Gel ey imanlı gençlik, gel ey beklenen gençlik, Gel ki Anadolu'da senin bükülmez, çelik İmanına, azmine ümit bağlayanlar var! O satılmış vezire, o satılmış kullara O satılmış hünkara siz de mi katıldınız? Siz de mi satıldınız, siz de mi satıldınız?
Sayfa 53
Nâzım yaşamının sonuna doğru, Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim isim­li otobiyografik romanında, bu dönemde yaşadığı olaylardan söz edecekti. Fransa Oteli'nin rahat ortamında geçen bir sahne­de, sonunda partiye katılma kararını almasına neden olan vic­dan muhasebesini şu şekilde aktaracaktı: "Karar ver oğlum, di­yorum kendi kendime, karar ver. [ ... ] Koyalım soruları da şu ma­sanın üstüne, Anadolu'nun yanı başına. Neyini verebilirsin? Ne verebilirsin? Her şeyimi, her şeyi ... Hürriyetini, evet! Hapishane­lerde kaç yıl yatabilirsin bu uğurda? Gerekirse ömrüm boyun­ca! İyi ama, sen kadınları seversin, yiyip içmeyi, temiz giyinme­yi seversin. [ ... ] Peki asılmak da var, öldürülmek de, Suphi ile ar­kadaşları gibi boğulmak da var, komünist olursam diye sorma­dın mı kendi kendine Batum'da?"
Sayfa 66
Reklam
Fü­türistler gibi Nazım da, siyasi konuların basit sloganlardan zi­yade çarpıcı şiirsel imgeler yoluyla duyurulmasından yanaydı. Bu şiirlerden çoğu kürsüden halka okunmak için yazıldığından, Nazım toplumsal ve teknolojik dönüşümlerin gücünü ifade et­mek için, ustaca düşünülmüş ses oyunları bulmuştu. Deneysel dizgi biçimlerinden de yararlanan "Makinalaşmak" başlıklı şii­ri (1923) buna iyi bir örnektir: trrrrum, trrrrum, trrrrum! trak tiki tak! Makinalaşmak istiyorum! Mutlak buna bir çare bulacağım ve ben ancak bahtiyar olacağım karnıma bir türbin oturtup kuyruğuma çift uskuru taktığım gün!
Sayfa 83
Hayat-harekettir!.. Hareket-tezat!.. Cemiyet tabiatın yapışmış gırtlağına sınıflar, sınıflara çekmiş bıçak!.. İşte bak! bu bizim dışımızda dönen bizim oynadığımız sinema şeridinin beynimizin perdesinde "ilim" denen çizgileşmiş resmi var!.. "İlim" kavgadan doğar kavga içindir "ilim".
Sayfa 93
Biri, kimse beni rahatsız etmesin diye izliyor, diğe­ri ben kimseyi rahatsız etmeyeyim diye...
Reklam
Nazım gibi insanlar nerede olurlarsa olsunlar, hiçbir zaman yabancı değillerdir: Yürekleri uluslararası pasaportlarıdır onla­rın. Nazım'ın tarihte oynadığı rol, onun için önceden yazılmış­tı. Bir tek, böyle önceden yazılmış bir rol dahice oynanabilirdi.
Nazım için birbirini tutan tutmayan, doğru yanlış, pek çok şey yazıldı, söylendi. Bunlar geleceğe ayıklanmadan bırakılmamalı. Nazım'ın kişiliği, ruhsal yapısı göz önünde tutularak nelerin doğru, nelerin yanlış oldu­ğu belirlenmeye çalışılmalı.
“Şiirlerim, okurlarımın tüm sorunlarına yanıt versin istiyorum. Bir deli­kanlı bir kızı sevdiğinde, şiirlerimi okusun. Yaşlı bir adamı ölü­mün kederi kapladığında, şiirlerimi okusun. [...] Bürokratın biri size kötü bir oyun oynadığında, şiirlerimi okuyun. Komünist yazar, tüm insan duygularını yanıtlamak zorundadır.”
67 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.