"Er geç bir gün söylenecekti bu söz.
Yarın, yarından sonra bir yarın, bir yarın daha.
[...] Sön, cılız kandil, sön! Hayat dediğin ne ki:
Yürüyen bir gölge, zavallı bir kukla bu sahnede:
Bir saat boy gösterip, boyun kırıp gidecek!
Bir daha da duyulmayacak sesi.
Bir aptalın anlattığı masal bu:
Kuru gürültüler, deli saçmalarıyla dolu."