Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eric Alfred Havelock

Eric Alfred HavelockPlaton yazarı
Yazar
8.0/10
5 Kişi
20
Okunma
1
Beğeni
1.106
Görüntülenme

Eric Alfred Havelock Gönderileri

Eric Alfred Havelock kitaplarını, Eric Alfred Havelock sözleri ve alıntılarını, Eric Alfred Havelock yazarlarını, Eric Alfred Havelock yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Münzevî yaşam tam anlamıyla bir tercih meselesidir. Sosyal becerileri çok iyi olan, insanlarla iletişim kurmakta hiçbir zorluk çekmeyen, toplumsal olaylara karşı duyarlı bir insanın münzevî bir hayatı seçmesi pek olasıdır. Ve hatta diyebiliriz ki münzevî insanların tamamına yakını bu mâhiyetlerin birçoğuna sahiptirler. Onların münzevî hayatı tercih sebebi genel itibarıyla toplum ve şahsı arasındaki ahlâkî, vicdanî ve hemen her entelektüel anlayış arasındaki iflâh olmaz uyumsuzluklardır.
Asosyallik bir tercih değildir, belli bir durumun sonucudur. Asosyal insanlar genel itibarıyla iletişim becerileri düşük olduğundan iletişimi başlatmakta yahut devam ettirmekte zorlanırlar. Başlattıkları bir iletişimin sonucu olumsuz olursa bundan dâima kendilerine bir pay çıkarırlar. Dolayısıyla zaman içinde çekingen bir tavırla toplumdan ve politik yaşamdan uzaklaşmaya başlarlar.
Reklam
Yalnızlık, bütün büyük ruhların kaderidir.’’
Her insan bir toplum içinde yetişir, gelişir ve var olur. O toplumun; fikirleriyle, hayâlleriyle, maddî-manevî anlayışlarıyla şekillenir. Daha sonra toplumdan bağımsızlaşmayı başarabilirse kendince; yeni fikirler, düşünceler ve anlayışlar üretir. Fakat bu yapıp ettiklerini ve ürettiklerini paylaşacak, onayacak tek bir kişi dahi bulamadığında muhakkak ki yalnızlığın en acı hallerinden birini tadacaktır.
Yalnızlık, insanın çevresinde insan olmaması demek değildir. İnsan kendisinin önemsediği şeyleri başkalarına ulaştıramadığı ya da başkalarının olanaksız bulduğu görüşlere sahip olduğu zaman kendini yalnız hisseder.’’
Platon için ruhun bölümleri arasında mutlak bir denge sağlamak, ölçülü davranmaya bağlıdır. İştahın ve iradenin istekleri akıl tarafında yeterli bir biçimde karşılanırsa ruh dengede ve düzensizlikten muaf olur. Aksi takdirde arzularının ve güdülerinin kölesi olmaktan kendini kurtaramaz. Velhasıl Platon’a göre ideal insan, aklın rehberliğinde; ruhun bölümleri arasındaki ahengi ve dengeyi yakalayabilen, bütün arzularını hak ettikleri kadar doyuran ve hakikatin peşinde olan insandır.
Reklam
Platon için ruh ancak mutlak bir nizamda sıhhat bulur. Dengesizlik ve uyumsuzluk insan ruhunda büyük bir kaos yaratır. Nasıl ki insanın cismanî varlığında bir organın işlevini düzgün bir şekilde yerine getirememesi (midenin gereğinden fazla asit salgılaması, bağırsakta oluşan fazla bakteriler, kalbin çok hızlı çalışması) bütüncül bir şekilde vücutta bir dengesizliğe ve huzursuzluğa yol açıyorsa ruhun bölümlerinde de tıpkı bu şekilde bir illiyet bağı bulunmaktadır. Fazla iştah veya fazla arzu insan ruhunu kaçınılmaz bir şekilde huzursuz kılacaktır.
Gerçekten öğrenmek için yanıp tutuşan, daha çocukluğundan itibaren bütünsel hakikati arzu edecektir
Aşkın dokunuşu ile herkes şaire dönüşür.
Kimseye kendinizi sevdirmeye kalkmayın, yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi sevilmeye bırakmaktır." - Platon
Reklam
"Aşık olmayı beceremeyen yağ çekmeyi öğrenmek zorundadır…"
“O zamanlar şiir “edebiyat” değildi, politik ve toplumsal bir gereklilikti. Bir sanat biçimi yahut hususi muhayyilenin bir yaratımı da değildi, Yunan’ların en iyi idare biçimleri üzerine müşterek bir gayret sayesinde idame ettirilen bir kılavuzdu.”
“… Platon şiire bir çeşit fahişeymiş gibi muamele eder, ya da ona Platon’un Samson’unu baştan çıkarabilecek bir Delilah gibi davranır, dolayısıyla kendini onun gücünden kurtarmaya çalışır. Şiir, cezbedebilir, tatlı sözle tavlayabilir, kandırabilir, esir edebilir, fakat bunların hepsi son derece ölümcül kuvvetlerdir.”
“şiir, bir çeşit zihin zehridir ve hakikatin düşmanıdır.”
Sayfa 22 - Pinhan YayıneviKitabı yarım bıraktı
96 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.