Kitle iletişim araçlarına duyduğum nefrete rağmen her on yılda bir, ölüler dünyasından uyanabilmeyi, bir gazete bayiine kadar yürüyebilmeyi ve bir iki gazete almayı isterdim. Başka bir şey dilemezdim. Kolumun altında gazetelerim, soluk benzimle duvarların dibinden usulca geçer, mezarlığa dönerdim. Yeniden uykuya dalmadan önce, dünyadaki felaket haberlerini okur, sonra da mutlu bir şekilde güven verici sığınağımda yeniden uykuya dalardım.