Dışarıdan bakıldığında büyülü görünen bu atmosferin içinde hepimiz biraz kayıptık aslında. Hepimiz bize gerçekten, samimiyetle değer veren birilerini bulmayı delice istiyorduk ama kendi küçük baloncuğumuzdan çıktığımızda insanların hep biraz daha fazlasını istediği gerçeğiyle karşılaşıyorduk.
“Siz ikiniz bayağı yakınsınız, değil mi?”
“ İki insanın olabileceği en yakın şekilde.
Üniversitede beraber okurken Berry benim için çok farklı bir şey yaptı. Kulağa nasıl gelecek bilmiyorum ama... O benimle... Hayal kurdu. Olmasını umutsuzca istediğim ama olmamasından korktuğum her şey için bana bir şeyler anlattı. Olacakları, olabilecekleri... Ne zaman umutsuzluğa düşecek gibi olsam buna engel olmak İçin oradaydı, istediğim her şeyi gerçekleştirebileceğime benim kadar, hatta muhtemelen benden çok inandı.“
Bir şekilde birbirimizin güvenli limanı gibiyiz, dışarıda neler olup bittiğini biliyoruz ama berabersek dışarıda olup bitenleri umursamadan, birbirimize sahip olmanın tadını çıkarıyoruz.
“Ben insanlara güvenmeyi seçerim. Hep öyle yaptım, hep öyle yapacağım. Bana aranızda bir şey geçmediğini söylüyorsan aranızda bir şey geçmemiştir. Bana dün gökyüzünde yeşil bir ışık parladığını söylediysen dün inanılmaz bir biçimde gökyüzünde yeşil bir ışık parlamıştır. Benim duvarlarım yok, Harry. Ben, en iyi savunmanın saldırı olduğuna inanmıyorum, ben en iyi savunmanın hiç savunmamak olduğuna inanıyorum.”
“ İnsanların seni inciteceğimden korkmuyor musun? Bunu kötüye kullanmak isteyeceklerdir. ”
“ Tabi ki isteyecekler. Ama ben kimse için olduğum insandan ödün vermemem gerektiğini öğrendim. Ve ben buyum. Herkesin birden fazla şansı hak ettiğine inanan, insanlara güvenmeyi seçen biri. Taktiklerden nefret eden, insan ilişkilerinde takılan maskelere katlanamayan biri.”
“ Seni sevdiğimi biliyorsun, değil mi? “
“ Biliyorum. Ama asıl merak ettiğim, sen benim seni sevdiğimi biliyor musun? “
“ Biliyorum, Harry. Ama bilmek inanmamı kolaylaştırmıyor. “
Hayallerin gerçekleşebileceğine hep inandım , inanmak hep en iyi yaptığım şey oldu ama bu... piyango bileti almak gibi, kazanmayı istesen de beklemiyorsun ya, öyle işte.