Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fatma Türe

Fatma TüreBir Usta Bir Dünya - Tezer Özlü yazarı
Yazar
Derleyen
Editör
9.1/10
8 Kişi
48
Okunma
1
Beğeni
920
Görüntülenme

Fatma Türe Sözleri ve Alıntıları

Fatma Türe sözleri ve alıntılarını, Fatma Türe kitap alıntılarını, Fatma Türe en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ne güzel tanım
Aşk, birisinin yanında gece ve gündüz sinirlenmeden olmak istemek, ayrılınca özlemek ve sadık kalabilmektir.
Sayfa 9 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Burada hep yalnızım. Yalnız olunca insan acı düşüncelere saplanıyor...
Sayfa 12 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Burada hep yalnızım. Yalnız olunca insan acı düşüncelere saplanıyor..."
Sayfa 12 - yapı kredi yayınları
"Düz beyaz kâğıtlarda birkaç satır siyah Bir zaman yaşadığımızı hatırlatır siyah "
Samih Rifat beyle Münevver hanımın küçük oğ­ luyum. Eski tarihle 28 Mayıs 1330, yeni tarihle 10 Haziran 1914'te Trabzon'da doğdum. Babam oranın valisiydi. Beş altı aylık İstanbul'a getirmişler. Çocukluğum ve ilk gençliğim Ankara'da geçti. Ankara Lisesi'ni ve Ankara Hukuk Fakültesi'ni bitirdim. 1937 yılında, hukuk doktorası yapmak için, Devlet hesabına, Paris'e gittim. Üç yıl kaldım. Savaş yüzünden hukuk doktoru olamadım. Orhan Veli, Melih Cevdet ve Cahit Sıtkı ile arkadaşlık ettim. Ozanlık dışında her iş bana ikinci derecede bir uğraş göründü. Avukatlık yaparak geçinirim. Parayı pulu sevmem. Bilgisizliği, üstünkörü bilgiye yeğ tutarım. Yalandan, yalancıdan, hele çıkarı için yalan söyleyenden iğrenirim. Sosyalistim. Şiir, sos­ yalizm ve yalandan sakınma bana kişiliğimin temel di­rekleri gibi görünür. Bana kalırsa, şiirin bir ayağı top­ lumda, bir ayağı kişinin içindedir. Her ozan topluma mal olan, başka bir deyimle, nesnelleşen şiirle ilgili ku­ral, ilke ve düşünceleri bilmek ve öğrenmek zorunda­dır. Ozan, başka ozanlardan kendine, kendinden başka ozanlara gide gele pişer ve olgunlaşır. Ozanın kendine varışı kolay olmaz. Uzun bir yoldur bu.
Sayfa 7 - YKY yayınları 1994Kitabı okudu
"İçimizden dışamızdan zalimce, zalimane geçen zaman'la yarışa çıkmış gibi idi.
Reklam
Hiç kuşkusuz Oktay Rifat'ın şiirin­ deki eğretileme ve düzdeğişmecelerin belirlen­ mesi, yapı'da hangi öğenin ağırlığını koyduğu­ nun saptanması, Jacobson'un şiir-düzyazı ve da­ ha da önemlisi elbet: simgecilik-gerçekçilik ilişkilerini vurgulayan yorumu bağlamında çok verimli çözümlemelere yol açabilir.
Sayfa 36 - YKY yayınları 1994Kitabı okudu
-Yahya Kemal konuşulan dilin şiirine yönelmiş­ti. Nazım Hikmet otuz yıl önceden bugünkü Türkçe'nin alacağı biçimi sezinlemişti. Ama Türkçe'den aldıkları olanakları şiirsel planda elektrikleyerek yine kitlelerin Türkçe'sine gönderecek etkinliğe yalnız bu şairler sahip ol­du. Somut, dobra, düşünmeye elverişli, çağrışım ağı onarılmış ve yaşama sevinciyle etekleri zil çalan bir dil. Oktay Rifat bu dilin en afacan şairi.
Sayfa 23 - YKY yayınları 1994Kitabı okudu
Her Ben, dolaylı bir şekilde Sen'i anlatış, Sen'den yakınıştır. Çünkü benim yerim Sen'le O'nun arasındadır ve O değildir. Bana yakın olan Sen'sin. Ben ben olsam dilbilgisi kitaplarında tekil şahıs zamirini şu sı­raya göre düzenlerdim: Sen, ben, o. Başa Sen gelir, çünkü Ben diye bir şey yok Sen olmadıkça.
behçet necatigil- bir düzyazıdaKitabı okudu
34 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.