Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Frederic Vester

Frederic VesterDüşünmek Öğrenmek Unutmak yazarı
Yazar
6.7/10
6 Kişi
17
Okunma
0
Beğeni
851
Görüntülenme

Frederic Vester Sözleri ve Alıntıları

Frederic Vester sözleri ve alıntılarını, Frederic Vester kitap alıntılarını, Frederic Vester en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her insanda farklı farklı ...
Her insanda bu "ana model"in farklı bir biçimde gelişmesi sonucunda, görmek, duy­mak ve hissetmek ve onlara bağlı tüm duyumların algı­landığı "algı kanalları" da herkeste farklı farklı olmakta­dır.
Ne yazık ki eğitim kurumlarında hala yanlış teknikler kullanılmakta, beynimiz bloke edilmek­te, gereksiz yüklemelerle yorulmakta, hatalı biçimde ça­lıştırılmakta ve ters impulslarla motive edilmeye "özen" gösterilmektedir. Sonuçta ortaya, büyük bir eğitim prob­lemi ve yetersizliği çıkmaktadır. Bu yetersizlik, bilimsel ve teknik eğitimdeki eksiklik, okullardaki yanlış yönetim metodları, kalitesiz politikacıların etkileri ve bazı gele­neksel hatalı eğilimler sonucunda, daha da artmaktadır. Eğer eğitim sorununa yepyeni bir anlayışla yaklaşır ve onu insana yaraşır bir seviyede ele alırsak, önümüzde yepyeni ufuklar açılacaktır. Düşünmeyi ve öğrenmeyi . "anlamak," yani onu "özgür" kılmak, bu yolda atılacak ilk adım olacaktır. ·
Reklam
Gelecekte; bir ders sırasında hormonların birbirle­riyle olan ilişkilerini hesaba katan, kısa süreli hafızanın işleyiş mekanizmasını bilen, "çok kanallı kaydın" yeni bir şeyin öğrenilmesindeki rolünü düşünen, ayrıntıların da­ha iyi ve kalıcı biçimde kaydedilmesinde "çağrışım kalıp­ ları"nın ve "dalga boyu modelleri"nin önemini kavrayan ve ilgi, istek, merak ve hayranlığın öğrenmedeki etkileri­ni çok iyi değerlendiren bir öğretmenin dersi, hiç şüphe­siz hem daha iyi anlaşılacak, hem de daha büyük bir ilgi ile takip edilecektir. Böylece beynimizi bir depo gibi kul­lanmak ve bir sürü bilgiyi itiş-tıkaş oraya doldurmak ye­rine, beynimizi iyi kullanmayı, onun düşünme ve konu­yu işleyerek öğrenme yeteneklerinden faydalanmayı öğ­renmiş olacağız.
Ger­çek bir grupta, herkes ortak sonucun en iyi olabilmesi için, birbiri ile yardımlaşır, konuşur, tartışır ve zayıflık­ları aşmaya gayret eder.
Biyo­lojik bakış açısından, bir müzik grubunun birlikte bir parçayı yorumlamaları, aslında değişik beyinlerin, farklı "çağrışım modelleri"nin birbirleriyle ilişkiye girmeleri an­lamına gelir.
Beyin
Bilindi­ği gibi beyin, hormonlar aracılığı ·ile bedeni idare eder, bu. arada öğrenme sürecini de destekler ya da engeller. Or­ ganizmanın diğer üyeleri de, gönderdikleri sinyaller ve hormonlarla, beynin işleyişini yönlendirirler.
Reklam
Yaratıcılık
Aslında yaratıcılık, iç ve dış al­gıların birbirleriyle olan karşılıklı ilişkilerinden başka bir şey değildir.
Yeni fikirlerin doğuşu !!
Aralarındaki ilişkiler, kendilerine özgü bazı yeni "dal­ga boyu kalıplan" meydana getirir; Biz de buna, "yaratıcı­lık" ya da "kreatif olma" adını veririz.
Efsane bir yaratılış !
Enformasyon bütüne da­ğılmıştır. Bu nedenle her bölüm enformasyonu kendi içinde korumuştur. Yani parçalar bütünden ayrılsalar bile, onlara lazer ışını verilerek, bütünün görüntüsünü elde etmek mümkündür. Yalnızca resmin netliği azalır, ama resim (enformasyon) yine eksiksiz ve tam olarak var­dır. Bütünden kesildiği yer, normal bir fotoğrafta orası­nın eksilmesine ve bilinememesine yol açar. Oysa bir ho­logram da bu, yalnızca netliğin azalması anlamına ge­lir.
Öğretmen tanımın tarifini değişik biçimlerde ve hız­la ardarda yinelerken, yaptığı şey, öğrencilerin"çok kısa süreli hafıza"larında dolanıp, duran impulslara yenile­rini eklemekten ibarettir .. Ama birbirine benzeyen ve arka arkaya geldikleri için engelleyici bir yan etki yaratan enformasyonlar, hafızada kendilerine göre bir yer bulama­dıklarından, sönüp gitmektedirler. Bu olaya "enterferans '' (kesişim) adı verilir. Yani enformasyonlar, karşılıklı olarak birbirini engellemektedirler. Oysa, öğrenmek ve hafızada saklamanın gerçekleşmesi için gelen enformasyonla, kişinin hafıza içeriği (ve temel beyin programı) arasında bir "rezonans" (benzerlik ve birlikte titreşim olması gerekmektedir. Bu olayda ise, öğrencilere öğretmenin anlattıklarını ve "çok kısa süreli hafıza"larında dolaşan enformasyonları bilince çıkaracak, sonra da kendi temel beyin programlarıyla çağrışıma girerek, verileri oradaki yerlerine kaydedecek zaman verilmemektedir. Sonuçta, öğrenci dersi anlayamamakta ve şaşırıp, kalmaktadır.
Reklam
O halde, bir kimseyi "aptal" olarak suçlamadan önce ...
Çünkü çoğu kez "başarılı" ya da "başarısız" olmak. ana beyin modelinin yetersiz oluşundan -değil de, o kişinin ilişkiye girdiği diğer beyin modelleri veya temel programlan ile uyuşup, uyuşamamasının sonucunda ortaya çıkmaktadır. Karşılıklı komünikasyon sağlanmazsa, öğrenilenlerin beyinde tutul­maları ve sonradan hatırlanmaları da güç olacaktır. O halde, bir kimseyi "aptal" olarak suçlamadan önce çok dikkatli ve toleranslı davranmalıyız. ­
Kişiler, diğer kişiler, cisimler ve uğraşılar ...
Gerçek zeka, yani olaylan birbirleriyle kombine etme (bağlama), bilgiler arasındaki ilişkileri ta­nıma ve kavrama ile hafıza yetenekleri açısından, ana be­yin modellerinin farklı olması pek önemli değildir. Bu farklılıklar, insanın dış dünya ile bir ilişkiye geçtiği andan itibaren, yani kişiler diğer kişiler, cisimler ve uğraşılar ile temas etmeye başladıklarında önem kazanırlar. Kısaca, başka temel programlarla karşılıklı iletişim ve ilişki doğ­ duğu anda, beyindeki ana modellerin farklı oluşları, öne çıkar. Böylelikle neden bazı kimselerin görerek, diğerleri­nin duyarak, kimilerinin ise deneyip, yanılma yoluyla daha iyi öğrendiklerini de anlamış oluyoruz.
İnanılmaz derecede çok kayıt yapmak mümkün,
Beynimiz, az önce de belirttiğimiz gibi, görüntüleri kaydetmez. Bir masaya baktığımızda, beynimizde elekt­riksel bir masa modeli oluşmaz. Beyin kendine gelen her türlü uyaranı, onun frekanslarına ayırarak, bir dalga boyu biçiminde alır ve öylece kayda geçirir. Böylece dar bir alana (beynimizin alanını ve hacmini düşünün) ina­nılmaz derece çok kayıt yapmak mümkün olur.
Olması Gereken ...
İyi olması ve öğrencilerin beyin fonksiyonlarına doğru olarak hitap edebilmesi için uyulması gereken temel kuralları, burada bir kez daha tekrarlayalım: Yeni bir enformasyonu, tanıdık bir kılıf içinde sunmak. Cümleleri dolaylı değil, direkt anlatım bi­çiminde kurmak. Olayları ve işlemleri soyutlaştırma­mak. Konuyu aktif ve eylem içinde ele alarak, insanın kendi tanıdığı tecrübelerle paralellik kurmasını sağla­mak. Böylece alabildiğince çok algı kayıt kanalını devre­ye sokarak, değişik çağrışım alanlan ile ilişkiye girmeyi (çok kanallı kayıt) gerçekleştirmek.
Öğrenme Tipleri
Bir öğrencinin dersini iyi öğrenebil­mesi için, bebeklikte beyninde oluşan temel programın ve çağrışımı sağlayacak olan ana modelin, öğretmeninin soru sorma ve dersi anlatma modeli ile uyuşması gerek­mektedir. Yani öğretmenin derste kullandığı anlatım biçimi, öğrencinin beynindeki modelle benzerlik ve uyum gösteriyorsa, öğrenci dersi anlayacak ve başarılı olacak­tır. O halde haşan öğretmen ile öğrencinin dalga boylarının (frekanslarının) benzeşmesine veya aynı olmasına bağlıdır.
Geri116
255 öğeden 241 ile 255 arasındakiler gösteriliyor.