Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gerard Betton

Gerard BettonSinema Tarihi yazarı
Yazar
8.2/10
6 Kişi
24
Okunma
1
Beğeni
845
Görüntülenme

Hakkında

Unvan:
Yazar

Okurlar

1 okur beğendi.
24 okur okudu.
1 okur okuyor.
22 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
1955'ten sonra sinemanın geleneksel kurallarına karşı bir tepki oluşur ve bu akım başta Fransa'da ama onun yanı sıra aşağı yukarı aynı tarihlerde hemen her yerde yedinci sanatı derinden etkiler.
Polanya'nın saldırıya uğraması ve topraklarının işgal edilmesi (1939-1945) Polanya sineması üzerinde fevkalade ağır bir sonuç doğurdu. Stüdyoların ve sinema salonlarının büyük bölümü yıkıldı; çatışmalarda ölen, kurşuna dizilen, sürgüne ya da toplama kamplarına gönderilen pek çok sinemacı yitirildi.
Reklam
John Dyer 1930'ların İngiliz sinemasıyla ilgili olarak, "İngilizlerin kendilerini en rahat hissettikleri tür melodramdı. Hiçbir inceliği olmayan, bir bakıma yavan denilebilecek melodramlar. İngiltere'ye has mavi gözlü eski subayların sahil otellerinde müzikallerde figüranlık yapan kızları doğrayıp parçalarına ayırmaları, yarış atlarına doping yapmaları ya da sevişme düşkünü insanların sabah gazetesinde günlük haberleri okumaya dalıp kahvelerini soğutmaları türünde konular işlenirdi bunlarda."
Amerika'da sinema bir yandan ciddi bir ekonomik krizin, bir yandan da Mc Carthy'ciliğin yol açtığı ahlak bunalımının üstesinden gelmek durumundadır. Sinema üretimi özellikle 1954'ten sonra geriler ve 1960'larda, zar zor, yılda üretilen 150-200 film gibi düşük bir düzeyde tutunmaya, onun altına düşmemeye çabalar. Ne var ki 1950'lerin başlarında gerçekleştirilen önemli teknik ilermelere karşın [Fred Waller'in geliştirdiği Sinerama'nın ardından, Pr. Chrtien'in icat ettiği Sinemaskop'un kullanılması, filmlerin artan bir oranda renkli çekilmesi, "Üç Boyutlu" filmilerin çevrilmesi (1952'de arch Oboler Bwana Şeytanı filmini bu teknikle çevirmişti) gibi ... ] televizyonun rekabeti ve otomobil tutkusunun sonucu olarak seyirciler arasında yaygınlaşan kapalı sinema salonlarından uzaktaşma eğilimini kırmak mümkün olamamıştır.
Hollanda'da işgal süresince hemen hemen hiç Hollanda filmi çevrilemedi. Daha doğrusu çevrilen filmierin yüzde IOO'ü Almanlar tarafından gerçekleştirildi. Bunlar da az sayıda ve düzeysiz filmlerdi. Aralarındaki tek istisna, dekarları ve ışık etkileriyle göz doyuran, Hans Steinhoffun 1942'de çevirdiği Rembrandt'ın hayatıyla ilgili filmdir.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
114 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Sinema tarihi tam da adından anlaşıldığı gibi sinemayı geliştiren yön veren herkesten bahseden bir kitap. Sinemanın ilkleri ve gelişimini kronolojik olarak gösteriyor. Kitapta benim aradığım tek şey bir antolojiden Farklı olarak yorum olması. Fakat kitap tam anlamıyla bir ansiklopedi niteliğinde. Tüm sinema severlerin okuması gerekir.
Sinema Tarihi
Sinema TarihiGerard Betton · İletişim Yayıncılık · 199025 okunma
110 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Daha önce sinamayla ilgili iki kitap okumuştum, bu kitapta üçüncü oldu. Kalite bakımından da diğer ikisinin gerisinde kaldı. İlk kitap ta (
Oscar Filmleri
Oscar Filmleri
) sinema ile ilgili belli başlı bilgiler ve tarihte oscar kazanan flimlerin kısa öyküsü okuyucuya aktarır, ayrıca hangi filimin hangi dalda ödül aldığını ve ödül alamayan diğer adayları kısaca
Sinema Tarihi
Sinema TarihiGerard Betton · İletişim Yayıncılık · 199025 okunma