Gerard Cheshire Gönderileri
Gerard Cheshire kitaplarını, Gerard Cheshire sözleri ve alıntılarını, Gerard Cheshire yazarlarını, Gerard Cheshire yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
benzer şekilde, sadece babadan oğula (ve yeni esas itibariyle değişmeden) geçen Y kromozomu üzerinde yapılan çalışmalar Avrupalıların %99'unun Son Buzul Çağı'nda yaşamış (klan babalar olarak adlandırılan) 5 erkeğin soyundan geldiğinde ortaya çıkarmıştır. yine bugün artık bütün insanların yaklaşık 70,000 yıl önce Afrika'da yaşamış tek bir erkeğin soyundan geldiğini biliyoruz.
genetik bilimi çeşitli insan haritalarının çıkarılmasına olanak tanır. mitokondrial DNA, örneğin, sadece anneden alınır, dolayısıyla mayoz karılmaya meydan vermez ve kuşaktan kuşağa esas itibariyle değişmeden aktarılır. mitokondrial DNA çalışmaları Avrupalıların %99'unun Son Buzul Çağının farklı dönemlerinde Avrupa'nın farklı bölgelerinde yaşamış (klan anneler olarak adlandırılan) 7 kadının soyundan geldiğini ortaya çıkarmıştır. bugün dünyadaki bütün insanların yaklaşık 200,000 yıl önce Afrika'da yaşamış tek bir kadının soyundan geldiği bilinmektedir.
her ne kadar bir baba DNA'sını çocuğuna taşısa da, sadece çekirdek DNA'sı bunun üstesinden gelir. sende mitokondri (hücrelerdekindeki bakteri biyolojik diziler), bitkilerdeyse kloroplast için DNA; kimyasal hücre için sıvı torbası, koful ve çekirdeği çevreleyen ve destekleyen bahçenin büyük kısmıyla beraber sadece anneden alınır. dolayısıyla, anneler daha fazla epigenetik tekleyici aktarabilirler.
epigenetik; duygular, korkular, bağımlılıklar, diğer tetikleyiciler ve (kimyasal bir kokteyl halinde atardamarlarında dolaşan) hormonal dalgalanmaların bu süreç sayesinde (açık-kapalı gen) çocuklarına geçebileceğini gösteriyor. dahası, sadece düşünerek bile DNA'nın ifadesini gerçekten değiştirebiliriz.
alışkanlıkların esasen DNA tarafından dikte edildiğine inananlar ile çoğunlukla öğrenilmiş olduklarını düşünenler arasındaki tartışma giderek daha da karmaşıklaşmıştır. bugün pek çok içgüdünün uygun yetişme koşulları aracılığıyla tetiklenmeye ihtiyaç duyduğu anlaşılmaktadır. örneğin, doğal yaşam ortamında yetişen bir maymun, yılanlardan korkmayı (belki de yılan görünce çığlık atan) annesinden öğrenir. yılanlar hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadan yetişmiş genç bir maymun, yetişkinlerin bir yılanla karşılaşıldığında korkuyu iletmeleri halinde, onlardan korkması gerektiğini kolayca kavrar. fakat çiçeklerden korkması gerektiği öğretilmiş yetişkin bir maymun (neden diye sormayın) kafeste yetiştirilen genç bir maymunla tanıştırıldığında, yetişkin maymun gün boyu çiçekler karşısında çığlık atmaya devam etse bile, genç maymun ona deliymiş gibi bakmak dışında bir şey yapmayacaktır. çiçeklere dair kalıtsal bir tetiklenebilir korkusu yoktur. yılanlara dair vardır. pek çok genetik içgüdü bu şekilde işler ve uyandırılana, erişim sağlanana kadar uykuda bekler. ancak doğru zamanda doğru davranış onları kendilerine getirecektir.
