En Eski Gültekin Yazgan kitaplarını, en eski Gültekin Yazgan sözleri ve alıntılarını, en eski Gültekin Yazgan yazarlarını, en eski Gültekin Yazgan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kimse sırf belirli bir yaşa gelmekle ihtiyarlamaz. Bizler ideallerimizden vazgeçerek ihtiyarlarız. Yıllar teni buruşturabilir, ama hevesimizden vazgeçmek ruhumuzu buruşturur.
"Kimse sırf belirli bir yaşa gelmekle ihtiyarlamaz. Bizler ideallerimizden vazgeçerek ihtiyarlarız. Yıllar teni buruşturabilir, ama hevesimizden vazgeçmek ruhumuzu buruşturur."...
"... 'Daha yapılacak çok işim var' dedim.' Ne işi? ' diye sormadı. Sorsaydı 'Sevdiklerimle, ideallerimi paylaştığım insanlarla birlikte yapılacak her iş' derdim. "
".. Gerçekleri soğukkanlılıkla kabulleniş, içinde bulunduğunuz durumun artılarını, eksilerini, olabilirlikleri ve olamazlıklarını saptamayı, yaşam savaşımızın stratejilerini ve taktiklerini bunlara göre belirlemeyi mümkün kılar.Bu aynı zamanda olağan ve normal yaşama dönmek için hazır olmak da demektir. Fiziksel veya zihinsel işlevlerinde birtakım önemli kayıplara uğramış insanların bu kayıplarının getirdiği yeni duruma bedensel, ruhsal ve sosyal bakımlardan; gerekiyorsa eğitsel ve mesleksel bakımlardan da uyum sağlama sürecinin; teknik terimiyle rehabilitasyonun, başarıyla sonuçlanması için ön koşul işte böyle bir kabulleniştir. Rehabilitasyonun kapısını açan 'kabulleniş' asla bir 'boyun eğiş' değildir; boyuneğici bir tutum insanın elini kolunu bağlar, onu olanla yetinmeye götürmekten başka bir şeye yaramaz. "
".. Varsıllar yoksullara, bilenler bilmeyenlere, sorunlarını çözümlenmiş olanlar çözemeyenlere yardım etmeliydi. "
" Ben yaşlılığı, her günün birbirinin aynı olduğu, insanın giderek işe yaramazlık duygusunun pençesinde ömrünün sonunu beklemek zorunda kaldığı bir dönem olarak kabul etmiyorum ki yaşlılık döneminden ürkeyim. "
Gerçekleri soğukkanlılıkla kabulleniş, içinde bulunduğunuz durumun artıları, eksilerini, olabilirlikleri ve olamazlıklarını saptamayı, yaşam savaşımızın stratejilerini ve taktiklerini bunlara göre belirlemeyi mümkün kılar.
Rehabilitasyonun kapısını açan "kabulleniş" asla bir "boyun eğiş" değildir; boyun eğici bir tutum insanın elini kolunu bağlar, onu olanla yetinmeye götürmekten başka bir şeye yaramaz.