Bu iki yol dışında herhangi bir şekilde bir şey bilmek asla mümkün değildir. İbn Hazm bilginin kaynaklarına ilişkin olarak et-Takrib'de söylediklerini, el-İhkâm'da, şerî konulara uyarlanmış özet bir anlatımla; a) duyular ve akıl, b) vahiy (Kur'an ve sünnet) olarak göstermekte ve el-Fasl'da, vahiy sonucunda elde edilen bilginin, tıpkı duyularla ve aklın açık hükmüyle (bedihetü'l-ahl) idrak edilen bilgi gibi kesin olduğunu söylemektedir.