Birinin daha önce söylediği bir lafı hem de daha kimin söylediğini bilmediğin birinin lafını hayatının merkezine koyup da her olayı ona göre yorumlarsan gerçeğe ulaşamazsın. Bu ancak seni sabit fikirli, sığ düşünceli bir insan yapar.
İnsanlar güven verenin değil de her zaman güçlü görünenin yanındadır. Bilinenin aksine, her yerde yana yakıla aranan dürüstlük kimsenin umrunda değildir. Dürüstün doğruları çabuk unutulurken, güçlü olanın yalanı her zaman büyülü bir tercihtir
Arka kapaktaki yazanların kitap ile hiçbir bağı olmayan, konusunu ancak okuyarak anlayabileceğiniz bir kitap “Zifiriyet Fabrikası”.
İzmir’de yaşayan, alkol sorunu ile boğuşan bir adamın fevri bir karar alarak ailesini ve yaşadığı şehri terk etmesini ve bu yolda karşılaştığı tüm olayları okuyoruz. Bir çöplükte uyanan kahramanımız (kendi dışında
NEREDEYİM BEN NEREDEYİM GÖKTE Mİ YERDEMİYİM
İşte böyle başlıyor kahramanımızın hikayesi
İzmir de yaşayan alkol sorunu olan bir adamın gözlerini Aydın da bir çöplükte açmasıyla başlayan hikayesi
Bilmediği bir şehirde ne yapıyor?
Bu çöplüğe nasıl geldi?
Başına neler geldi?
Sonrasında kahramanımızın bir hafta içinde İstanbul, Şanlıurfa ve İzmir yolculuğunda başından geçenler
Böyle polisiye tarzı başlayan hikaye yazarımızın trajikomik olaylar üzerinden yer yer günümüz sorunlarına da değinmesiyle devam etmiş
Bir yerde okumuştum izahı olmayan mevzuların mizahı yapılır diyordu. İşte bu kitap bu cümlenin karşılığı.
Yazarın okuduğum ilk kitabı
Bana bu kitabı hediye edip kaleminizle tanıştırdığınız için teşekkürler
Geziyor, dağıtıyor, kaçıyor, dalga geçiyor ama en çok da düşünüyor. Başı dertten kurtulmuyor ama derdi açan da kendisi. Vurdumduymaz olduğu kadar bilinçli. Savrularak geçmişi olmayan bir hayat yaşamaya çalışıyor karakter.
Kara mizah olması itibariyle güldürüyor. “İzahı olmayan şeylerin mizahı olur” lafı boşuna söylenmemiş. Siyasi ve toplumsal pek