Şairlerin dizelerini ilk defa hücrelerime kadar hissettiğim, huzurunun tanımını yapamayacak kadar bir o kadar lal olduğum, bakmalara doyamadığım, alnımı secdeden hiç ama hiç kaldırmak istemediğim, gölgende diz çöküp sevdana kapıldığım o kutlu şehir; Kudüs.
Yazar, kitabının her bir sayfasında sanki klasik gezi yazılarından yanı sıra dert edindiği bu kutlu davayı sanki sokaklarında geziyormuşçasına o aşkı o hasreti kalemiyle okuyucusuyla buluşturmakta. Okurken çokça keyif aldığım gözlerimin dolduğu şimdiye kadar okuduğum kudüs konulu kitaplardan daha farklı ele aldığı bu yazılar altı çizilip tekrar tekrar okunması gerektiğinin kanaatindeyim. Kudüs’ü bilmeyene öğretecek öğrenene sevdirecek bir nitelikte eser. Bu kitabı okuduğumda içimdeki tohumları filizlendirdiğine şahit oldum. Kitabın akıcı yormayan cümlelerine karşı emin olun sizi sayfalardan sayfalara sürükleyecektir. Kudüs topraklarının bir kitaptan daha fazlası olduğunu içinizdeki soruların cevaplarını kitapta okurken zaten görecekseniz.
Kitaplığınızda mutlaka yer vemenizi tavsiye ederim. Keyifli okumalar..
