Kalabalık koğuşlarda mahkumun kişisel mekanı da zorunlu olarak sürekli ihlal edilir. Bu ise sıkıntı, gerginlik, huzursuzluk, kaygı, kızgınlık veya saldırganlığa neden olabilir. Ayrıca kişisel kimliği kaybetme, birey olmaktan çıkma ve gruba tam bir bağlılık duygusunun oluşmasına neden olabilmektedir.
Muhatapların suçlu değil insan olduğu düşüncesi içerisinde hareket edilerek; Allah'ın affediciliği, sabır, tövbe, tevekkül, teslimiyet, dua, sevgi, saygı, anlayış gibi yapıcı söylemler ön plana çıkarılmalıdır.
Sürekli konuşan ve mesaj veren olmak yerine hayatı farklı yönleriyle tecrübe eden hedef kitlenin görüş ve eleştirilerini ifade etmesine, sohbet veya faaliyete mümkün olan en üst düzeyde aktif katılmasına fırsat verilmelidir.
Yapılan araştırmalara göre insanların hem kendilerine hem de başkalarına zarar veren, onları rahatsız eden saldırgan tutum ve davranışlar sergilemelerinin arka planındaki nedenlerden biri de kendilerine olan güvensizliktir.
Bir mükellef yapması gereken bir şeyi yapmadığında ya da yapmaması gereken bir şeyi yaptığında hemen kâfir olmaz, günahkar ve mücrim olur.
Ancak " bir farzı kabul etmez ise ya da bir haramı mübah kabul ederse o zaman kâfir olur."
Suç işlenince karşılaşılması muhtemel ilk durum pişmanlıktır. Diğer bir psikolojik yansıma, failin suça doğru sürüklenmesinde kendini haklı çıkarma girişimidir.
Ahlâkî hükümlerden bazıları farzdır ve bunları yerine getirmeyen günah işlemiş olacağı için dünyada yergi ve kınama , ahirette ise itab ve azab ile karşılaşmaya sebeptir.
Bunların inkârı bda küfür gerektirir .
Farz olmayan ama sünnet ve müstehap olan kısmındaki. Kusurlar ise büyük bir kayıp ve hüsran sebebidir .
Lakin azap ve küfür bunlar için söz konusu olmayabilir .
Ancak bu ifade yanlış anlaşılmalıdır.
Müslüman her zaman ahlaki olmak zorundadır .