Öne Çıkan Hasan Başdemir kitaplarını, öne çıkan Hasan Başdemir sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Hasan Başdemir yazarlarını, öne çıkan Hasan Başdemir yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hepimizin bildiği sebeplerden dolayı dergi yayımlamak zor bir hal aldı. Pek çok basılı dergi ya yayın hayatına son verdi ya da e-dergiye dönüştü. Dergileri hala sayfalarını çevire çevire, kağıt kokusunu içimize çeke çeke okumak istiyorsak onlara destek olmalıyız. Hayatta kalması gereken bir dergi de Sinada dergisi. Ben de bu sayıda bir şiirimle yer alıyorum. Abone olabilir, yeni sayıyı temin edebilirsiniz.
Kitap iki bölümden oluşuyor. Evvel Zaman olan bölüm yazar, Hasan Başdemir'in babasına ait hatıralarının öyküleri yer alıyor. Bu bölüm o kadar samimi ve açık ki sanki anlatılan anılar sizden bir parça gibi. 1990'lı yıllarda çocuk olan yazar babasını kaybedişine kadar yaşadığı hatıraları kaleme almış. Sekiz yaşına kadar olan bu süreç, gözlerimizi kapatıp, o yıllara dönmemize sebep olacak kadar içten ve samimi yazılmış...
Nuri Usta (yazarın babası) ekmeğini küçük hırdavat dükkanından kazanıp, komşu esnaflar ile olan muhabbetini, demlenen ve hiç eksik olmayan çayın tadını, oğluna cebinde sakladığı Tadelle çikolatayı ama en çokta oğluna olan sevgisini okurken çok duygulandım...
Yazarın dediği gibi;
Umarım babanız sağdır ve çocukken ona bolca sarılmışsınızdır... Sağ olan babalarınıza lütfen benim de hürmetlerimi iletin...
Kaç yaşında olursanız olun, babamız öldüğünde çocuk olduğumuzu anlıyoruz...
Olur ki
Bu bölüm ise on kısa öyküden oluşuyor. İnsanların güncel hayatta yaşadığı zorlukları, ayrılıkları, kayıpları, sevinç ve mutlu oldukları kısacık anlar anlatıyor...
Hepsi birbirinden güzel olan bu bölümde öykülerin yanı sıra şiirlere de yer vermiş yazar...
Otogarlar adlı bölümde yer alan bir cümle ise, insan ruhunun huzura olan ihtiyacını çok güzel özetlemiş...
"Var mı usta huzura bir biletin?"
İçinizi ısıtacak, duygulandıracak güzel bir eser...Keyifli okumalar dilerim...
Babam, yine de sımsıkı sarılıp resmen yanaklarımı acıtana kadar sevdi ve öptü beni. Ben babamın ne dediğini anlamasam da elimde simit üstümde en sevdiğim pantolonumla dönüyordum eve. Babamlar da nasılsa dönecek geri, biliyordum...