Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Himmet Uç

0.0/10
0 Kişi
8
Okunma
8
Beğeni
2.726
Görüntülenme

Hakkında

Okurlar

8 okur beğendi.
8 okur okudu.
1 okur okuyor.
8 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Shakespeare'i büyük yapan İngiliz halkının beş yüz kelime ile konuştuğu bir dönemde 16 bin kelime kullanmasıdır.
Matematiği herkes az çok bilir ama, evreni matematiksel olarak yorumlamak çok nadir yorumculara aittir.
Reklam
Psikanaliz ve psikoloji 'ene'nin bireysel, ferdî tarafı ile meşgul olmuştur. Bediüzzaman ise bu konudaki eserinde 'ben’e sembolik bir kapalılık içinde hem kişisel, hem toplumsal, hem tarihî, hem felsefî, hem dinî bir boyut kazandırmıştır. Jung, Adler, Freud'un eserleri taransın, böyle bir metin yoktur. “Ene” bahsi diye anılan bu metin psikoloji, psikanaliz, tarih, felsefe ve dinler tarihinin bir emmuzeci, hülasası ve benzeri olmayan bir şaheserdir. Bu metnin metin eleştirisi, ilgili alanlara göndermeler yapılarak ortaya konulursa kocaman bir kitap olur. ”Ene" bahsinde, ’ben’in sembolik niteliği izah edilir. “Ene, künüz-u mahfıye olan esmâ-i İlâhiyenin anahtarı olduğu gibi, kâinatın tılsım-ı muğlâkının dahi anahtarı olarak bir muammâ-i müşkilküşâdır, bir tılsım-ı hayretfezâdır. O ene, mahiyetinin bilinmesiyle, o garip muammâ, o acib tılsım olan ene açılır ve kâinat tılsımını ve âlem-i vücübun künüzunu dahi açar. " (Sözler, 5. 581) Görüldüğü üzere, Bediüzzaman ’ben’i sadece insan hayatının belli alanIanm kuşatan bir varlık olarak görmez. 'Ben’ bir anahtardır. Anahtarın mahiyeti bilinirse, 0 anahtar şu âlemleri açar. Allah'ın isimlerini anlar, kâinat denen büyük sırlı kompleksin anlamını çözer. Allah’ın mevcudiyetinin alanını, onun esrarlı muhitini anlar. Demek ki 'ben', psikanalizin gördüğü gibi sadece bedensel haz|arın kaynağı değildir.
İnsanı yaratan, insanın idaresi için ona akıl vermiş ve kendisi ile akıl arasinda vicdana dayanan bir bağ kurmuştur. Akıl kabul etmese de vicdan o bağı inkâr edemez, çünkü vicdanın çalışması aklın mantığına dayalı değildir. Bunu Bediüzzaman şöyle anlatır: Akıl tatiI-i eşgal etse de nazarını ihmal etse, vicdan Sânii unutamaz. Kendi nefsini inkâr etse de O’nu görür, O’nu düşünür. O'na müteveccihtir” (Mesnevî, Külliyat, s. 1370).
Bediüzzaman 1950 de Gençlik Rehberi mahkemesine giderken Türkiye din hürriyetini onun sayesinde kazanmıştı, o mahkeme, bir nevi din hürriyetinin tescil edildiği bir mahkemedir ve Türkiye'de din hürriyetinin miladıdır.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok