Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hüseyin Batuhan

Bilim ve Şarlatanlık yazarı
Yazar
Çevirmen
8.3/10
11 Kişi
32
Okunma
8
Beğeni
2.408
Görüntülenme

Hüseyin Batuhan Sözleri ve Alıntıları

Hüseyin Batuhan sözleri ve alıntılarını, Hüseyin Batuhan kitap alıntılarını, Hüseyin Batuhan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Müslüman Bilim Adamı Ne Demektir?
3. Başkabir önyargı da, “İslâm bilimi” veya “Müslüman bilim adamı” deyimlerinde geçen “İslâm” veya “Müslüman” sıfatlarının görevini yanlış yorumlayıp “İslâm dini” ile “bilim” arasında bir tür göbekbağı olduğunu sanmaktan kaynaklanıyor. Oysa bir bilim adamı Müslüman olabileceği gibi, Hıristiyan, Musevi de olabilir; “dinsiz”, hattâ “ateist” de. Nitekim, Eski Yunan'da filozoflarla bilim adamlarının çoğu dinsiz, bir kısmı da ateist idi. Bugün de öyle. Ancak bir bilim adamı “dindar” olduğu zaman bile bilim yaparken “dinsizmiş gibi” davranmak, yani dini inançlarını bir yana bırakmak zorundadır. Bu dediğimiz İslâm bilim adamları için de geçerli. Nitekim İslâm bilim adamları “Müslüman” oldukları, yani Kur'an'da yazılanlara inandıkları için değil, dinsizmiş gibi davrandıkları için ve davranabildikleri ölçüde, bilime katkıda bulunabilmişlerdir. Erbakan'ın yaptığı gibi, modern bilimin Kur'an'dan kaynaklandığını iddia etmek, Einstein'ın bilimsel başarılarını “Musevi” olmasında aramak kadar gülünçtür.
Sayfa 308
Bilgisizlik; akıllıları çekingen, akılsızları cüretkâr yapar. Aynı bilgisizlik şarlatana bazen çözümü en güç problemleri çok 'kolay' gösterir.
Reklam
Pandemide bu tipleri bol bol gördük
Teorik şarlatanlıklarda 'bilgiçlik taslama' eğiliminin ağır bastığı görülecektir. Hatta hiç anlamadıkları, en azından uzman olmadıkları alanlarda yeni bir çığır açma sevdasında olanlar da var. Yüzyılların birikimiyle binlerce aklı başında bilim insanının alın teri ürünü olan en sağlam bilimsel teorileri bir çırpıda alaşağı etmeye kalkışan bu kişiler arasında oldukça bilgili hatta akıllı olanlar bulunmakla birlikte, genellikle uzmanlık alanları dışında boy gösterme hevesine kapıldıkları için 'gülünç' olmaktan kurtulamıyorlar. Ancak bu onların bilgisiz halk yığınlarının gözünde bazen bir 'deha' gibi görülmelerini engellemiyor. Tam tersine, lise hatta üniversite eğitimi görmüş insanlarda bile bazen bu izlenimi uyandırabiliyorlar.
Ne yazık ki Türkçe'de 'information' sözcüğünün bir karşılığı olmadığı için, burada da 'bilgi' sözcüğü kullanılıyor. Eskiler bu tür bağlamlarda 'malumat' sözcüğünü kullanırlardı. Bana kalırsa herhangi bir kavram karışıklığına yol açmamak için ('information' karşılığı olarak) belki 'öğreni' deyimi kullanılırsa daha iyi olur, çünkü bir öğreni ve ya enformasyon yanlış olabilir, ama bilgi yanlış olamaz. Bu, özellikle "bilimsel" dediğimiz bilgiler için geçerli, zira biz bu bilgiyi (dar veya teknik anlamda) "doğru olan, üstelik doğruluğu yeterince belgelenmiş inanç" diye tanımlıyoruz.
Sayfa 35 - Cogito, YKY
Mesela aşı karşıtlığı yapan ve bitkisel tedaviler öneren şarlatanlar
İleride inceleyeceğimiz şarlatan tiplerinin ezici çoğunluğu belli bir bilim dalında daha önce uzmanlaşmış olsalar da 'amatör' bile sayılamayacakları alanlarda at oynatmaya kalkan kişilerdir. Düşünün, adam 'kanser' konusunda hemen hiçbir şey bilmiyor, herhangi bir araştırma da yapmamış ama kanserin hem de her tür kanserin ilacını bulduğu iddiasıyla ortaya çıkabiliyor. Neymiş, Muğla yöresinde zakkumun kansere iyi geldiğini 'bazı gözlemleri' sonucunda keşfetmiş, yalnız keşfetmekle kalsa yine iyi, hemen 'hastalarını' tedaviye başlamış. Kendisi kanser uzmanı değilmiş, ne yazar? Bulduğu ilaç işe yaramış mı yaramamış mı, siz ona bakın! Kendisi yaradığını iddia ettiğine göre demek gerçekten de yaramış, daha ne istiyorsunuz?
"Bir kişiyi kendinden fazla , kendini düşünmeyecek derecede sevmek çok zalimce bir şey; beklemek bir zulüm , her an en küçük acının farkında olmak da , bazen esirin olup her türlü özgürlüğü feda etmek de... "
Reklam
Nasıl ve nereden bildiğini kanıtlayamayan bir kimse bir şey bilmiyor, sadece bildiğini sanıyor demektir. İlerde inceleyeceğimiz bütün şarlatanlarda şunu görüyoruz: Şu veya bu nedenle bir şeye inanıyorlar ve belki de inançları kendilerine çok "açık seçik" göründüğü için birşey bildiklerini sanıyorlar.(Şarlatanlığa bu bakım dan "bilgisel sanrı" -epistemic illusion- da demek mümkün.)
Sayfa 37 - Cogito, YKY
Bilgisizlik akıllıları çekingen, akılsızları cüretkar yapar. Aynı bilgisizlik şarlatana bazan çözümü en güç problemleri çok "kolay" gösterir.
Sayfa 41 - Cogito, YKY
"Kendimi bu dünyanın hiçbir yerinde evimde hissetmeyişimi yadırgıyorlar. "
Bu konuda istatiksel bir araştırma yapmış değilim; ancak şarlatanların sayıca halis bilim insanlarından daha kalabalık oldukları, daha da önemlisi, seslerini halka çok daha fazla duyurabildikleri anlaşılıyor. Buna pek şaşmamalı; zira bilim insanları başka bilim insanlarına hitap ettikleri hâlde, şarlatanlar sokaktaki adama seslenirler. Bu nedenle örneğin bizde Niels Bohr'un adını (üniversite bitirmiş olanlar da dâhil) pek az kişi duymuştur ama Däniken'in adını duymayan kalmamıştır. Oysa Niels Bohr, Einstein, hiç değilse Max Planck ayarında bir fizikçidir. Däniken ise bir ortaokul öğrencisi kadar bile fizik ve astronomi bilgisi olmayan "geri zekâlı" biridir.
Sayfa 570Kitabı okudu
124 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.