Uzun süredir edinmiş olduğum doktorluk tecrübelerim, bana ulusal uyuşukluğu dert etmememi söylüyor. Toplumlar da bireyler gibi arada sırada kendilerini kaybederek tedavisi olmayan, ölümcül şehvet krizlerine yakalanırlar. Fakat, hücrelerde yaşam devam etmektedir. Can çekişmekte olan kişi, en beklenmedik anda gözlerini açar, konuşur, tepkiler verir ve normal hayatına geri döner.
İşte, uluslar da bazen böyle mezardan dirilirler..