İmam Tahavi Gönderileri
İmam Tahavi kitaplarını, İmam Tahavi sözleri ve alıntılarını, İmam Tahavi yazarlarını, İmam Tahavi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.İKÂLE
529. Bir malın müşteriye tesliminden önce yapılan ikale, o malın satımını feshetmektir.
Ebu Hanife'ye göre malın tesliminden sonra yapılan ikale de böyledir. Biz de bu görüşteyiz.
Ebu Yusuf'a göre malın tesliminden önce yapılan ikale yeni bir satımdır, teslimden sonraki ikâle ise fesihtir.
Sayfa 171Kitabı okuyor
İkâle, bir satım akdinin karşılıklı rıza ile bozulması ve ortadan kaldırılmasıdır.
Sayfa 171 - Footnote.Kitabı okuyor
Satım Akdinde Satılan Malın Teslim Öncesindeki Tazmin Sorumluluğu
527. Bir kimse muayyen bir şeyi satın alsa onu teslim almadığı sürece bu mal satıcının sorumluluğunda kalmaya devam eder, satıcının elindeyken mal telef olursa satım akdi bâtıl olur.
Sayfa 170Kitabı okuyor
526. Bir kimse muayyen bir şeyi satın alsa, bu mal satıcının elinde telef olsa satın akdi batıl olur.
Sayfa 170 - Satilan Maliın Kapsamına Giren ŞeylerKitabı okuyor
525. Bir kimsenin satığı arazisinin üzerinde bulunan bina, hurmalık ve ağaçlar [araziye illişkin] satın akıdlinin kapsamına girer. Arazi üzerinde bulluman ekiriler, ağaç üzerindeki meyveler satım akadinin kapsamına girmez. Saticı bunları kendisi adıma olmak üzere toplama hakkına sahiptir.
Sayfa 170 - Satilan Maliın Kapsamına Giren Şeyler.Kitabı okuyor
1940. Bir Müslümana "fasık!," "pislik!," "hırsız!” diyen kişiye tazir cezası uygulanır
Sayfa 505Kitabı okuyor
Zina İftirası Suçunu İşleyen Kişinin şahitliği
1911. Bir kimseye zina isnadı sebebiyle ceza olarak sopa vurulduktan sonra o kişi günahından tevbe etmiş olsun ya da olmasın bir daha o kişinin şahitliği hiçbir zaman kabul edilmez. Onun tevbesi Allah ile kendi arasındadır, bunun dışında [hukukî açıdan] etkisi yoktur.
*Şafilere göre, tevbe etmesi halinde kişinin şahitliği kabul edilir.
Sayfa 501 - ZİNA İFTİRASI SUÇU VE CEZASI.Kitabı okuyor
Ölmüş Bir Kimseye Zina İsnad Etmek
1906. Ölmüş bir kimseye zina isnadında bulunulduğunda isnadda bulunan kişiye cezayı ancak ölen şahsın babası, çocuğu, çocuğunun çocuğu ve dedesi uygulatabilir. Bunların dışında erkek kardeş, kız kardeş veya diğer akrabalar uygulatamaz.
Sayfa 501 - ZİNA İFTİRASI SUÇU VE CEZASI.Kitabı okuyor
1900. Zina iftirası cezasının uygulanması ancak kişi tarafından içinde kinaye bulunmayan açık bir zina isnadı yapılmışsa gerekli olur.
1901. Kişi söylediği sözle başka bir şey kastetmiş olsa veya tarizde bulunsa had cezası gerekli olmamakla birlikte o kişiye tazir cezası uygulanması gerekir.
Sayfa 500 - ZİNA İFTİRASI SUÇU VE CEZASI.Kitabı okuyor
1898. Zina isnadı sebebiyle gerekli olan had cezası seksen sopadır.
Sayfa 499 - ZİNA İFTİRASI SUÇU VE CEZASI.Kitabı okuyor
Muhsan
"Muhsan" sözcüğü fıkıh literatüründe birbirinden farklı anlamlarda kullanılır. Bu bölümde bu sözcük, sahih bir evlilik akdi yapan ve bu akit sonrasında eşiyle cinsel ilişkide bulunan kimse anlamında kullanılmaktadır. Şâfiîlere göre muhsan olmanın şartları dörttür:
Baliğ olmak, akıllı olmak, hür olmak, sahih bir nikahla cinsel ilişkide bulunmak.
Sayfa 493 - ZİNA SUÇU VE CEZASI. Footnote.Kitabı okuyor
Kaderin aslı; Allah'ın kendi kulları hakkındaki sırrıdır. Bunun gerçeğine mukarreb bir melek de mürsel bir nebi de muttali olmamıştır. Bu konuda derine dalmak ve fikir yürütmek, insanın Allah'ın rahmetinden mahrum kalmasına ve dalalete saplanmasına neden olur. Bu konuda, düşünce sınırını aşmaktan, kıyastan ve vesveseye düşmekten kesinlikle sakın. Zira Cenab-ı Allah kader'in ilmini kullarından gizlemiş ve onun hakkında insanların tartışmalarını da yasaklamıştır. Nitekim Yüce Allah kitabında şöyle buyurmuştur: "Allah, yaptığından sorumlu tutulmaz ama onlar (insanlar) yaptıklarından sorulurlar." (Enbiya, 23) Öyleyse, bir şey için "Allah neden böyle yaptı?" diye soran kimse kitabın hükmünü reddetmiş olur. Kitabın hükmünü reddeden ise kafir olur.
- Kur'ân Allah kelamıdır, sözü tamamen O'na aittir. Allah (c.c.) Kur'ân'ı Resûlüne vahiy olarak indirdi. Mü'minler de bunu tasdik etti, onun gerçekten Allah kelamı olduğuna iman ettiler. Kur'ân, beşer sözü gibi mahlûk (yaratılmış) değildir. Kim onu işitir de beşer sözü olduğunu iddia ederse muhakkak ki o kimse küfre girmiştir. Allah böylelerini kitabında kınamış ve onlara cehennem azabı va'detmiştir. Bu hususta şöyle buyurmuştur: "Onu sakar cehennemine atacağız." (Müddessir, 26) Allah (c.c), "Bu ancak bir beşer sözüdür." (Müddessir, 25) diyenlere cehennemi va'dedince anlamış ve bilmiş oluyoruz ki Kur'ân, insanların yaratıcısı olan Allah'ın kelamıdır, beşerin sözüne benzemez.
819. İşletmeci malı başkasına yeni bır mudârabe yaparak veremez. Ancak sermaye sahibi ["Sana göre uygun olan neyse öyle yap" diyerek] onun kendi görüşüne göre hareket etmesini istemişse işletmeci malı başkasına mudârabe akdi yaparak verebilir.
Sayfa 254 - MALİ MUAMELAT. Mudárabe Akdinde İşletmecinin Yetkileri.Kitabı okuyor
818. Sahih mudârabe akdinde işletmeci malı kendisi çalıştırabileceği gibi bu konuda gerek ücretle gerekse ücretsiz olarak başkasını çalıştırabilir.
Sayfa 254 - MALİ MUAMELAT. Mudárabe Akdinde İşletmecinin Yetkileri.Kitabı okuyor