Hakkında
Maraş'ta doğdu.
Maraş'ta İlkokul'dan sonra İmam Hatip Lisesi ve Maraş Lisesi'nden (1968) Mezun Yüksek Öğrenimini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde (1975) tamamladı. Çalışma Bakanlığı'nda İş Müfettişi (1976,1978) olarak çalışırken
Sakarya DMMA'nın açtığı Asistanlık Sınavını kazanarak Öğretim Üyeliği'ne geçti. (1978-1985).
1985'ten itibaren Marmara Üniversitesi'nde İlahiyat Fakültesindeyse Felsefe Tarihi okuttu.
Yazı Hayatı'na Şiir ve Hikaye ile başladı.
İmam Hatip Lisesi'nde Öğrenci iken Osman Sarı'yla birlikte çıkardıkları Haftalık Gonca Adlı Sabat Edebiyat Dergisi'nde (1965-1967) yayınladığı Hikayeleriyle dikkati çekti.
Daha sonra Memleket Gazetesi (1965), Hareket (1968), Çıkış (1968), Diriliş (1969 ve sonrası), Edebiyat (1969-1975), Gelişme (1974), Kalem (aynı Zamanda Kurucu ve Yönetici olarak 1976-1977),
Mavera (aynı zamanda Danışma Kurulu Üyesi, 1976-1989), Yönelişler, İslam (1983-1989), İlim ve Sanat (1984-1989), Kadın ve Aile (1987-1989) ile Türk Edebiyatı (1985), Altınoluk (1985), Yeni Devir (1976'dan itibaren aralıklarla) ve Milli Gazete'de (1987) Hikayeler, Düşünce ve Eleştiri Yazıları yayımladı.
Ateş Yalımı Üstünde Bir Toplantı Adlı Kitabından alınan Kesit Hikayesi, TV Filmi olarak çekildi ve gösterildi (1978).
Hikmet Yayınlarınca yayınlanan 4 Ciltlik İslam Tarihinin Genel Yayın Yönetimi ve Redaksiyonunu yaptı.
Risale Yayınları Sosyal Bilimler Ansiklopedisinin bazı Bölümler'inin hazırlanması Çalışmalarını yönetti.
Hikayeleri, kendilerini birden ele vermeyen, Olay Övgüsünden çok Düşünce ve Duyarlığın yoğunlaştırılmasına birer Unsur olarak kullanılan Dil ve Teknik Bakımından alışılmış Hikaye Sınırlarını zorlar.
Onun Hikayeler'inde Günümüz İnsanı dile getirilirken Geniş bir Tarih Perspektifinin Çağrışımlarıyla Anlatım zenginleştirilmiştir.
Son Yıllar'da Hikayeleri yanında Deneme ve İnceleme Türlerinde Ürünleriyle de Dikkat çekmektedir.
Unvan:
Türk Şair, Öğretim Üyesi, Öğretmen, Gazeteci, Hikaye ve Roman Yazarı
Doğum:
Kahramanmaraş, Türkiye, 1947
Okurlar
3 okur beğendi.
9 okur okudu.
7 okur okuyacak.
Sözler ve Alıntılar
Sevilen şey sevenini nasıl kendine çekiyorsa", öylece onu harekete geçirir.
Kant, ahlâkı salt akıldan çıkarma savındadır. Ona göre ahlâksızlık bizzat kişinin kendi kendısiyle çelişkiye düşmesi anlamına gelir. Söz gelimi emanet edilen bır parayı geri vermezsem, emanetin emanet olduğunu kabul etmeyerek çelişkiye düşmüş olurum.? Burada belirleyici olarak üzerinde durulan ve temel alınan “emanet” kavramıdır. Öyleyse emanetten ne anlaşılmalıdır? Eğer bundan sadece bir parayı birine teslim etmek anlaşılacaksa, o paranın geri verilmesi sonucu çıkarılamaz. Tersine bundan benim olmayan, geri verilmesi gereken, kutsal bir şey anlaşılıyorsa, o zaman söz konusu kelimeye ahlâkın vermiş olduğu anlamı yüklemiş ve bu ahlâkı önceden kabul etmiş olurum. Kant'ın burada dikkat çekmek istediği çelişki aslında akıldan gelmemekte, belki de kabul edilmiş olan bir ahlâk dizgesi içinde anlamı olan bir çelişki olarak ortaya çıkmaktadır.
Sayfa 154Kitabı okudu
Kant'a göre özgürlük ancak ahlak temeli üzerine kurulabilir.
Sorumluluk: Scheler'e göre sorumluluğun bulunmadığı yerde kişilik de oluşamaz, Bu bakımdan eylemlerini gerçekleştirirken, bir kişilik olarak kendisinin bu eylemlerin gerçekleştiricisi olduğunu düşünüp eylemleri için “sorumlu” olarak yaşar. Ayrıca kişi sadece toplumu ilgilendiren eylemlerinden değil, iç dünyasını ilgilendiren eylemlerinden de sorumludur.
Davranışın ana modeli denildiğinde şu tespitlerin göz önünde bulundurulması yerinde olacaktır. Bir insanın davranışını;
a. Onun, diğer insanların amaçları,
b. ya da toplumun kurumları,
c. ya da kendi karakterinin oluşumu,
ile ilgili irade ve eylemleri üzerinde etkide bulunması durumunda, ahlâki bir anlam taşıyan bir davranıştan söz edilebilir.”
Böylece bir eylemin etkisi, büyük veya küçük, önemli veya önemsiz olmasına bakılmaksızın ortaya çıkabilir. Yani eylemimizin başkalarıyla ilişkilerimizin niteliğine veya karakterimizi oluşturan alışkanlıklarımıza, toplumsal normlar, daha doğrusu ahlâk, hukuk, örf kurallarına karşı geliştirdiğimiz ilişki türüne bir katkısı olması anlamında, hayatimızın temel dogrultusu üzerinde etkide bulunduğunu düşunebiliriz.1
Sayfa 161Kitabı okudu
İletiler
Çardak denen bu tahtadan döşeme harikaydı.
İsmail Kıllıoğlu
𝙺𝚊𝚑𝚛𝚊𝚖𝚊𝚗𝚖𝚊𝚛𝚊𝚜̧
𝐄𝐝𝐞𝐛𝐢𝐲𝐚𝐭 𝐓𝐚𝐫𝐢𝐡𝐢𝐧𝐞 𝐆𝐢𝐫𝐢𝐬̧ | s.107
Ömer Yalçınova
