Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kitap ve Hikmet Dergisi

Kitap ve Hikmet DergisiKitap ve Hikmet - Sayı 26 dergisi
Dergi
9.0/10
3 Kişi
34
Okunma
3
Beğeni
1.199
Görüntülenme

Kitap ve Hikmet Dergisi Gönderileri

Kitap ve Hikmet Dergisi kitaplarını, Kitap ve Hikmet Dergisi sözleri ve alıntılarını, Kitap ve Hikmet Dergisi yazarlarını, Kitap ve Hikmet Dergisi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Günümüz insanının bir türlü kurtulamadığı bir sapkınlık da ağaç ve türbenin kendisinden medet umarak ip ve bez parçaları bağlamaktır. Bu batıl inanış da Şamanizmden geçmiştir.
Çizgi filmler felaket, annelere söyleyin lütfen, çocuklarına çizgi film izletmesinler. Çizgi filmler aracılığıyla her türlü ahlaksızlık daha küçük yaştan çocuğun bilinç altına aktarılıyor.
Reklam
Medya üzerinden subliminal operasyonlar, bilinçaltı operasyonlar yapılıyor. Bilgisayar oyunları böyle, çizgi filmler böyle, mesala Aslan Kral vesaire diğer pek çok çizgi filmde kadın ve erkek cinsel organ figürleri vardır.
"Kendi geleneğinizi sürdürmek için Tanrı buyruğunu bir kenara itmeyi ne de güzel de beceriyorsunuz!" (Markos İncil'i 7.bölüm 9.cümle)
Müslüman kalmak, Müslüman olmaktan daha zordur. "Ey inananlar Allah'tan nasıl çekinmek gerekiyorsa öyle çekilin. Son nefesinize kadar müslüman kalın!" (Al-i İmran - 102) Hedef Müslüman ölmek değilse, Müslüman olmak anlamsızdır.
Sevgi hak edene verilir. Müslüman elbette sevgi dolu olmalıdır ama gerektiği şekilde ve hak edenlere. Bunun anlamı herkese kin beslemek değil şüphesiz. Bilakis, dikkatli olup iyi hasletlerimizin suistimal edilmesine izin vermemektir. "Bakın!. Siz öyle kimselersiniz ki tutar onları seversiniz, oysa onlar sizi sevmezler.... Size bir iyilik dokunsa bu onları fenalaştırır. Başınıza bir kötülük gelse ona da sevinirler." (Al-i İmran 118-120)
Reklam
Yok, yok... İnsan kesinlikle azar; Kendini yeterli görürse eğer. -(Alak 6-7)
Dürüstlük, hiç kimsenin dışlayamayacağı kadar güçlü ve evrensel bir kavramdır.
"Bizi dine çağıranı da bizi çağırdığı dini de çok iyi araştırmak zorundayız. Bunun tek yolu Allah'ın ayetlerine dayanıp dayanmadığının kontrol edilmesidir. Yoksa geçmişlerin dedikleri değil. Çünkü tartışmasız kabul ettiğimiz şeyin kulu oluruz." • "Sizi de sizden öncekileri de yaratan Rabbinize kul olun." (Bakara - 21)
"Alimler ve hocalar tarafından bizlere Allah'ın dini diye sunulana çok dikkat etmek zorundayız. Eski alimler şöyle demişler, atalarımız böyle yapmış diyen ve din konusundaki iddiasını Allah'ın kitabına dayandırmayan hiç kimseyi alim diye kabul edemeyiz."
Reklam
"Dünyaya bir merdiven üzerinden baktığınızı düşünün; baktığınız noktada merdivenden yukarı çıkarsanız zengin oluyorsunuz, merdivenden aşağı iniyorsanız yoksul oluyorsunuz. Merdivenden çıkma yolunuz doğru yollardansa cenette kadar yolu olur, yasaklanan yollardansa kısa bir müddet zenginlikten sonra merdivenden aşağı inmeye ve yoksul olmaya mahkumsunuz."
"Duvar ise şehirden iki yetim oğlanındı. Altında onlara ait bir gömü vardı. Babaları iyi bir kimse idi. Rabbin istedi ki erginlik çağına gelsinler de gömülerini çıkarsınlar. Bu, Rabbinin bir ikramıdır...." (Kehf - 82) • Nasıl ki o iki yetim zenginliğe olgunlaşmadan altınlara sahip olsalar belki saçıp savuracaklar belki de kötü niyetli kişiler ellerinden alacaklardı. Bunu için onlar hazır olana dek altınlar muhafaza altındaydı. Biz de kendimizi bir yoklayalım, zenginlik bize uğradığında onu Allah'ın istediği doğrultuda kullanmaya ne kadar hazırız?
Firavun'un makam sevgisi onun inancını etkilemiş, ilk sıraya koyması gereken Allah (c.c) iken; o, ilk sıraya makam ve zenginliği koymuştur. Dolayısıyla Firavun'un yaptığı her şey boşa gitmiştir. Buna rağmen Allah elçilerine şöyle söyler: • " (Ey Muhammed) Sana da senden önceki nebilere de şu kesin olarak bildirilmiştir: 'Eğer şirke düşersen yaptığın yanar gider ve sen de kaybedenlerden olursun." (Zümer - 65)
Okumak, anlamak içindir. Kur'an'ı anlamak, müslümanların gündeminden tamamen çıkarıldığı için artık Kur'an okumak, onu anlamadan seslendirmektir. • Şu ayeti dikkatle düşünenler, Allah'ın kitabını anlamadan okumanın, gerçek bir okuma olamayacağını kavrarlar: "Biz, her resulü/elçiyi ancak kendi halkının dili ile gönderdik ki (ayetleri) açık açık anlatsın." (İbrahim - 4)
Atalarından, dedelerinden, efendilerinden ne duyup öğrenmişlerse, onlar ne türden bir eser bırakmışlarsa, hep onlara bakarlar ve Allah'tan gelen kesin vahyi adeta arkalarına atarlar ve hatta "Bana, Kur'an'dan delil getirme!" diyecek kadar da şaşkındırlar. Sormak lazım: delil Allah'ın kitabından ve Resulünün sahih sünnetinden olmayacaksa, nereden olacak?
34 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.