Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kojin Karatani

Kojin Karataniİzonomi ve Felsefenin Kökenleri yazarı
Yazar
8.6/10
33 Kişi
159
Okunma
37
Beğeni
3.662
Görüntülenme

Kojin Karatani Sözleri ve Alıntıları

Kojin Karatani sözleri ve alıntılarını, Kojin Karatani kitap alıntılarını, Kojin Karatani en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Birinin birey olması öncelikle topluluktan ayrılmasıyla mümkündür. Böylelikle ilk kez benlik keşfedilir ve etik meselesi ortaya çıkar.
''Birinin birey olması öncelikle topluluktan ayrılmasıyla mümkündür.''
Reklam
''Atina felsefesi tek kelimeyle, İyonya kökenli fikirleri bir yandan bünyesine katarken bir yandan bunları alt etme çabasıydı.''
❝Aslında genel olarak insanın asıl öğretmeni zorunluluğun ta kendisiydi; zorunluluk doğa tarafından en iyi şekilde donatılmış ve her amaca hizmet eden eller, konuşma ve zeka gibi yardımcılara sahip olan bir yaratığa her konuda gereğince eğitim veriyordu.❞
Sayfa 91 - Metis Yayıncılık
Bergson'a göre, kapalı bir toplumdaki din statikken, açık bir toplumdaki dinamiktir. Statik dinden dinamik dine sıçrayışa ise imtiyazlı birey sebep olur. Bergson evrimsel dönüşümlerin temelinde aşkın itici gücünün (elan d'amour) yattığı ve bu gücün söz konusu imtiyazlı bireylerin eylemleri aracılığıyla kendini gösterdiğini ileri sürer.
Topluluk tarafından terk edilmek ölümle eşdeğerdir.
Sayfa 42
Reklam
Aristoteles üretken iş (poesis) ifadesinden şiir ve tarımı anlıyordu. İmalat ve teknolojiye karşı Atinalıların genel küçümsemesini paylaşıyordu. Bu nedenle tarımın bir tür teknolojiden geliştiğini göremiyordu.
Sayfa 88 - Aristoteles. İzonomi.
Demokraside yoksulluk, tiranlıkta sözde zenginliğe yeğdir. Aynı şekilde özgürlük de esarete yeğdir.
Sayfa 56 - Demokritos, fragmanlar.
Eve kapandım. Bütün edebiyat eserlerini bir sandığa kaldırdım. Çünkü edebiyat eserlerini okuyarak edebiyatın ne olduğunu anlamaya çalışmanın kanı kan ile yıkamak gibi bir yöntem olacağına inanıyordum. Psikolojik ba­kımdan edebiyatın ne gibi bir gereklilik dolayısıyla dünyaya geldiğini, ge­liştiğini, sonlandığını anlamaya ant içtim. Toplumsal bakımdan edebiyatın ne gibi bir gereklilik dolayısıyla var olduğunu, yükseldiğini, zayıfladığını kavramaya ant içtim. -Natsume Sõseki-
Sayfa 24 - Metis
Gödel zımnen Platoncuydu. Cantor'un sürekli dizi hipotezinin karar verilemezliğini göstermişti, ama bu hipotezin hatası söz konusu olduğunda, Gödel’in bu hipotezi biçimsel olarak ispatlamasa da düşünme yoluyla sezgisel olarak kavrayabileceğini iddia ettiği söylenir. Bir temelin olmadığını olumsuz bir şekilde kanıtlama işini biçimsel ispatlama yoluyla "icra etmişti". Bunun tek sebebiyse, daha öte bir temele gerek duymayan matematiksel töze a priori olarak inanmasıydı. Olumlu bir şekilde yazmak yerine olumsuz bir şekilde ima eder Gödel. Öyleyse Wittgenstein'in husumetinin gerçek hedefi, Russell’ın temele duyduğu samimi inançtan çok, Gödel'in "olumsuz teolojisi" biçimsel temellendirmeyi uydurma bir inançla yapı- bozumuna uğratması- değil miydi?
Reklam
Natsume Soseki'nin ken­dini "İngiliz edebiyatının ihanetine uğramış gibi" hissetmesininse, yeni kurulan "düzenin" aldatmacadan başka bir şey olmamasına te­kabül ettiğini söyleyebiliriz.
Sayfa 51 - Metis
İsa'nın bahsettiği sevgi basit bir yürek meselesi değildir, gerçekte karşılıksız armağan anlamına gelir.
Sayfa 213 - Metis
Piramitlerin inşası işsizlikle mücadele için bir önlem ve efektif talep yaratmak için bir devlet politikasıydı.
Sayfa 124 - Metis
Babil Hammurabi kanunları'nda o meşhur "göze göz" ifadesiyle karşılaşırız. "Dişe diş kana kan" bir intikam çağrısı değildir bu. Daha ziyade bitmek bilmez kan davalarına konan bir yasağa işaret eder.
Sayfa 116 - Metis
İmtiyazlı birey~ peygamberler...
Statik dinden dinamik dine sıçrayışa ise “imtiyazlı birey” sebep olur. Bergson evrimsel dönüşümlerin teme­linde elan d’ amour veya “aşkın itici gücü”nün yattığını ve bu gücün söz konusu imtiyazlı bireylerin eylemleri aracılığıyla kendini gös­terdiğini ileri sürer.
Sayfa 14 - Metis yayıncılık
245 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.