Türkçe saray dili, Farsça özenilen bir dildi. Arapçaya rağbet azdı. Sarayda divan katipleri iki türlüydü. Farsça yazanları denir münşî; Türkçe yazanlara da bahşî ya da bitikçi adı verilirdi ve Türkçe metinler uygur alfabesiyle yazılırdı.
Batının Doğu yazma eserleri ile ünlü kütüphanelerinde ciltler dolu eserlerimiz, artık kendimizden olan araştırmacıları gözleri yaşlı olarak beklemektedir.
Fransız elçilerinden Orta Asya Tarih ve Coğrafya uzmanı F. Grenard Babür adlı eserinde Uluğ Beyden bahsederken: "Şiire düşkünlüğü pahasına insanlığın kötülüğünü unuttu." şeklinde belirterek usta bir şair olduğunu zikretmiştir.