Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Malcolm Barber

Malcolm BarberTapınak Şövalyelerinin Tarihi yazarı
Yazar
8.2/10
6 Kişi
28
Okunma
2
Beğeni
783
Görüntülenme

Malcolm Barber Gönderileri

Malcolm Barber kitaplarını, Malcolm Barber sözleri ve alıntılarını, Malcolm Barber yazarlarını, Malcolm Barber yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yıkıcı bir öfkeyle, Fransa krallığı sınırları içinde Tarikat mensubu tüm üyeler birdenbire tutuklanarak tıpkı birer koyun gibi katliama sürüklenmişler; tüm malları ve servetleri ellerinden alınarak yağmalanmış, kendileri ise en kötü koşullardaki hapishanelerde tutsak edilmişler ve maruz kaldıkları bin bir çeşit işkenceler sonucunda çoğu ölmüş, çoğu sakat bırakılmış ve çoğu da cebren kendileri ve Tarikat aleyhine yalan söylenmeye zorlanmışlardı.
4. Philippe'nin Gönderdiği Gizli Emrin Giriş Bölümü
Acı bir olay, esef edilecek bir olay, düşünülmesi, duyulması bile insanı dehşete düşüren bir olay; nefret uyandırıcı bir cürüm, lanetle anılacak bir kötülük, tiksinti verecek bir eylem, korkunç bir rezalet, neredeyse insanlık dışı, insanlıktan uzak bir şey.
Reklam
… zira bugüne değin tarikatı yalnızca dış görünümünü görebildin. Sen, dışarıdan bizleri güzel atlara, güzel donanımlara sahip, iyi yemekler yiyen, iyi içkiler içen, güzel giysiler giyen kişiler olarak gördün ve burada rahat bir yaşam süreceğini düşünüyorsun. Oysa içerideki koşulların ne kadar sert olduğunu bilmiyorsun: bugüne değin kendinin efendisiydin, şimdi ise bir başkasının kölesi olacaksın ve bu sana çok zor gelecek.
"Celile'de 1187 senesinin sıcak bir temmuz günü vuku bulanlar, ilerleyen yıllarda Anglo-Norman topraklarında derin yansımalara sebep oldu."
Sayfa 476 - Kastedilen olay Hıttîn Muharebesi'dir.Kitabı okudu
"Sonrasında gelerek mütevazı ve ricacı bir tavırla kendini takdim etti. Anlık bir sessizlikten sonra lafa şöyle girdi: 'Sen ki sultanların sultanı, kralların en cömerti ve en adili, faziletleri en uzaklara yayılan, gücü heybetle çoğalan, iyiliği âlemlere ulaşan. Eğer bu kıyılarda yaşayan, yürekleri korku dolu insanlara merhamet ederseniz, eğer topraklarını onlara geri verirseniz, onlar sizin tüm kanunlarınızın hizmetçileri olurlar. Ancak bunu reddederseniz denizin ötesindeki askerî kuvvetler sayısız dalgalara dönüşecekler. Hristiyan kralları vatanınızın her bir parçası üzerine harekete geçecek. En kolayını yapmak sizin elinizde, bu toprakların insanlarını serbest bırakın ve onları affedin.' Sultan'ın cevabı şöyle oldu: 'Bu toprakları benim hakimiyetime veren Allah-ü Teâlâ'dır. Biz yalnızca ona itaat eder ve kendimizi yalnızca onun cihadına adarız. Beni bu toprakların sahibi yapan yalnızca ama yalnızca O'dur. Varsın dünyanın bütün milletleri bize karşı birleşsin. Biz Allah'ın bize ihsan edeceği kuvvet ile kaç kişi olurlarsa olsunlar hepsinin üstesinden geliriz.'"
Sayfa 454 - Sicilya Filosu amirali Margaritus de Brindisi, Selâhaddîn'den ele geçirdiği toprakları geri vermesini istiyor.Kitabı okudu
"Ardından Selâhaddîn atına binmiş ve çadırlar kurulana kadar dönmemiştir. Sonrasında Renaud'u çadırına çağırır ve kılıcıyla ona sert bir darbe vurur, yere düşmesiyle de kafasını bedeninden ayırır. Ernoul bu hususta şunları aktarmaktadır: 'Renaud'un kafasının Dımaşk'a götürülmesini emretti ve orada Sarazenlere gösterilerek yerlerde sürüklendi, böylelikle haksızlığa uğrayanların intikamı alınmış oldu.' İbn-ül Esir'e göre bu tamamen adilanedir, zira 'Bu melun Renaud canavarı bir kafir ve korkunç bir zalimdir.'"
Sayfa 431 - Selâhaddîn Eyyûbi'nin, Renaud de Châtillon'ı öldürmesi.Kitabı okudu
Reklam
"İbn-ül Esir, Alphonse'nin oğlu hakkında şu ifadeleri kullanmaktadır: 'Kendisine iki boynuz bulmak için dışarı çıkan deve kuşunun, eve döndüğünde kulakları dahi bulunmuyordu.'"
Sayfa 291Kitabı okudu
"Haçlıların savunma, yönetim, ekonomik gelişim, üretim ve politik varlıkları hususundaki zorluklar karşısında sergiledikleri pratik yaklaşımlar modern yapılarına ve önceden modellenen tarihsel klişelere meydan okumaktadır."
Sayfa 497 - Kronik KitapKitabı okudu
"Haçlı Devletlerinin Suriye ile Filistin sahilleriyle Fırat'ın iç kesimlerindeki enkişafı ve idamesi, orta çağlarda yaşanan en olağanüstü başarılardan biridir."
Sayfa 497 - Kronik KitapKitabı okudu
"Kudüs sizin olduğu kadar bizimdir de. Aslında sizin olduğundan daha fazla bizimdir. Zira Peygamber Efendimiz burada meleklerle buluşmuş ve miraca yükselmiştir. Kral bizim pes edeceğimizi düşünmesin, biz Müslümanlar yenilgi kelimesini söylemeye muktedir değiliz. Topraklara gelecek olursak, onlar zaten hep bizimdi. Sizin bu toprakları ele geçirişiniz Müslümanların o dönemlerdeki zayıflıklarının beklenmedik bir sonucuydu. Savaş devam ederken Allah sizin oraya bir taş dahi koymanıza izin vermedi. Allah'a şükürler olsun ki biz elimizdeki topraklarda ürün yetiştiriyor ve gelir sağlıyoruz. Kutsal Haç'ın imhası, bizim nezdimizde Allah'a büyük bir hizmettir. Fakat bu kadar ileri gitmememizin tek sebebi, onun İslam'a daha faydalı olabileceğidir."
Sayfa 25 - Eyyûbi Sultanı Selâhaddîn Eyyûbi'nin, İngiltere Kralı I. Richard'a barış müzakereleri kapsamında cevap olarak yazdığı mektup.Kitabı okudu
Reklam
"Ona selam ver ve de ki, 'Hem Müslümanlar hem de Franklar yolun sonuna geldiler. Hem senin hem benim hizbimin yaptıkları yüzünden tüm bu topraklar mahvoldu. Hepimizin hem malları hem de hayatları heba oldu. Bu meselenin vadesi artık bitti. Üzerine konuşmamız gereken şeyler; Kudüs, Kutsal Haç ve üzerinde bulunduğumuz topraklardır. Kudüs şu anda bizim ibadet merkezimiz. Bizden sadece tek bir kişi hayatta kalsa dahi biz Kudüs'ten asla vazgeçmeyeceğiz. Diğer topraklara gelecek olursak, Ürdün'den buraya uzanan alanda düzeni yeniden tesis etmemize izin ver. Kutsal Haç ise senin için hiçbir mukaddes değeri olmayan sıradan bir tahta parçası fakat bizler için çok kıymetli.' Sultan onu bize ihsan etsin. İşte o zaman barış yapılabilir ve bu daimî zorluktan kurtulabiliriz."
Sayfa 25 - İngiltere Kralı I. Richard'ın, 8 Ekim 1911 tarihinde Eyyûbi sultanı Selâhaddîn'e barış müzakereleri kapsamında yazdığı mektup.Kitabı okudu
"Kudüs'ün fethi, Hristiyanların Doğu'daki kaderine büyük bir darbe vururken, Selâhaddîn ise Müslüman Doğu'daki cihadın lideri olma hayalini gerçekleştirmişti."
Sayfa 442 - Kronik KitapKitabı okudu
"Selâhaddîn 2 Ekim 1187 tarihinde Kudüs'ün anahtarını teslim aldı. Kapılar ise fidye ödemeksizin kaçmak isteyenleri engellemek için mühürlendi."
Sayfa 439 - Kronik KitapKitabı okudu
Bu muharebe Hristiyanlar için korkunç bir mağlubiyetti, daha önce de felaketlerden sağ çıkmışlardı fakat Hıttîn diğer tüm felaketlerden farklıydı. Guy toplayabileceği herkesi toplamıştı ve şimdi topraklarında Selâhaddin'e karşı koyabilecek hiç kimse kalmamıştı
"Bu muharebe Hristiyanlar için korkunç bir mağlubiyetti, daha önce de felaketlerden sağ çıkmışlardı fakat Hıttîn diğer tüm felaketlerden farklıydı. Guy toplayabileceği herkesi toplamıştı ve şimdi topraklarında Selâhaddin'e karşı koyabilecek hiç kimse kalmamıştı."
Sayfa 433 - Kronik KitapKitabı okudu
45 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.