Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Marilena Z. Leana Taşçılar

Marilena Z. Leana TaşçılarÇocuğum Üstün Zekalı Mı? yazarı
Yazar
9.1/10
9 Kişi
45
Okunma
8
Beğeni
912
Görüntülenme

Marilena Z. Leana Taşçılar Sözleri ve Alıntıları

Marilena Z. Leana Taşçılar sözleri ve alıntılarını, Marilena Z. Leana Taşçılar kitap alıntılarını, Marilena Z. Leana Taşçılar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Istakoz içinde büyürken sert kabuk büyümez. Istakoz bir müddet sonra daralan, küçük gelen kabuk içerisinde sıkışır, kımıldayamaz. Sıkıştıkça ıstakoz gerilir, stres altında hisseder ve kabuğundan kurtulmak ister. Kendini güvende hissettiği, konfor alanında olduğu bir yere çekilir ve kabuğundan belki de acı çekerek kurtulur. Istakoz bu duruma çözüm bulamadığı için kendi başının çaresine bakar. Kendini güvende hissettiği kaya dibinde yeni kabuğunu üretir, büyür ve gelişir. Bu döngü ıstakoz yaşadıkça devam eder
Anne babaların üstün zekâlı çocuklarından yüksek beklentilere sahip olmaları onların özsaygılarını ve kimlik gelişimlerini de olumsuz etkiler. Sürekli "Yine mi yüksek not alamadın?", "Sen nasıl üstün zekâlısın?", "Ben de senin üstün zekålı oldu ğunu sanırdım!" gibi ifadelerin kullanılması çocukların kendilerine olan inançlarını yitirmelerine ve tam tersi çabalasalar da başaramayacaklarına inanmalarına neden olur. Kendisine güvenmeyen kişinin daha sonra yakın ilişkilerinde de sorunlar yaşayacağı ve sağlıklı ilişkiler yürütemeyeceği de aşikârdır.
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Üstün Zekâlı ve Asperger Sendromlu Çocuklarda Görülebilecek Özellikler:
BENZER ÖZELLİKLER Sözel akıcılık Erken okuma, genellikle kendi başına sökme Mükemmel hafıza Harflere ve sayılara aşırı ilgi Belirli konulara karşı aşırı ilgi Birçok bilgiyi hafizada saklayabilme İlgi alanlarıyla ilgili arkadaşlarını sıkacak kadar uzun ve ayrıntılı konuşma Garip sorular sorma Cevaplarını dallandırıp budaklandırma Bir alanda çok yetenekliyken diğer alanlarda ortalamada olma YALNIZCA ASPERGER SENDROMU Sürekli ancak bağlamla uygun olmayan konuşma. Gerçeklerle kişisel ayrıntıları ayırt edememe Değişikliklere karşı toleransın olmaması Yersiz çığlıklar, okuldaki rutinleri görmezden gelme Esprileri anlamada güçlük İçgörüye sahip olamama, duygusal durumları anlayamama %50-90 arasında sakarlık sergileme Yazı yazmada zorlanma Basmakalıp ya da yineleyen anlamsız hareket ya da sesler çıkarma Belirli şeyleri yemede ya da giymede sorun çıkarma
Üstün zekâlı çocukları konuşurken üzerinde durmamız gereken bir diğer önemli kavram da "geç çiçek açan" (late bloo mers) yani geç olgunlaşan üstün zekâlı çocuklardır. Geç olgunlaşanlar entelektüel, gelişimsel veya sosyal/duygusal dönüm noktalarında beklenenden daha sonraki noktalarda ustalaşan üstün zekâlı çocukları tanımlamak için kullanılan bir ifadedir.
Unutmayın büyük dehalar bile çoğu zaman hor görüldü ama çığır açacak fikirleri hayatımızı değiştirdi
Etiketin bir anlamda "beklentiye" dönüştüğünü görüyoruz. Çocukların üstün zekálı olarak etiketlenmiş/tanılanmış olmaları ebeveynlerin ve hatta öğretmenlerin bu çocuklardan sıra dışı bazı özellikler sergilemelerini ya da başarılı olmalarını beklemelerine neden oluyor. Bu durum aslında üstün zekali çocukların sırtına oldukça ağır bir yük
Sayfa 102Kitabı okudu
Reklam
Yeteneğin gelişimini dikkate alacak olursak her ne kadar birey yetenekli olarak dünyaya gelse de o yeteneğini geliştirebilmesi için azme, çabaya ve tabii ki de zamana ihtiyacı vardır. Biz her ne kadar karşımıza çıkan ürünü görüyor olsak da bu ürünün çıkabilmesi için defalarca denenmiş, pratik yapılmış bir sürecin olduğunu bilmemiz gerekir.
Sayfa 109Kitabı okudu
Her durum bir fırsattır. Her problem düşünmeyi sağlayan ve keyifli bir zorlayıcılığı olan bir bilmecedir.
Sayfa 108Kitabı okudu
"Bu dünyanın daha fazla başarılı insana ihtiyacı yok. Aksine bu dünyanın acilen ve her türden barışçı, iyileştirici, onarıcı, öykücü ve sevgi dolu insanlara ihtiyacı var." - Dalai Lama
Sayfa 161Kitabı okudu
Çocuğumuzun zekâ düzeyine kadar yüksek olursa olsun bununla özellikle de onun önünde böbürlenmek, çocuğa büyük bir sorumluluk yüklemek anlamına gelmektedir. Bu da uzun va dede zorlandığı noktalar ortaya çıktığında psikolojik olarak yıpranmasına neden olur.
Reklam
Hayallerin büyüdükçe, problemlerin küçülür.
Sayfa 216 - Destek Yayınları
çok soru soruyor, soruları bitmek bilmiyor, bu durumda ne yapmalıyım?
Sorular çok kıymetlidir, çünkü merak ettikleri, ilgi duydukları konular hakkında bize bilgi sunmuş olur. Ebeveynlerin de öğretmenlerin de en büyük kaygısı üstün zekalı çocukların karmaşık sorularının yanıtlarını bilmiyor olmalarıdır. Öncelikle bunun gayet normal bir durum olduğunu söyleyebilirim. Kimse her şeyi bilmek zorunda değil, zira istese de bilmesi mümkün değil. Bu durumu hem anne babaların hem de öğretmenlerin kabul etmesi gerekir. Burada mühim olan "iletişim" yani arada kurulan "bağ"dır. Bilmediğiniz bir konu hakkında birlikte araştırdığınızda ya da cevap aradığınızda aslında aranızdaki bağı kuvvetlendirmiş olursunuz ve çocuğunuza/öğrencinize "Senin merak ettiğin konuları birlikte araştırmayı önemsiyorum, seni önemsiyorum" mesajını vermiş olursunuz. Aksi halde baştan savma cevaplar verdiğinizde ya da bilmiyorum deyip kestirip attığınızda çocuk bu mesajı almaz. Sorularının gereksiz olduğunu düşünür ve zamanla ya size sormaz ya da soru sormayı bırakır. Bu nedenle takınılan tutum ve verilen yapıcı cevap çok önemlidir.
Sayfa 252Kitabı okudu
Zekayı ya da yeteneği fark etmek yeterli değil, onlara kapıları açmak ya da doğru yolu göstermek, yollarına ışık tutmak da en az fark etmek kadar önemli.
Üstün yetenek: yaratıcılık+ hayal gücü
3,5 yaşındaki İlayda, bir sanat atölyesine katılır. Atölyede benzer yaştaki çocuklara boyamaları için atlar ve çiftlik oluşturmaları için çitler verilir. Tüm çocuklar gayet mutludur ve önlerindeki materyalleri boyamaktadır. İlayda da kendince atlarını boyamaktadır. Ama öğretmen yanına gelir ve onu uyarır. Bunun üzerine İlayda annesinin yanına dönmek istediğini söyler ve ağlayarak dışarı çıkar. Annesi İlayda'nın elindeki atları ve tamamlanmamış maketi görünce merak eder ve neden ağladığını sorar. İlayda atlarını pembe ve mora boyamak istemiştir. Ama öğretmen sadece kahve, siyah ve beyaza boyayabileceğini söyleyerek onu uyarmıştır. Annesi sorar: "Peki çitleri neden öğretmenin istediği gibi, diğer çocuklar gibi çitlerin içine yerleştirmedin?" İlayda'nın yanıtı gayet nettir: "Annecim ben atların özgür olmasını istiyorum!"
Erken çocukluk dönemi üstün zekalı ve yetenekli çocukların okul ile tanışma dönemleri olduğu için, anaokulu öğretmenlerinin de bu çocukların erken gelişim özelliklerini iyi bilmeleri önemlidir. Üstün yetenekli çocuklar okula başladıklarında kendilerine benzer çocuklarla bir arada olmadıkları zaman hayal kırıklığı yaşayabilirler. Özellikle de öğretmenler çok soru sormalarına ters tepki verirse, daha içine kapanık davranışlar sergilemeye başlayabilirler. Daha da ötesi okul fobisi ve endişe göstermeye başlayabilir, yaşıtlarının ilerisinde giden üstün özelliklerini gizlemeyi tercih edebilirler.
172 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.