Kalbimde hâlâ filme karşı bir zaaf var ve zihnim ne kadar sıklıkta çocuk gibi filme kafayı taktığımı hatırlatıp duruyor.
Film romanları söz konusu olduğunda, Max Allan Collins'in The Mummy romanı, tüm zamanların en büyük macera filmlerinden birinin iyi bir uyarlamasıdır. Bununla birlikte, orijinalin cazibesini tam olarak yakalayamadığını söylediğim için üzgünüm.
Evy'nin karakterizasyonu zaman zaman cinsiyetçiydi.
Filmde Rick ve Evelyn tartışmasız her ikisi de kahramanlar ve ekran süreleri aşağı yukarı aynı gibi görünse de, roman çoğunlukla Rick'in bakış açısına odaklanıyor. Rick ve Jonathan Evy'ye tepeden bakıyorlar ve o filmdekinden çok daha fazla küçük hanım hassas bir hanımefendi gibi görünüyor.
Romanda Evy'nin Mısırlı annesinden aldığı mavi gözlere sahip olduğunun anlatılması da ilginç. Mısırlı kadınların mavi gözleri olamaz demiyorum ama aktrisin (Rachel Weisz) kahverengi gözlü olduğu düşünülürse bu anlamsız bir değişiklik gibi geldi. Yazarın Evy'yi bir şekilde erkekler için daha çekici hale getirmesinin kasıtlı bir kararı olup olmadığını merak ediyorum.
Ardeth Bay hakkında söyleyecek çok fazla bir şeye sahip değilim. Her zaman ki gibi harikaydı. Ancak bazı sahneler canımı sıkmadı değil. Filmin aksine Medjai savaşçıları daha cahil, her şeyi kadere bağlama ve bunu sürekli dile getirme eğilimindeler
