7.6/10
265 Kişi
2.070
Okunma
371
Beğeni
16,1bin
Görüntülenme

Max Weber Gönderileri

Max Weber kitaplarını, Max Weber sözleri ve alıntılarını, Max Weber yazarlarını, Max Weber yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her kurtuluş ihtiyacı bazı sıkıntıların ifadesi olduğu için, sosyal ya da ekonomik baskı hiçbir biçimde tek kaynak olmamakla beraber, kurtuluş inançlarının etkin bir kaynağıdır. Diğer şeyler eşit olmak kaydıyla, yüksek sosyal ve ekonomik imtiyazlara sahip sınıflar kurtuluş fikrini geliştirmeye neredeyse hiç eğilim göstermezler. Daha ziyade, dine kendi yaşam kalıplarını ve dünyadaki durumu meşrulaştırma öncelikli işlevini atarlar. Bu evrensel görüngü belirli temel psikolojik kalıplara dayanır. Mutlu bir insan kendi konumunu mutsuz olan biriyle karşılaştırdığında bu mutluluk gerçeğiyle tatmin olmaz, ancak daha fazlasını, yani bu mutluluğu hak etmeyi, kendi talihsizliğini eşit derecede kazanmış olması gereken talihsiz insanın aksine kendi iyi talihini kazanmış olduğu bilincini arzu eder. Gündelik tecrübelerimiz gerek siyasal başarı, üstün ekonomik statü, bedensel sağlık, aşk oyununda başarı, gerekse başka bir şey olsun kişinin mutluluğun meşruluğu ya da bunu hak etmesiyle ilgili böyle zihinsel bir rahatlama ihtiyacının var olduğunu ispatlar. İmtiyazlı sınıfların dinden bekledigi şey, eğer varsa, bu meşruiyettir.
Sayfa 214 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
Kardeşçe sevgiyi ve düşmanını sevmeyi öğreten tüm dinlerin kadınların etkisi ya da dinin feminist karakteri yoluyla güç kazandığı hiçbir şekilde doğru değildir; bu durum, Hindistan ahimsa (hiçbir canlıyı öldürmeme) dini için de kesinlikle doğru değildir. Kadınların etkisi, sadece dinin duygusal ve histerik yönlerini yoğunlaştırma eğilimindeydi. Hindistan'daki durum böyleydi. Fakat kurtuluş dinlerinin, imtiyazsız sınıflar ve kadınların çıkarlarına oldukça yakın olması gereken, askerî olmayan ve hatta askerlik karşıtı erdemleri yüceltme eğiliminde olması kesinlikle bir ilgisizlik meselesi değildir.
Sayfa 213 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İslam gibi, her siyasal ve askerî tipteki peygamberliğin özellikle erkeklere yönelik olduğu kesinlikle doğrudur. Aslında bir savaşçı ruh kültü; sıklıkla bir tür kulüp biçiminde organize olmuş savaşçı evinin erkek sakinleri tarafından kadın evlerinin doğrudan kontrolü ve kanunî olarak yağmalanmasının doğrudan hizmetine sunulur. Bu Hint takımadalarındaki Duk-duk arasında ve başka yerde bir destansı mumen'e ait benzer dönemsel yortuların olduğu başka yerlerde görülür. Bir kahramanın yeniden doğuşunu içeren asketik bir savaşçı eğitiminin egemen olduğu yerde, kadın, yüce bir kahraman ruhundan yoksun olarak görülür ve sonuç olarak kendisine ikincil bir dinsel statü verilir. Bu çoğu aristokrat ya da belirgin biçimde askerî kültün hakim olduğu topluluklarda gerçekleşir.
Sayfa 212 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
Sosyal sınıf ne kadar düşükse, kurtarıcıya ihtiyaç bir kez ortaya çıktığında, bu ihtiyacın aldığı biçimler o kadar radikal olur.
Sayfa 208 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
... "Doymuş" ve imtiyazlı tabakaya dönersek, kurtuluş ihtiyacı savaşçılara, bürokratlara ve plütokrasiye uzak ve yabancıdır.
Sayfa 207 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
Sadece cemaatsel ve özellikle rasyonel ve ahlâkî tipte bir din, kentli küçük burjuvazi arasında anlaşılır biçimde kolaylıkla takipçi kazanabilir ve daha sonra belli koşullarda bu sınıfların yaşam kalıplarına kalıcı bir etkide bulunabilir.
Sayfa 204 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Genel konuşmak gerekirse, ahlâkî, rasyonel, cemaatsel bir dine katılma eğilimi ne kadar belirgin hale gelirse kişi yönelim olarak öncelikle siyasal olan kapitalizm tipinin taşıyıcıları olan sosyal sınıflardan o kadar uzaklaşır. Hammurabi zamanından beri, vergi iltizamı, devletin siyasal ihtiyaçlarının kazançlı bir şekilde temini, savaş, korsanlık, büyük ölçekli tefecilik ve kolonileşmenin olduğu her yerde siyasal kapitalizm var olmuştur.
Sayfa 198 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
Müslüman tüccarların çok sık olarak derviş dinine bağlandığını ispatlamak zordur; fakat bu ihtimal dışı da değildir. Yahudiliğe gelince, Yahudi cemaatinin ahlâkî rasyonel dini daha Antikite'de büyük oranda bir tüccarlar ve finansörler diniydi.
Sayfa 197 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
Mitraizm, temelde ritüelist bir saflık diniydi, Hristiyanlığın tam aksine kadınları tamamen dışlayan, bütünüyle maskülen bir dindi.
Sayfa 192 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
Bir kültürün, örneğin Roma, Hint ya da Mısır kültürünün, temel sosyal modeli ne kadar tarımsal olursa, nüfusun tarımsal unsurunun gelenekçilik örüntüsünün içine düşmesi ve en azından kitlelerin dininin ahlâkî rasyonelleşmeden yoksun kalması o kadar olasıdır.
Sayfa 182 - Yarın YayınlarıKitabı okudu
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.