Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mehmet Ali Aybar

Mehmet Ali AybarAtatürkçülük Nedir yazarı
Yazar
9.1/10
14 Kişi
77
Okunma
19
Beğeni
2.696
Görüntülenme

Mehmet Ali Aybar Sözleri ve Alıntıları

Mehmet Ali Aybar sözleri ve alıntılarını, Mehmet Ali Aybar kitap alıntılarını, Mehmet Ali Aybar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Atatürk ve Cumhuriyet Halk Partisi
Bu parti ve onun hükümeti savaşa gerçekte ne İslam, ne Turan, ne Batlılaşma uğruna girmişti.
Ta ki Başbuğ Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e kadar
Yazı değiştirmekten başlık değiştirmeye, takvim değiştirmekten medeni kanun değiştirmeye kadar hepsi daha önceki kuşaklarda düşünülmüş, tartışılmış şeylerdi: ama onun zamanına dek, hatta onun zamanında bile, bu değişmeleri göze alacak kişi çok azdı; alacak olanların da önderlik gücü yoktu...
Reklam
"Türk Milleti zekidir, çalışkandır. "
" ...Kurtulmak, yaşamak için çalışan ve çalışmaya mecbur olan bir halkız!... Yoksa arkaüstü yatmak ve hayatına sa’ydan muarra geçirmek isteyen (çalış­madan yaşamak isteyen) insanların bizim heyeti içtimaiyemiz içerisinde yeri yoktur, hakkı yoktur..." Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Oysa hangi istiklal vardır ki yabancıların nasihatlarıyla , yabancıların planlarıyla yükselebilsin ?
Bütün vatandaşlarım tarafından da paylaşılan kanaatim şudur ki, zulüm altında tutulan Asya ve Afrika halkları ile Batıdaki işçiler ulus­lararası kapitalizmin kendilerini, efendilerinin çıkarları için istismar etmek gayesiyle sabırlarını suistimal ettiklerini anladıkları ve çalışan kitleler tarafından sömürgeci siyasetin meşum tesirinin bilincine varıldığı zaman, burjuva sınıfının kuvveti ortadan kalkacaktır. Sovyetler Birliği’nin Avrupa işçileri üzerindeki yüksek manevi otorite­si ve Müslüman dünyasının Türk milletine olan bağlılığı, şimdiye kadar cehalet ve uyuşukluklarının neticesi olarak itaatleri sayesinde sömürgeci kuvvetini desteklemiş olan herkesi Batı emperyalistlerine karşı birleştirmeye samimi dostluğumuzun kafi geleceğini bize açık şekilde göstermektedir. •Sömürgecilik ve Emperyalizm Yeryüzünden Yok Olacak• Şarktan şimdi doğacak olan güneşe bakınız! Bugün günün ağardığını nasıl görüyorsam, uzaktan bütün şark mil­letlerinin de uyanışlarını öyle görüyorum. İstiklal ve hürriyetine kavuşacak olan çok kardeş millet vardır. Onların yeniden doğuşu, şüphesiz ki terakkiye ve refaha müteveccih olacaktır. Bu milletler bütün güçlüklere ve bütün engellere rağmen muzaffer olacaklar ve kendilerini bekleyen geleceğe ulaşacaklarıdır.Sömürgecilik ve emperyalizm yeryüzünden yok olacak ve yer­lerinde milletler arasında hiçbir renk, din ve ırk farkı gözetmeyen yeni bir ahenk ve işbirliği çağı hakim olacaktır. 𝐌𝐮𝐬𝐭𝐚𝐟𝐚 𝐊𝐞𝐦𝐚𝐥 𝐀𝐭𝐚𝐭ü𝐫𝐤
Olmasaydı da olur muyduk?
Atatürk gibi bir önderin bulunmadığı bir zamana rastlanmış olsaydı, eski Osmanlı Devleti tarihinde bile görülmemiş durumlara düşülebilirdi.
Reklam
Kopyacı ve taklitçi aydın türü içinde, Batı Hıristiyanlığının Osmanlı Devletini çökertmekteki payını gören çıkmadığı gibi, onun Müslümanlığa aykırı bir bilinç vermedeki dolaylı etkisini de sezen olmamıştır. Aydın karşıtı olan 𝐝𝐢𝐧𝐜𝐢 𝐡𝐨𝐜𝐚𝐥𝐚𝐫 ise bu etkiyi sezmiş olduk­ları halde, ileri sürdükleri korunma önlemi taklitçilerinkinden de daha kötü bir bilgi körlüğüne yol açmıştır.
Bir yanda, her devrimde olduğu gibi o zaman da çoğunluk olarak ortaya çıkan gericilik güçlerinin temsilcileri olan şeriatçılar, eşraf, toprak ağaları, aşiret derebeyleri; diğer yanda Batı lib­eralizminin ve Osmanlıcılığın temsilcisi olan politikacılar ve aydınlar, Mustafa Kemal’in halkçılık fikrini bir yengeç kıskacı içine almışlar, sosyalizme gidecek korkusu ile, onun arkasındaki ilerici eğilimlere nefes aldırmıyorlardı. Bunların temsil ettiği görüşün, bütün savaşı döndüre dolaştıra hilafetin ve Bati emperyalizminin kucağına atacağını çok iyi bilen Mustafa Kemal, halkçılık davasını bu kıskacın iki kolunun arasın­dan, sosyalizme gitmemek koşulu ile zor kurtarabildi. Döğüş, çıkar zümreleri ile yerleşik-çıkar bağlantısı olmayanlar arasın­da bir savaştı. Çıkarcılar, yerleşik-çıkar değil, yerleşik yeri bile olmayan Mustafa Kemal’i aşağılık oyunlarla “ekarte” etmeye bile kalkıştılar. Onun ve onun yanını tutanların arkasında ağır basacak sınıflar yoktu: o zamanın harap geri Anadolusu’nda ne köylü, ne fakir ve emekçi halk siyasal bir varlıktı. Geri kalmış toplumlann aydınlarına kıyasla, başka yanlardan üstünlükleri olan ilerici Türk aydınlarının bu en zayıf yanı toplumsal devrim çabalarında onu bu kez de güçsüz bir duruma sokmuş­tu. Mustafa Kemal ve ordu olmasaydı, gerici çıkarcıların gücü, bunları bir kaşık suda boğacaktı. Bunun içindir ki ilerici Türk aydını Mustafa Kemal’e bu kadar bağlıdır; bunun içindir ki ordu ile ilericilik kendileri­ni her zaman aynı saflarda bulmuşlardır.
Halifeliğin ruhani nitelikleri olduğunu göstermek şeriatçıların da işine geliyordu.
İmamoğlu hiç namaz kılıyor mu diyen teyze :)
Kimi düşünürler, kafir fakat adil (adaletli) bir devlet başkanının, Müslüman olan fakat zalim olandan daha üstün olduğunu bile ileri sür­müşlerdi.
Reklam
Ulusal bağımsızlık olmadan Batılılaşma olamaz; toplum ölçüsünde değişme olmadan uluslaşma gerçekleşemez.
Yorumu sizlere bırakıyorum...
İstanbul’da ve Anadolu’da işgal altındaki bölgelerde İngiltere ve Fransa’nın hizmetinde yayın organları türer. Bu basın olanca gücüyle, milliyetçiler aleyhindeki kampanyaya katılır. Birkaç örnek, basındaki Mustafa Kemal düşmanlığını göstermeye yeterlidir: ●“Yalancı milliyet davası, şer-i şerife aykırıdır." (Ali Kemal, Peyam- ı Sabah, 11
Batıcılık(Namık Kemal) /Ümmetçilik/Turancılık (Z.Gökalp)
Toplumun kişileri “aydın fikirleri”, “din inançlarını”, “mefkûreleri” benimsediler mi, toplum iyi toplum olacakı.(!)
Birincisi, bazı delikanlılarımızda fark ettiğim, Cumhuriyet'i küçümseme eğilimi. Bunlara bakarsanız, Mustafa Kemal hiçbir şey yapmamış, Cumhuriyet Anadolu halkının kaderine hiçbir değişiklik getirmemiş, hep yerimizde saymışız, o kadar ki bugün herhangi bir üçüncü dünya ülkesi bile bizden ilerde bulunuyormuş! Bu iddialar ipe sapa gelmez iddialardır: Hangi istatistiğe başvursanız, çürütülürler... Bırakın istatistikleri, yaşı Cumhuriyet'le bir olanlar ülkenin nasıl geliştiğini, toparlandığını gözleriyle görmüş, elleriyle tutmuşlardır. Salaklığın alemi yok, Türk halkına sana hiçbir şey yapmadılar demek, hem yalan söylemektir, hem onun gözünde yalancı durumuna düşmektir, o neler yapıldığını bilmez mi sanırsınız?
Attila İlhanKitabı okudu
“Ben saltanatın kaldırılmasından sonra, başka bir unvanla aynı nitelik­te bir makamdan başka bir şey olamayan hilafetin de kaldırılmış olduğunu doğal buluyordum.” Gazi Mustafa Kemal Atatürk
711 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.