İstanbul'da doğan Mehmet Dinç, lisans eğitimini Marmara Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümünde tamamlamıştır. Eğitim alanındaki uzmanlığını RMIT Üniversitesi'nde, klinik psikoloji alanındaki uzmanlığını Okan Üniversitesi'nde tamamlamış, Melbourne Üniversitesi’nde Narrative Terapi üzerine yüksek lisans yapmıştır. Doktorasını ise Marmara Üniversitesi’nde internet bağımlılığı üzerine tamamladı. Melbourne Üniversitesi’nde bir yıl misafir akademisyen olarak bulundu. Hasan Kalyoncu Üniversitesi Psikoloji bölümünde çalışıyor ve aynı zamanda Dulwich Centre Uluslararası Fakülte Kurulu üyeliği yapıyor.
Geçmişte Psikolojik Danışmanlar Platformu ve Avustralya Türk Enstitüsü Başkanlığı görevlerinde bulunmuştur.
Halen kurucusu olduğu Psikoloji Organizasyonları ve Eğitimleri Merkezi'nin genel koordinatörü olan Dinç, Fatih Üniversitesi Psikoloji bölümünde yarı zamanlı olarak ders vermektedir.
RMIT Üniversitesi Mezunları Birliği Türkiye Temsilcisidir. Dijital Bağımlılıklar, Psikolojik Dayanıklılık ve Narrative Terapi üzerine çalışmalarını devam ettiren Mehmet Dinç, evli ve iki çocuk babasıdır.
Efendimiz (s.a.v.)'e ilk iman edenlerin yaşlarını hatırlayalım.
Hz. Ali (r.a.) 10 yaşında. Abdullah bin Ömer (r.a.) Ubeyde b. Cerrah (r.a.) 13 yaşındalar. Ukbe bin Amir (r.a.) 14 yaşında. Cabir bir Abdullah (r.a.) ve Zeyd bin Harise (r.a.) 15 yaşındalar. Abdullah bin Mes'ud (r.a.), Habbab bin Eret (r.a.) ve Zübeyr bin Avvam (r.a.) 16 yaşındalar. Daha niceleri 17 yaşında, 18 yaşında, 19 yaşında, 22 yaşındalar. Üç tanesi de 25 ila 31 yaş arasındalar.
Biz küçüğüz demiyor arıyorlar, hakikati, doğruyu arıyorlar. Doğruluğun dostluğunu arıyorlar. Efendimiz (s.a.v.) bu sahabilerle İslamiyet'i bina ediyor. Bütün dünyaya yayıyor. İki milyar insana ulaşıyor. Tarihler boyunca, asırlar boyunca. Şu gençlerin omuzları üzerinde büyüyor. Demiyorlar ki ben on yaşında çocuğum benden ne olur? Ben on dört yaşında delikanlıyım benden ne olur demiyor. Peygamber niye benimle konuşsun, benimle bir şey yapsın demiyor.
Beklerim seni...
Eğer zaman geçecekse yüreğimde,
Uğramayacaksa semtimize ayrılık,
Sıcaklığın soğumayacaksa bedenimde
Ve gözlerin...
Hep aynı bakacaksa
Emin ol,
Beklerim seni
Zaman tükenene kadar...!
✍️
"İnsanlar yorar en çok. En uzağından en yakınına. Soğuk tavırları kafana takar, sıcaklardan rahatsız olursun. Gördüğünde memnun olduğun insanların sayısı azalır, azalır... Bir gün onlar da biter, aynaya bile bakmak istemezsin. Nazik, düşünceli, hassas olmak çok zordur artık. Empati yapmak, anlayış göstermek, tahammül etmek imkansız
Kitabı katıldığım bir okuma grubu tavsiyesi üzerine, yazarın bazı konuşmalarını daha önce dinlediğim ve sevdiğim için kitabı almıştım. Kitabın ismi dikkatimi çekti.
Okuma grubunda bir arkadaşımız "insanın kendisine üzüldüğünde, sevindigine veya çökmüş hissettiğinde kendisine yargılayıcı olmayan kısa kısa belki motive verici cümleleri
Herkese keyifli okumalar,
Bugün ders kitabı niteliğinde bir kitapla geldim. Psikolojiye ilgisi olan, psikoloji okumak isteyen ya da benim gibi bölüme yeni geçecek olan herkes için öneririm. Psikoloji biliminin tanımından tarihçesinden alt alanlarına, kuramlarına kadar bir çok konuyu çok açık , anlaşılır bir dille kısa olarak anlatımı yapılmış.
Dem yayınlarının bu 'giriş' kitaplığını çok beğendim. Felsefeye giriş,tarihe giriş gibi birçok bilimin ana hatlarıyla anlatıldığı güzel bir seri olmuş. İlgilendiğim diğer bilimlerinde kitabını bu seriden almak istiyorum.