"... Çünkü karadutun lekesini sadece kendi yaprağı çıkarırmıș. İnsan da aynı bu ağaç gibidir.
Yarasına ilacı başka yerde arayan her zaman bilmelidir ki
Her yaranın merhemi kendi dalındadır.. ''
Selam arkadaşlar hayırlı cumalar dilerim sizlere çok güzel bir kitap ile geldim
@mnurionculer #incirağacı mutlaka Okunması gereken bir kitap
Kaybolan insanlar, hiç olmayacak yerde bir incir çekirdeğinin filiz vermesi sonucu yıllar sonra yer altından gün yüzüne çıkmışlardı.
Onlar, kendilerini unutmayan ve kendilerinden asla vazgeçmeyen
İyi akşamlar arkadaşlar sizlere hoş bir kitap @mnurionculer #hoşçakallota ile geldim
Yurtlarını terk edip çocukları için gelmişlerdi İzmir’e…Kalabalık nüfus, tek maaş olunca çocukların hepsinin okuma şansları olmamıştı Onlar büyüyüp çalışmaya başlayınca eve fazladan ekmek de giriyordu.
Akşamları oturdukları evin yasemin kokan bahçesinde yenen yemek, günün yorgunluğunu unuttururdu.
Makarnaya kaşık çalınır, dertlerini unutarak mutluluk içinde sevgiyi ekmeklerine katık ederlerdi. Gülmeleri, neşeleri mahallede geç saatlere kadar yankılanırdı.
Güzel kızdı Lota. Nedim sevdalandığında, aşkının sonsuzluğa kadar süreceğine inanmıştı. Yeminleri öyle idi. Nedim’e bir sabah, uyandığında ‘deniz taş kesti’ deseler inanırdı da Lota’nın aniden gidişine inanması, inandırılması zor oldu.
Mesafeler uzaktı ve herkes kendi bildiği doğruyu yaşamaya devam ediyordu. Aşkları yıllarca sürdü. Olmadık olaylar yaşadılar. Filmlerdeki gibi idi her şey…
Bir araya gelseler belki çoğu şey düzelir, sevdaları yeniden alevlenebilirdi ama üstlerine yağması gereken yağmurlar gecikince, ıslanamadılar bile.
Gözden ırak olan gönülden ırak oldu zaman zaman.
Sabırsızlık, ihmalkârlık yanlış anlamalar gün geldi aşklarının boyunu kısalttı. Ne yaptılarsa olmadı.
Aşkın boyu kısa kaldı..
#kitapyorumum
Yazarın okuduğum 2.kitabı gerçekten de fakirlik ölüm korkusu çocukluk aşkı azim ve en son gurur işte gurur yüzünden büyük bir sevginin aşkın yok oluşu ben çok beğendim yazarın kalemi daim olsun
#2021'deki 32.kitabım
"Sana sunulan hayatı ne kadar yaşadığın değil, nasıl yaşadığın önemlidir..."
.
Rize'nin Çamlıhemşin kasabasının Mollaveiş köyündeyiz bu hikayemizde yıllardan ise 1908.Ömer çocukluğundan beri sevdiği Meryem ile evlilik hazırlıkları içindedir ama gönlünde yatan başka bir istek daha vardır yaşam şartlarının zor olması sebebi ile Rusya/Kırım'a çalışmaya gitmek...
.
Meryem ile daha evliliklerinin başında Kırım'a gider ve orda köylüsünün fırının da çalışmaya başlar işler bir anda istediğinden daha iyi gider ve Ömer'in de bir fırını olur.
Birgün Maryana yardım için gelir Ömer'in dükkanına.Ve o günden sonra hiç birşey eskisi gibi olmayacaktır.Kalplere sevgi düşmüştü bakalım bu üçlüyü nasıl bir gelecek bekliyordu.
O zamanların Rusya'sı hakkında bilgi alabileceğiniz ve yaşanmışlık içeren sayfaları severek okuduğum ama Ömer'e çok kızdığım yerler oldu söylemeden geçemiyeceğim Bu tarz kitap okuyorsanız tavsiye ederim Nuri abicim kalemin daim olsun yüreğine emeklerine sağlık.Yeni yolculuklarda görüşmek dileğiyle...
.
Her gecenin sabahında yaşam heyecanla yeniden doğar
.
Özlemek senin kavuşmayı düşlediğin her şeydir.Özlemek özgür olmaktır, özgür olmadığın sürece özlemin tadına varabilir mi insan?
.
Aşk bir eşkıyanın hayata itrazıdır; susarsa çatışma, konuşursa savaş, yazarsa destan, severse olay olur.
MaryanaMehmet Nuri Öncüler · Gece Kitaplığı Yayınları · 20203 okunma