En Eski Melek Hanım Sözleri ve Alıntıları
En Eski Melek Hanım sözleri ve alıntılarını, en eski Melek Hanım kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
... biçilmiş olan yazgıdan kaçmamız kolay değildir.
Sayfa 10Kitabı okudu
Bu dönemde oruç tutanların yaptığı gibi geceleri yemek yemek ve gündüzleri uyumak hiç işime gelmediğinden, çeşitli yiyecekleri bir köşeye saklıyor ve daha sonra gündüzleri gizlice yiyordum bunları. Bu stratejiyi özellikle ben tespit etmiş değildim; çünkü birçok müslüman, hatta paşalar bile gizlice oruç yiyorlardı. Ama bu durum, gündüzleri dışarı çıktıklarında açlıktan ölen dalgın ve yorgun bir insan rolünü oynamalarını engellemiyordu.
Sayfa 20Kitabı okudu
Cesaretinizi kaybetmeyin; şimdi karşı karşıya olduğunuz bu zorlukların arkasından talihinizin umulmadık biçimde açılmaması için hiçbir neden yok.
Sayfa 38Kitabı okudu
“Umutsuzluğa kapılmanın hiçbir yararı yoktur, çünkü bu dünyada her şeyin ilacı vardır.”
Sayfa 107Kitabı okudu
Güçlüyle zayıf arasındaki bu mücadelede kadın haklarının ne hükmü olabilirdi?
Sayfa 203Kitabı okudu
Istanbul'da köle tüccarlar genellile Tophane’de otururlar. Bir köle satın almak isteyen, bunlara başvurur; bu tüccarlar da doğdukları topraklardan yeni ayrılmış ve yalnızca kendi kabile dillerini konuşan, üstü başı perişan bu genç insanlar getirir. Aralarından bazıları seçilir ve satılır. Fiyatlar farklıdır; oyuncu, müzikçi, hamam ve oda hizmetçisi ya da odalık niteliklerine göre değişir fiyatlar. Dört bin franktan yirmi bin franga kadar köle bulunabilir. Yirmi bin franklık bir kölenin çok güzel olması gerekir. Köle çirkinse eğer, sahiplerinin karşısına çıkmalarını gerektirmeyen işlerde çalıştırılır yalnızca ve bu gibi durumlarda değerleri 1.500-2.000 franktan fazla olamaz. Köleler genellikle 12-13 yaşlarındayken satılır ama bazen altı ya da yedi yaşlarında satıldıkları da olur.
Sayfa 93Kitabı okudu
Türkler genel olarak eğitimli insanlardan hiç hoşlanmazlar; cahiller ya da yarım yamalak eğitimden geçmiş olanlar daha makbuldür çünkü böyle insanları yönetebileceklerine ve istedikleri gibi çekip çevireceklerine inanırlar.
Sayfa 155Kitabı okudu
'' Subaylar en zor mahrumiyetlere özellikle uzak yerlerde bulundukları sırada katlanmak zorunda kalıyorlardı. Çünkü böyle durumlarda ödemelerin ileri tarihlere atılması bir yana, tayınlar (asker azığı, asker ekmeği) da o kadar seyrek dağıtılırdı ki hiç bir işe yaramazdı. ''
Zabitlerin din adamlarına gidip şu konuşmayı yapmaları sık rastlanan bir durumdu.
'' Evliyim ve karımdan son derece memnunum. Ama öylesine yoksul bir durumdayım ki ona daha fazla bakamam. Boşayın bizi. Yeniden evlenir ve açlıktan ölmesine engel olacak bir koca bulur. ''