Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Muhammed Salih Kûlâbî

Muhammed Salih Kûlâbîİmam-ı Rabbani Hazretlerinin 1 Günü yazarı
Yazar
8.0/10
1 Kişi
9
Okunma
1
Beğeni
192
Görüntülenme

Muhammed Salih Kûlâbî Gönderileri

Muhammed Salih Kûlâbî kitaplarını, Muhammed Salih Kûlâbî sözleri ve alıntılarını, Muhammed Salih Kûlâbî yazarlarını, Muhammed Salih Kûlâbî yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
128 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Hayatımızın değişik alanlarında okuyabileceğimiz dua ve surelerin bulunduğu güzel bir kitap. Aynı zamanda bir alimin 1 gününü nasıl dua dolu geçirdiğini biz öğretiyor.
İmam-ı Rabbani Hazretlerinin 1 Günü
İmam-ı Rabbani Hazretlerinin 1 GünüMuhammed Salih Kûlâbî · Şamil Yayınları · 20209 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
Efendimizin ﷺ sünnet-i seniyyesine ittibaya adanmış bir ömrün, sadece bir günü. Hizmetini yapmış ve halifesi olan bir talebesinin büyük velinin bir gününü anlattığı bir risale. Üç bölüme ayrılmış: birinci bölümde büyük velinin bir gün boyunca yaptığı farz ve nafile ibadetlerde okudukları evrâd ü ezkârına yer verilmiş. İkinci bölümde: itikadi konular ve önemli meselelere yer verilmiş. Üçüncü bölümde ise: cinlerin defi, sefere çıkarken ve sefer esnasında okuduğu, yemekten önce ve sonra okuduğu dualara yer verilmiş. bir ders kitabı gibi çalışılmalıyız, hayatlarımıza tatbik etmeye büyük gayret göstermeliyiz. Kitabı okurken ve öğrendiklerinizle âmel etmeye çalışırken. Aynı zamanda birden fazla sünnet-i seniyyeyi de öğrenmiş ve hayatımızda uygulamış oluyorsunuz. Rabbim öğrendiklerimizle âmel edebilmeyi nasip eylesin. Şimdiden okuyacak arkadaşlara da bol istifadeli okumalar diliyorum.
İmam-ı Rabbani Hazretlerinin 1 Günü
İmam-ı Rabbani Hazretlerinin 1 GünüMuhammed Salih Kûlâbî · Şamil Yayınları · 20209 okunma
Reklam
Kıl kadar bile olsa ehli sünnete muhalif olmayı caiz görmezlerdi. Bu (ehl-i sünnet) büyüklerinin görüşlerine muhalif olan görüşleri de hatalı kabul ederlerdi.
Şöyle buyururlardı: "Biz müctehitlere uyarız; ne buyururlarsa onu yaparız ve her ne şeyden men ederlerse onu da yapmayız."
Salevât-ı Şerife çok okurlardı. Bilhassa Cuma gecesi ve günü, Pazartesi gecesi ve günü. Son zamanlarında, Cuma geceleri talebelerini toplarlar, bin adet salevât-i şerife okuyup duâ ederlerdi. Bunu bitirdikten sonra, bir müddet murakabede otururlar, tam bir inkisâr ile duâ ederlerdi. Tavırlarından bununla emr olundukları anlaşılırdı. Ya kendilerinin bir cüzden daha fazla olan salevât-ı şerife risalelerini, ya da Şeyhu'l ins ve'l-cin olan Abdülkâdir-i Geylâni (Rahmetullahi aleyh)'in tertib eylediği salevât-ı şerîfe risalesini. okurlardı.
•Akşam namazının sünnetini edâ ettikten sonra altı rekat Evvâbîn namazı kılarlardı. Evvâbîn namazında çoğu zaman Vâkıa Sûresini okurlardı. • Yatsı namazında Secde ve Mülk Sûrelerini eğer namazda okumamışlarsa geceleyin yatmadan önce okurlardı. Müridlerini bu iki sûreyi okumaya şiddetli bir şekilde teşvik ederlerdi.
Reklam
• Öğle namazını ve akşam namazını ilk vaktinde edâ ederlerdi. •Öğle namazının ilk dört rekatlık sünnetini kılarlardı ve (hakkında) şöyle buyururlardı: "Hazreti Peygamber (Sallallahu aleyhi ve alâ âlihî ve sahbihî ve bârik ve sellim) risâletinin (peygamberliğinin) başlangıcından ölümüne kadar bu sünneti terk etmemişlerdir." • İkindi namazını asr-ı sânî’nin ilk vaktinde kılarlardı.
sabah namazı
•Sabah namazının sünnetini evinde edâ ederlerdi ve çoğunlukla birinci rekatta: Fâtihadan sonra Kâfirûn ve ikinci rekatta da: İhlâs surelerini okurlardı. •Sabah namazının farzında Tıvâl-ı Mufassal ( Hucurât sûresinden Buruc sûresine kadar olan) sûrelerinden kıraat ederlerdi. •Farzı bitirince hemen oturdukları yerde on kere şu duayı okurlardı. “La ilâhe illallahu vahdehu la şerîke leh, lehü'l-mülkü ve lehû'l-hamdü bi-yedihi'l-hayr ve hüve alâ külli şey'in kadîr.” •Yedi kere de şu duâyı okurlardı: Allâhümme ecirni minennâr. •Bakara Sûresi 163 ve Âyete’l-Kürsî’yi daha sonra Mü’min Sûresi 1-3, Rûm Sûresi 17-19. okurlardı. •Güneş doğana kadar zikir ve murâkabe ile meşgul olurlardı.
Teheccüd namazına iki hafif rekatla başlarlardı ki, bu sünnettir. İlk iki rekâtta Fâtiha Sûresinden sonra (Âli İmran 135-136) (Nisâ 64-110) sûrelerini okurlardı. Teheccüd namazından sonra üç rekat vitir namazı kılarlardı. İlk rekat'ta; Fâtiha Sûresinden sonra A'lâ Sûresini; ikinci rekatta Kâfirûn Sûresini; üçüncü rekatta İhlas Sûresini okurlardı. Eğer vitir namazını gecenin başında (yatsı namazıyla birlikte veya yatmadan önce) kılarlarsa, teheccüd namazını 12 rekat olarak kılarlardı. Bazen sekiz, bazen de on rekat kıldıkları olurdu. Teheccüd namazında çoğunlukla Yâsîn Sûresini okurlardı. Yâsîn Sûresi hakkında: "Bu sûrenin kıraatinde (maddi ve manevi) güzel neticeler ve bereketler vardır." buyururlardı. Teheccüd namazını bitirdikten sonra Âli İmran sûresinin sonundaki şu ayeleri okurlardı. (190-200) 70 tane istiğfar. 100 tane Sübhanallahi ve bihamdihi.
Abdest alırlarken; eline bir başkasınun su dökmesini istemezlerdi. Abdest suyunda o kadar ihtiyatlı davranırlardı ki, bundan fazlası tasavvur olunamaz. Abdest alırken kıbleye dönmeye çok dikkat ederlerdi. Fakat ayaklarını, yıkarlarken, kuzeye veya güneye dönerlerdi. Yani ayaklarını kıbleye karşı yıkamazlardı. Her abdestte misvak kullanmaya ve her namazda abdest almaya çok dikkat ederlerdi. Her uzvu üç defa yıkarlar, her defasında, elleriyle suyu silerlerdi;tâ ki yıkanan uzuvdan ve ellerinden damlama ihtimâli kalmasın. Bunun sebebi şudur; abdestte kullanılmış suyun temiz ve necis olması hakkında ihtilâf vardır. Her ne kadar fetva, temiz olduğuna dâir ise de, ihtiyatlı davranırlardı.
Reklam
128 syf.
8/10 puan verdi
·
14 saatte okudu
Kitapta İmam Rabbani hazretlerinin bir günü nasıl oluyor, neler yapıyor, namazlardan sonra hangi duaları okuyor ondan bahsediliyor. O kadar Sade ve Allah Resulüne uygun hayatı var ki, insan özeniyor gerçekten. İçerisinde yola çıkarken yemek yerken, rüzgar estiğinde, elbise giyerken vb duaları da yer almakta. Allah bizleri İmam Rabbani Hazretleri ile ahirette buluştursun.. Her ne kadar layık olmasakta..
İmam-ı Rabbani Hazretlerinin 1 Günü
İmam-ı Rabbani Hazretlerinin 1 GünüMuhammed Salih Kûlâbî · Şamil Yayınları · 20209 okunma
Maturidî alimlerinin görüşlerini takdim ederlerdi. Eş'arî âlimlerinin görüşleri hakkında da şöyle buyururlardı: "Sahih keşif ile malum olmuştur ki, Hak Sübhânehû'nün rızası Maturidîler tarafındadır."
Manevî halleri şeriata tabi kılarlardı. Şeriati manevi hallete tabi kılmazlardı.
Necâtı, kurtuluşu müçtehidlerin fetvalarına bağlı kalmakta görürlerdi.