Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Muhittin Küçük

Muhittin KüçükSorularla Açılan Pencereler 1 yazarı
Yazar
7.8/10
13 Kişi
61
Okunma
0
Beğeni
1.781
Görüntülenme

Muhittin Küçük Sözleri ve Alıntıları

Muhittin Küçük sözleri ve alıntılarını, Muhittin Küçük kitap alıntılarını, Muhittin Küçük en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğer tarihin belli dönemlerinde Müslümanlar ilimde ve teknolojide geri kalmışlarsa bu, onların Kur'ân'ı ve kâinat kitabını gereği gibi okuyup anlayamamalarından kaynaklıdır.
Reklam
Kur'ân İlimlere, İlimler de Kur'ân'a Ters Düşer Mi?
İlimlerin temelini bizden alan Batı'da ise bilim adamları, aslı bozulmuş olan Tevrat ve İncil ile sürekli çatışmalar yaşanmıştır, bu yüzden din adamları ve kilise ile karşı karşıya kalmıştır. Bunun en çarpıcı örneği Galileo'dur. İncil'de dünya tepsi gibi düz ve yuvarlak olarak tasvir edilirken o, "Dünya yuvarlaktır." demiş ve bundan dolayı kilise tarafından yargılanmıştır. Halbuki Kur'ân, Dünya'nın yuvarlak olduğunu, hem kendi etrafında hem de Güneş'in çevresinde döndüğünü asırlarca önce ifade etmiştir.
Allah bir tek olduğu hâlde herkesi bir anda nasıl görüyor?
Aslında Cenâb-ı Hakk'ın, kâinattaki bütün varlıkları aynı anda görmesini ve yönetmesini algılamakta zorlanmamız, Allah'ı kendimiz gibi düşünmemizden kaynaklanmaktadır. Böyle bir düşünce bir masa ile ustasını karşılaştırmaktan daha abes, daha mantıksızdır. Bir masa için, odanın içinde hareket etmek, canı sıkılırsa dışarı çıkıp gezip dolaşmak, otomobille veya uçakla başka şehirlere, başka ülkelere seyahat etmek imkansız bir şeydir. Hatta o, dışarıdan bir müdahele olmazsa yeniden bir milim dahi kımıldayamaz. Bir an için bu masanın akıl sahibi olduğunu farz edelim. Sonra ona "Seni yapan usta senin gibi bir yerde sabit kalmak zorunda değildir. O, dilediği gibi oturur kalkar, başka bir yerde bulunabilir. Otobomille veya uçakla kısa bir süre içinde çok uzak şehirlere, ülkelere gidebilir." diye ustasının yaptıklarını ve yapabileceklerini anlatalım. Masa, ustasını kendisiyle kıyas eder, kendisi gibi cansız, donuk bir varlık gibi kabul ederse; onun otomobille, uçakla seyahat etmedi bir yana, bulunduğu oda içindd dilediği gibi hareket etmrsini bile algılamakta zorlanacaktır. İşte insanın kendisiylr Yüce Allah'ı kıyaslaması bundan çok daha büyük bir yanılgıdır.
namaz kılamının nefse ağır gelmesinin birinci sebebi, sanki sonsuza kadar yaşayacakmışız veya ölüm bize çok uzakmış gibi yanılgıya kapılmamızdır.
Sayfa 31
"yedi kat göğü birbiriyle tam uyum içinde yaratan O'dur. Rahman'ın yaratmasında hiçbir nizamsızlık göremezsin. Gözünü çevir de bak:Her hangi bir kusur görebilir misin? Sonra tekrar tekrar gözünü çevir de bak! Gözün, bir kusur bulamadığından,eli boş ve bitkin geri döner. " Mülk 3/4
Reklam
Kur'ân İlimlere, İlimler de Kur'ân'a Ters Düşer Mi?
İlimlerin temelini bizden alan Batı'da ise bilim adamları, aslı bozulmuş olan Tevrat ve İncil ile sürekli çatışmalar yaşanmıştır, bu yüzden din adamları ve kilise ile karşı karşıya kalmıştır. Bunun en çarpıcı örneği Galileo'dur. İncil'de dünya tepsi gibi düz ve yuvarlak olarak tasvir edilirken o, "Dünya yuvarlaktır." demiş ve bundan dolayı kilise tarafından yargılanmıştır. Halbûki Kur'ân, Dünya'nın yuvarlak olduğunu, hem kendi etrafında hem de Güneş'in çevresinde döndüğünü asırlarca önce ifade etmiştir.
İnsanı bu derece üstün vasıflarla donatan, bu dünyada kutlu bir misair gibi ağırlayan Yüce Allah'ın, onu kendi haline başıboş bırakması düşünülebilir mi ?
Evet; tercih bizim ya ebedi mutluluk ve Hakk'ın rızası ya da sonsuz cehennem ve azap.
Sayfa 154Kitabı okudu
ALLAH BİR TEK OLDUĞU HÂLDE HERKESİ BİR ANDA NASIL GÖRÜYOR? Aslında Cenâb-ı Hakk'ın, kâinattaki bütün varlıkları aynı anda görmesini ve yönetmesini algılamakta zorlanmamız, Allah'ı kendimiz gibi düşünmemizden kaynaklanmaktadır. Böyle bir düşünce bir masa ile ustasını karşılaştırmaktan daha abes, daha mantıksızdır. Bir masa için, odanın içinde hareket etmek, canı sıkılırsa dışarı çıkıp gezip dolaşmak, otomobille veya uçakla başka şehirlere, başka ülkelere seyahat etmek imkansız bir şeydir. Hatta o, dışarıdan bir müdahele olmazsa yeniden bir milim dahi kımıldayamaz. Bir an için bu masanın akıl sahibi olduğunu farz edelim. Sonra ona "Seni yapan usta senin gibi bir yerde sabit kalmak zorunda değildir. O, dilediği gibi oturur kalkar, başka bir yerde bulunabilir. Otobomille veya uçakla kısa bir süre içinde çok uzak şehirlere, ülkelere gidebilir." diye ustasının yaptıklarını ve yapabileceklerini anlatalım. Masa, ustasını kendisiyle kıyas eder, kendisi gibi cansız, donuk bir varlık gibi kabul ederse; onun otomobille, uçakla seyahat etmedi bir yana, bulunduğu oda içindd dilediği gibi hareket etmrsini bile algılamakta zorlanacaktır. İşte insanın kendisiylr Yüce Allah'ı kıyaslaması bundan çok daha büyük bir yanılgıdır.
Reklam
ALLAH BİR TEK OLDUĞU HÂLDE HERKESİ BİR ANDA NASIL GÖRÜYOR? Allah'ın "Nur" isminin bir yansıması olan güneş, bu konuyu anlamamızı biraz kolaylaştıracaktır. Güneş, bir tane olmasına rağmen yeryüzünün kendine bakan yüzeyindeki bütün cisimlere aynı anda ışığıyla, ısısıyla, yedi rengiyle ulaşıyor. Bununla da kalmıyor evlerimize, odalarımıza giriyor; her şeyi aynı anda aydınlatıyor ve ısıtıyor. Güneşin şuurlu bir varlık olduğunu farz edelim. Isısı onun gücü, ışığı ilmi ve yedi rengi de işitme, görme, konuşma gibi yedi sıfatı olsun. O zaman güneş bütün cisimleri, ulaştığı bütün varlıkları aynı anda görebilir, duyabilir; onlarla konuşabilir ve onlara hükmedebilirdi. Şuursuz, akılsız, âciz, donuk bir varlık olan güneş, Nur isminin tecellisiyle aynı anda milyonlarca yerde olabiliyorsa kâinatın yaratıcısı olan Yüce Allah'ın aynı anda bütün mahlukatı görmesi ve onlara hükmetmesi yadırganabilir mi ?