Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mustafa Said Yazıcıoğlu

Mustafa Said YazıcıoğluMaturidi ve Nesefi’ye Göre İnsan Hürriyeti yazarı
Yazar
9.3/10
3 Kişi
14
Okunma
4
Beğeni
1.331
Görüntülenme

Mustafa Said Yazıcıoğlu Sözleri ve Alıntıları

Mustafa Said Yazıcıoğlu sözleri ve alıntılarını, Mustafa Said Yazıcıoğlu kitap alıntılarını, Mustafa Said Yazıcıoğlu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kötülüğün bir hikmeti
Allah ın iyi ve kötüyü yaratmasında kudretinin kemaline işaret vardır. Zira birini var edip diğerini var edemezse yalnız o şeyi var etmeye mecbur demektir. Böylece Allah ın yaratma gücü sınırlandırılmış olur ki uluhiyet vasfı ile bağdaşmayan bir durum ortaya çıkar.
Düşüncenin inceliği
Sahabe ve tabiin Müslümanlıkta olmayan şeyleri İslam a katmak ,Müslümanlıkta olan şeyleri dışarıda bırakmak korkusu ile akaid konularında tartışmaktan ve derinleşmekten kaçınmışlardır.
Reklam
Halk ı şer, şer değildir. Kesb i şer, şerdir.
Allah, her şeyin yaratıcısı olduğuna göre ve yaratmasına bir sınır da konulamayacağına göre bütün fiillerin yaratıcısıdır. Fiili fiil olarak yaratmada herhangi bir kötülük ve hikmete uygun düşmeyen bir durum söz konusu değildir. Aslında kötülük, kötü bir fiili hür irade ile seçip beğenmek ve bizzat yapmaktır.Bu durumda kötülük, o fiili yaratmakta değil yapmaktadır. Kötü bir fiil olmasa insanın hürlüğü nerde kalacaktır?
İbn Humam gibi olun
İbn Humam Maturidi kelam ekolüne bağlı olmasına rağmen, yeri geldikçe onu da tenkit etmekten kaçmamıştır. Mutaassıp bir mezhepçilik içinde sıkışıp kalmamıştır. Nesefi nin aksine Eşarilere karşı değildir. Eşariyi birçok konuda haklı bulur ve bunu açıkça söyler. Bakıllani den atıflarda bulunur, Cuveyni nin fikirlerini nakleder.
Her şeyin 'mutlak' ı Allah a ait olduğuna göre, insanın mutlak manada hür olması da elbette düşünülemez.
Diğer taraftan insanın her işi Allah ın ilmi dahilindedir,fakat Allah insanı mecbur etmemiştir. İnsanın fiilinin Allah ın ilminde olması onu mecbur bırakmaz. Allah kendi ilminde de mecbur değildir. O halde insanın ihtiyarı ile Allah ın onun fiilini yaratması arasında bir zıtlık yoktur.
Reklam
1k nın olmasını istediğim şekli
Harezm de kelami münakaşalar, tutuculuktan uzak, hür bir ortamda ve ilmi ölçüler içerisinde yapılmış, kendi görüşüne uygun olmayan bir ifade tarzıyla savunanların münakaşaları derhal önlenmiş, bu tür davranışlara izin verilmrmiştir.Fahruddin Razi Orta Asya da bulunan Üngenç te Mutezilenin oynadığı rolden hayrete düşmüş, Buhara da bizzat kelami münakaşalara katılmıştır.
Kudret, kudret yetirilen şeye iki yönden etki etmektedir : 1. Yaratma yönünden 2. İktisab yönünden Allah bu iki yönden yaratma ile ilgili olanını kendisine, kesb yönü ile ilgili olanı ise insana mahsus kılmıştır.
Nesefi ye göre Kesb in iki tarifi
1.Kudretin bulunduğu yerde meydana gelen herhangi bir iş 'kesb', kudretin bulunmadığı yerde meydana gelen iş ise 'halk' tır 2.Herhangi bir aletle meydana gelen iş 'kesb', aletsiz meydana gelen şey ise 'halk' tır.
Üzmeyin Maturidi yi
Maturidi üzerinde son yıllarda kayda değer araştırmalar yapılmış olsa da, bunlar onu bütün yönleriyle tanımaya kafi değildir. Batı dünyasında Eşari hakkında pek çok araştırma yapıldığı halde, Maturidi her nedense çok ihmal edilmiştir. Esas şaşılacak nokta ise İslami fırkalara dair kaynak kitapların onun hakkındaki suskunluğudur.
Reklam
Maturidiliğin ayrı bir kelam olup olmaması üzerine
Bir Maturidi kelamından bahsedilip bahselmeyeceği konusu tartışılmıştır.Daniel Gimaret Hanefi-Maturidi ekolü demeyi tercih eder .Batılı araştırmacıların birçoğu müstakil bir Maturidi kelamından çok onu , Hanefi ekolünün bir uzantısı olarak değerlendirme eğilimindedirler.Buna karşılık Maturidiliği 'büyük bir teolojik mektep 'olarak mütalaa eden araştırmacılar da vardır.Maturidinin her bakımdan Ebu Hanifenin izinden gittiği kanaati de yaygındır. Nesefi Temhid inde 'İmam Ebu Manur Maturidi usül ve füruun bütününde Ebu Hanife ye uyanların en şiddetlisidir' ifadesini kullanır.
“Allah’ın iyiyi ve kötüyü yaratmasında kudretinin kemaline işaret vardır. Zira birini var edip diğerini var edemezse yalnız o şeyi var etmeye mecbur demektir.Böylece Allah'ın yaratma gücü sınırlandırılmış olur ki uluhiyet vasfı ile bağdaşmayan bir durum ortaya çıkar."