Müştak Erenus

Ölmeye Vakit Yok yazarı
Yazar
5.5/10
2 Kişi
5
Okunma
4
Beğeni
890
Görüntülenme

Müştak Erenus Gönderileri

Müştak Erenus kitaplarını, Müştak Erenus sözleri ve alıntılarını, Müştak Erenus yazarlarını, Müştak Erenus yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir gök var üstümüzde, Yıldızlar bir ipte dizi Bizi gözetleyen varsa yukarda Neyimiz var ki gizli. İşte insanlar sokaklarda Kimimiz aç, kimimiz dertli Gülenlerimiz varsa meydanlarda, Deli.
Müştak Erenus
Müştak Erenus
Reklam
Bu bağışlanmak isteği de Nerden çıktı şimdi? Bir ömür boyu Birbirimizi görmediğimiz Bu güzel başım Ve sanki bir inada Yürütüp getirdiğim bu ayaklar Ve nedense her sarhoşluğumda Bakıp da özür dilediğim bu ellerim Bugün benden ayrı ve uzak Ve güzel güneşe gülüyorlar. Fena yakalandım bu sabah Göğün mavisine...
Bilmediğim bir erkende Böyle beklenmeden geliyorsun. Önce düşlerimizi bölüşelim Sonra bizim olan gerçekleri.
karanlık olur kış günlerin geceleri nasıl bir kör karanlık sabahın beşinde önce ellerim küser bana sonra gözlerim üşür susar kalırım öyle sabahın beşinden akşamın dokuzuna iş ben on yaşında stefan li haftada dört şilin verirler elime...
Sayfa 75 - broy yayınları nisan 1987 basımındanKitabı okudu
...uzay ve mekânlar ötesi zaman sizin diyorlar ulan sıkışıp kaldığımız şu bir avuç dünya kimin...
Sayfa 45 - broy yayınları nisan 1987 basımındanKitabı okudu
Reklam
...1930'larda vapurlarda sanki herkesin yeri ayrıydı. kimse kimsenin yerine oturmazdı. dayım bahattin de kuzguncuk'ta bu vapurların yolcularından biri, kırkyedi liralık maaşı peşinde her gün köprüye gider gider gelirdi...
Sayfa 21 - broy yayınları nisan 1987 basımındanKitabı okudu
...kuzguncuk'a gidiş bir saatten fazla sürerdi. koşu yolu sonundan validebağı çukuru ve oradan bağlarbaşı'na çıkar, ordan da ver elini kuzguncuk, yokuş yukarı. bağlarbaşı'na inilen yokuştaki ahşap küçük rum ve ermeni evleri beni tanırlardı...
Sayfa 20 - broy yayınları nisan 1987 basımındanKitabı okudu
...dayım inatçı bir keçiydi. nenem'le kuzguncuk'ta oturuyorlardı. mavi eski bir çaydanlık içinde, 47 liralık maaşından biriktirdiği yirmibeş kuruşlardan her hafta sonu bana bir tane verirdi. o zaman mandagözü denen yirmibeşliklerden bir tane almak için, ibrahimağa'dan kuzguncuk'a yayan giderdim...
Sayfa 19 - broy yayınları nisan 1987 basımındanKitabı okudu
59 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.