Muzaffer Özdemir Gönderileri
Muzaffer Özdemir kitaplarını, Muzaffer Özdemir sözleri ve alıntılarını, Muzaffer Özdemir yazarlarını, Muzaffer Özdemir yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek”
Sayfa 58Kitabı okuyor
“Öpüyorum,
her biri birer enstrüman parmaklarından”
Sayfa 16Kitabı okuyor
Çık da gel fotoğraflardan, gecem kısa
Ömrüm sabah oluyor
Sayfa 10Kitabı okuyor
Ve aşk dediğimiz şey sevgilim
Bin baharın sığmasıymış
bir ömre
Sayfa 9Kitabı okuyor
“ Sonsuz uzuyor başlangıçlarım
Seni sevmek için…”
Sayfa 7Kitabı okuyor
Birden dokundu saçlarıma,
İşte o gün,
Sağ şakağıma düşen beyaz şahidimdir ki
O gün;
Duydum Meleğin Sur'a üflediğini.
Güldü önce...
Güldü ve yağmaya başladı sessiz kelimeler.
Gözlerimle duydum gözlerindeki şiiri.
Seni beklerken tamam oluyorum
Seni anarken tamam oluyorum
Seni özlerken tamam oluyorum
Her işim yarım
Her işim ağır aksak
Bir seni severken tastamam oluyorum
Bir şey ne kadar unutulmuşsa
O kadar hatırlanır
Küllerinizi üfürdüm gözlerime kaçtınız
Düş gibi sevdim sizi
Oysa ben hiçbir zaman yaşımın adamı olmaya çalışmadım. Kendimden bin kere daha yaşlı olan çağımın adamı olmaya çalıştım hep.
Sevgiyi insana sığdıramazsan
İnsanı sevginin içinde sakla
Her an bir şeyler olsa diyorum
İyi güzel tatlı bir şeyler olsa
Yazılmamış bir şiirin hizasındayım
Beynimin güneyinden kuzeyine geçiyorum
Göğsüme sapan sokakta bir trafik kazası
Olmalı ki benim için icat edilmiş
Ne başka ölü var ne de yaralı
…..
Sayfa 13 - Göğsüme Sapan SokakKitabı okudu
< Kalktı Göç Eyledi Avşar Elleri >
Avşarlar, 19. yüzyılda Güneyde yazın Zamantı Çayı kıyılarında, kışın da Çukurova'nın Ceyhan nehrinin sol kıyısında yaşayan Türk oymağıdır... Bu devir Avşarların " al-vur devri " olarak tanımlanır...
Bu sıralar birçok oymaklar gibi devletin iskan emirlerini dinlemezler... Kendilerinden yaylak yurtlarında devamlı kalmaları istenir. Buna karşı çıkarlar. Bunun üzerine Çukurova'daki bütün yolsuzlukları ve aksaklıkları ortadan kaldırmak üzere Cevdet Paşa'nın kurup Derviş Paşa kumandasına verdiği Fırka-i İslahiyye 1865 yılında onları yaylak ve kışlaklardan birinde yerleşmeye mecbur eder. Ne yazık ki o sıralar bunların kabul ettikleri yaylaklarına Kafkasya'dan muhacir olarak gelen Çerkesleri yerleştirirler. Avşarlar bu sebepten verimsiz ve dağlık dar topraklarda yerleşmek zorunda kalırlar. Yoksul Türk köyleri arasına katılırlar... ( Ağıtlarındaki içlilik bu çaresizliğin ifadesidir.) İşte bizim Dadaloğlu'na ait bu bozlağımız Avşarlar'ın o " al-vur devri " ne ait güzel bir oymak türküsüdür...
Sayfa 139 - Tercih Sanat KitaplıkKitabı okudu
