Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Muzaffer Sencer

Muzaffer SencerOsmanlı Toplum Yapısı yazarı
Yazar
Çevirmen
9.0/10
3 Kişi
8
Okunma
0
Beğeni
1.372
Görüntülenme

Muzaffer Sencer Gönderileri

Muzaffer Sencer kitaplarını, Muzaffer Sencer sözleri ve alıntılarını, Muzaffer Sencer yazarlarını, Muzaffer Sencer yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kamların ancak törenlerde giydikleri bu giysiler cübbe ve külahtır
Kamların ancak törenlerde giydikleri bu giysiler cübbe ve külahtır. Kam'lar için kılıktan sonra en önemli şey davuldur. Ruhların beğenisine sunulması gereken şaman cübbesi, atmış kadar parçadan meydana gelmiş, ana parçası beyaz koyun derisinden yapılmış cekettir. Davullarsa, şamanın ölümünden sonra ormana götürülüp par­çalanır ve bir ağacın dalına asılır.
Sayfa 52 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
yeni dine uymak zoruyla şeytanları kaçırmak için yazılan muskalar
Bununla birlikte Kutadgu Bilig'in yazıldığı yıllarda, Doğu Türkleri İslamlaşmaya başlayalı bir buçuk yüzyıl geçmiştir. Kamlar yeni hayat koşullarına ve yeni dine uymak zoruyla şeytanları kaçırmak için duaların yazıldığı muskalar (bitig) kullanmışlar ve eski şaman dualarına, peygamberlerin, meleklerin, evliya ve şeyhlerin adlarını sokmuş­lardır.
Sayfa 51 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
Reklam
Şamanistlerin her töreninde kesinlikle ateş bulunur
Şamanistlerin her töreninde kesinlikle ateş bulunur. Şaman dininin törenlerini yapan, ruhlarla ölümlü insanlar arasında aracılık edenlere Türk kavimlerinde “Kam” denir. Kaşgarlı Mahmut'da “kahin” şeklinde çevrilen “kam” sözcüğünün bulunması, 11. yüzyılda kamların müslüman Türkler arasında bile unutulmadığını göstermektedir.
Sayfa 51 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
Ateşe bakarak falcılık yapmak
Ateşe bakarak falcılık yapmak Türklerde çok eski bir gelenektir.
Sayfa 51 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
Ateşi suyla söndürmek, ateşe tükürmek, ateşle oynamak kesinlikle yasaktır.
Yakut şamanistleri ayin ve törenler için kullandıkları ateşi çakmak taşıyla elde ederler. Bununla birlikte, aile ocağında yanan ateş, nasıl yakılırsa yakılsın kutlu sayılmaktadır. Ateşi suyla söndürmek, ateşe tükürmek, ateşle oynamak kesinlikle yasaktır.
Sayfa 51 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
Göktürkler tanrılarının şekillerini keçeden yapmış ve deri torba içinde saklamışlardır. İç yağıyla yağlayarak sırık üzerine diktikleri bu şekiller Altaylıların “töz”, Yakutların “tanara” Moğolların “ongun” dedikleri putlardan başka bir şey değildir.
Sayfa 47 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
Reklam
hayvan adları taşıması, bu hayvanların eski Türk klanlarının totemleri
Öte yanda Kaşgarlı Mahmut'un belirttiğine göre, eski Türk kavimlerinde bir dönem meydana getiren on iki yılın, sıçan, öküz, kaplan, tavşan, ejderha, yılan, at, koyun, maymun, tavuk, it ve domuz gibi hayvan adları taşıması, bu hayvanların eski Türk klanlarının totemleri olabileceği düşüncesini doğurmaktadır
Sayfa 46 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
Serbest kalan ruhların yaşayan varlıklar arasında dolaştıkları
Serbest kalan ruhların yaşayan varlıklar arasında dolaştıkları ve her türlü iyilik ve kötülüğün onlardan geleceği inancı, insanı, bu ruhların kötülüğünden kurtulmak için birtakım yollara başvurmak zorunda bırakmıştır. Böylece, ilk törenler cenaze törenleri, ilk kurbanlar göçmüşlerin ihtiyaçlarını karşı­lamak üzere ayrılan besinleri sunma, ilk sunak mezarlardır.
Sayfa 40 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
nesneler türüne “totem" denir.
Klanı kolektif olarak göstermeye yarayan nesneler türüne “totem" denir. Klanın totemi aynı zamanda üyelerinden herbirinin de totemidir.
Sayfa 38 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
onlar sadece aynı adı taşıdıklarından akrabadırlar.
Klanı meydana getiren bireyler kendilerini bir akrabalık ba­ğıyla, ama çok özel türden bir bağla birleşmiş sayarlar. Bu akrabalık, onların birbirleriyle belli kan bağlarının bulunmasından ileri gelmez, onlar sadece aynı adı taşıdıklarından akrabadırlar.
Sayfa 38 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
Reklam
Türk'ün savaşmak, yolculuk etmek ve avlanmak vb. gibi
Göçebe boylar, sürdükleri yaşayış gereği, akıcı ve dinamik bir uygarlığın üyeleridir. Bu akışkanlığa yardımcı olan öğe attır. Cahiz’e göre, Türk'ün savaşmak, yolculuk etmek ve avlanmak vb. gibi amaçlarla atı üzerinde geçen günleri yer üzerinde oturarak geçirdiği günlerden daha çoktur
Sayfa 35 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
Oğuz'ların da at ve deve eti yedikleri ve bundan müslüman olduktan sonra
10. yüzyılda genellikle göçebe hayatı yaşadıklarından, Oğuz'ların ekonomik eylemleri başlıca hayvancılıktan ibarettir. Bu bakımdan zenginliklerini koyun sürüleri, yılkılar (at sü­rüleri), katar develer ve sığır meydana getirmektedir. At binek, deve yüklet (taşıt) olarak kullanılmakla birlikte Oğuz destanlarında Oğuz'ların da at ve deve eti yedikleri ve bundan müslüman olduktan sonra vaz geçtikleri anlaşılmaktadır.
Sayfa 34 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
İşte 16. yüzyıldaki Reformasyon hareketi,
İşte 16. yüzyıldaki Reformasyon hareketi, Ortaçağ Kilisesi'ne karşı, ekonomik alanda olduğu kadar, moral planda da mücadeleye girişen burjuvazinin, gelişimini engelleyici geleneksel, dinsel ahlâk anlayışına karşı bir tepkisidir.
Sayfa 25 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
Marx'a göre, üretim güçlerinin gelişiminde en ileri aşama olan kapitalizm
Marx'a göre, üretim güçlerinin gelişiminde en ileri aşama olan kapitalizm, üç ana tarihsel ön koşulun sonucudur: Bunlar, a) Para olarak servetin varlığı, b) Uzmanlaşmış kent zanaatkârlığının varlığı, c) Emeğin özgürleşmesi ya da ücretli emektir.
Sayfa 23 - Üçüncü Baskı: Eylül 1999 - PDF
kapitalizmin Hollanda ve İngiltere'deki gelişimi
Örneğin, kapitalizmin Hollanda ve İngiltere'deki gelişimi, bu ülkelerin veya belli bir kesiminin. Calvinist yorumuyla Reformasyonu benimsemeleriyle değil, daha çok, kendi yarattıkları büyük ekonomik hareketler ve sosyal değişmelerle ilişkilidir.
Sayfa 18
20 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.