Kaleb'in yeteneğini ne yönde kullanacağına dair verdiği kararlar bir dengesizlik içindeydi. Tam her şeyi yoluna koyacak derken aniden çevresindeki insanların duygularıyla değişen ruh hali ile insanlar birbirine zarar vermeye başlayabiliyor örneğin. Bu hızlı geçiş kitapta güzelce açıklanmıyordu. Karşı koymaya çalışıp ama başaramayıp mı bunları
"(...) Sezmek = aşırı gelişmiş bir gözlem yeteneği + keskin zekâ. Sezmek = bir olayın tüm olası sonuçlarını saniyenin binde biri gibi bir sürede öngörebilme kapasitesi + duruma uygun olasılıkların uygun bir şekilde sıraya konması."
Kaleb, fantastik bir kurgu... Alışılmışın dışında bir konu. Kitabın arkasındaki açıklama şöyle başlıyor : "Kötülük insana iyi gelir..."
...
Kaleb Helgusson, annesi ölünce bebekken annesinin kuzeni tarafından ,babası Franck Astier'e bırakılıyor. Ve bebeği bırakan adam Kaleb'in babasına , onu da alarak ABD'ye taşınmasını ;
Kitap güzel hoş ama baş karakter'in güçlerini bu kadar çabuk öğrenmesi, kavraması ve kabullenmesi kesinlikle benim beklemediğim bir şey di. Diğer bir şeyse çocuğun arkadaşının gücünü bulmasına yardım etmesi tamam ama bu olayı hiç yadırgamadan konuşmaları biraz garibime geldi. Bunun dışında normal bir kitap. Iyi okumalar
Fantastik bir kurgu ve güçlü bir başlangıç. Bildik yazarların dışında bir yolculuğa çıkmak için doğru bir seçim. Elbette gerilim tarafında bir Koontz ya da fantastik tarafında bir Tolkien değil. Beklenti de öyle olmamalı. Ancak, İzlanda manzaraları için bile değer. Farklı.
Çok farklı bir kitaptı.
İzlanda'daki bir yanardağın etkisiyle özel güçlere sahip olan çocuklar var. Bunlara yanardağ çocukları deniyor. Her yanardağ çocugunun yeteneği ve yeteneğinin boyutu değişiyor. Kaleb bir empatik ve en güçlülerinden biri.
Bütün yanardağ çocukları iyi değil tabi. Yeteneklerini kötülük için kullanıp normal insanlar için tehlike oluşturanlar büyük bir çoğunluğu oluşturuyor. Bu sebeple kendilerine Gözcü diyen bir askeri örgüt bu yanardağı çocuklarını takibe alıp gözlemliyorlar ve müdahale ediyorlar.
Kitap ilahi bakış açısıyla yazılmış. Ama farklıydı. Yani aynı anda farklı yerlerde olan olayları okuyabiliyoruz zaman zaman.
Fransızcadan çevrildiğinden dolayı sanırım, dili başta çok değişik geldi. İlk 100 sayfadan sonra alıştım. Zaten dili farklı gelsede olaylar o kadar çekiciydiki devam ettim.
Başta da dediğim gibi kitap çok farklı ve çok güzeldi. Özellikle sonu çok iyiydi. Devamını çok merak ediyorum.
Farklı bir kitap okumak isteyenlere tavsiye ederim. :)