“Bazılarınız bekli de ‘bu kadar da olmaz ki?’diyeceksinizdir ama ‘hayat’ insana yeniden yaşanma fırsatı tanıyan bir ‘yapboz tahtası’ değildir. O nedenle hayatımı doludizgin yaşayarak maziye ‘amansız ‘ ve ‘keşkesiz’ mutlu bir gülümseme ile bakıyorum. “
“Hele dallara dizili dikenler gibi acı olur,eziyet olur,zül olur ama aşılır! Bir sürü yeşil yaprakları ile orman olur ,ırmak olur,soluklanırsınız ,yaşadığınızı hisseder keyiflenirsiniz,ama yürürsünüz!Bir bakarsınız dal incelmiş ,ah işte yol bitti ,sona geldim ,dersiniz!Hayır ,yol bitmemiştir. Tohumcuk olur ,gül olur,dökülen yaprakları ile tarumar olur ama bitmemiştir,irileşip turunculaşan yumrusuyla,tohum olur ,döl olur,sel sel mutluluk olur. İşte hayat! O dönemeçli ve dikenli yolları aşabilirsen,bahar olur,yaz olur,mutluluk olur ,yaşlı olur! İşte ben ta buradayım.”
“O zamanlar yaşadığım olayların farkında olmasam da o anları hatırladıkça bugün daha iyi anlamlandırıyorum Benim için ,’sen neymişsin be hayat!’ diye sorguladığım bazen zorlu ve hüzünlü bazen de güzel ve çoşkulu ancak özünde horon tadında hızlı ve ,ahenkli ve doludizgin yıllar başlamıştı. Nitekim şair Celalettin Bilgin’in
‘Hayat herkese eşit davranma
Kimini çıkmaz bir sokağa bırakıp
Yolun açık olsun der
Kiminin elinden tutar
Hayallerinden öteye götürür ‘dediği gibi ben hep hayallerimin ötesine geçerek hiçbir zaman pişmanlığımın olmadığı bayram tadında güzel bir hayat sürdüm ,sürmeye de devam ediyorum. “