Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nilüfer Güngörmüş

Nilüfer GüngörmüşSanatçının Kendine Yolculuğu yazarı
Yazar
Çevirmen
8.2/10
19 Kişi
100
Okunma
5
Beğeni
1.864
Görüntülenme

Nilüfer Güngörmüş Gönderileri

Nilüfer Güngörmüş kitaplarını, Nilüfer Güngörmüş sözleri ve alıntılarını, Nilüfer Güngörmüş yazarlarını, Nilüfer Güngörmüş yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
EĞER BİLMİYORSA EĞER BİLMİYORSAK BİLMİYORUZ Bilmiyorlar Bilemezler Bilemeyecekler Bilmiyor Bilmez Bilmiyorlarsa Bilemezlerse Bilemeyeceklerse Bilemezlerse Bilinmeyecek”
" Sonuçta edebiyat ölüme ve yokluğa karşı bir meydan okumadır. Bir tesellidir. Parçalanmaya karşı bir onarım ve bütünleşme çabasıdır. Sonsuzluğun zihnimizde yarattığı sersemletici etkiye ve sonluluğun uyandırdığı çaresizliğe karşı başımızı sokabildiğimiz bir evdir. Ve büyük yazarlar başka büyük yazarlarla aynı odada oturmalıdır."
Reklam
"Yazar karanlığını yazıya emanet eder, ancak yazı alanı içinde ona yol göstermesi beklenen de yine kendi karanlığıdır. Yapıtının görünür alanındaki olayları, kişileri birbirine yapıştıran gizli harç karanlığın harcı olacaktır. Karanlığı ile tam anlamıyla barışık olmasa bile bir dereceye kadar ona söz geçirebilmesi gerekir. Onu varmayı dilediği, arzu ettiği, özlediği yapıtın ortaya çıkmasına katkıda bulunacak şekilde kendisiyle işbirliği etmesi için terbiye etmelidir. Dolayısıyla Yazarın Gölgesi, bir bakıma onun şamanıdır. Everest My Lord'da olduğu gibi hem karanlıktır, hem de karanlığı görünür, düşünülebilir, dönüştürülebilir kılar."
Bir bedene ve bir benliğe sahip olmanın şartı ötekinin mevcudiyetidir. Ötekinin olmadığı yerde insan, insan olmaktan çıkar. Onun yerine tanrı bile olacak olsa bunun için ödenen bedel, yani kaybedilenin acısı kalır.
Sürekli tehdit altındaki çağdaş bireyin, kendini birey olarak gerçekleştirmesini sağlayacak ,varlığa ve yokluğa ilişkin temel soruları sorması bu koşullarda nerdeyse imkansızdır.Bu anlamda çağdaş dünyanın en şanslı bireylerinin sanatçılar olduğu söylenebilir, çünkü onların karanlıklarını emanet edecekleri emniyetli ve çok zengin potansiyellere sahip bir yer vardır:Sanat yaratısının gerçekleştirildiği alan.
Yapıtın sınırları dahilinde ,duygulanım ve çoşkuların tehdit edici olmayan bir bağlam içinde ortaya konabilmesi,çatışmalara temsili çözümler getirebilmesi ,dürtünün esas hedefinden başka bir hedefe yöneltilerek yüceltilmesi ve haz arayışının gerçekliğin sınırında gerçekleşmesi mümkün olur.
Sayfa 107Kitabı okudu
Reklam
Kayıp ve yas narsisist yaralanmayı da beraberinde getirir, kişide çaresizlik ve aşağılanmışlık hisleri yaratır.
Sayfa 124Kitabı okudu
Psikanalizde bütün kuramsal yaklaşımlar ruhsallık bağlamında bu tehlikeden uzak durmanın tek yolunun yaratıcılık yetisinin genişletilmesi olduğu konusunda birleşir.Ruhsal sağlık da yaşamın başlangıcında bu yetinin (simgeleştirme,temsiller oluşturma yetisi) harekete geçebilmesine ve sonraki evrelerde işlemeye devam edebilmesine bağlıdır.
Sayfa 130Kitabı okudu
Kayıptan geriye yokluğu başka bir varlık haline getiren imgeler,temsiller kalır.Yiten bedenlerin seraba dönüştüğü süreç bir “zaman ölçeği”dir: Yoku var eden şiire ,sanata ya da iç dünyaya özgü bir zaman birimi.İnsan ,”bilse kederinden ölüvereceği” hakikatle böyle başa çıkar.
Sayfa 136Kitabı okudu
Sonuçta insanın kendiliğiyle bütünleştirdiği alanın dışına çıkması ,ötekinin alanında misafir olması,ötekinin alanında kendine bir varlık/kendilik alanı oluşturabilmesi ve Winnicott’un terimleriyle ben ile ben olmayanın bir geçiş alanında bir arada durması Melville’in de ustalıkla ifade ettiği gibi Jüpiter’de olmak kadar tuhaftır.Bu tuhaflığın üstesinden gelmenin bir yolu varsa o da herhalde Ishmael’in (ve bu kişiliğin gerisinde yazarın kendisinin) yaptığı gibi zengin temsiller ve simgeleştirmelerle yabancı ve tuhafı tanımlamak ,adlandırmak ve tanıdık hale getirmektir.
186 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.