Kitabı beğenip beğenmeme konusunda arafta kalanlardanım. Hikayelerin birkaçını beğensem de çoğunu içselleştirmekte zorlandım. Kontrol noktası beni en etkileyen hikaye oldu. Genel olarak sıradan ve gündelik olaylar arasında geçip giden hikayelerden oluştuğunu düşünüyorum. Derin duygular ve hissiyat olarak beni etkileyen birkaç bölüm vardı sadece. Yazarın yaşını düşününce böyle bir kitap yazması gelecekte daha güzel kitaplarını okuyacağımız konusunda umutlandırıyor beni.
Yazardan okuduğum ilk eserdi. Yazar 1994, İsrail doğumlu genç birisi. Çocukluğu ve gençliği İsrail’de geçmiş, daha sonra eğitim için İngiltere ve ABD’ne göç eder. Eserin orijinali İngilizce.
Kadim toprakların halklarının çektiği acıları, hüzünleri bir ufacık tebessümle öykülemiş yazar. Hemen her öyküde acı ve gözyaşı var, ama yazar bu ustalıkla azaltmasını bilmiş. Ben okurken çok sıkılmadım, üzülmedim. Çevirisi de oldukça başarılı, hem bölgenin törelerini, dini ritüellerini anlatıyor, hem de mekân, kişi betimlemelerini çok güzel, anlaşılabilir şekilde aktarıyor. Kitap 11 birbirinden bağımsız öyküden oluşuyor. Benim en beğendiğim öyküler;
-Kutsal Topraklarda Hava Satan Adam
-Kontrol Noktası
-Sağ Kurtulan Sefarat
-Şehrazat ve 97,2 FM Radyo İstasyonu
-Yüksek Topuklar
Ben öykülerin günümüzde bölgede yaşanan acıları bitirmeyeceğini ama bir nebze olsun azaltacağını düşünmekteyim.
Keyifli okumalar ve iyi pazarlar dilerim.
#kitapağacidevrialemkulübü ile Mart ayında okuduğumuz Omer Friedlander'ın "Kutsal Topraklarda Hava Satan Adam" isimli eseri Orta Doğu'da geçen onbir öyküden oluşuyor
Hiç bitmeyen İsrail Filistin gerginliği, Orta Doğu'da sonu gelmeyen savaş hali günümüzde hepimizin çaresizlik ve üzüntüyle tanık olduğu soykırıma dönmüş