Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ömer Muhammed Öztürk

Ömer Muhammed ÖztürkMisvak ve Hacamat yazarı
Yazar
9.0/10
1 Kişi
14
Okunma
1
Beğeni
736
Görüntülenme

Hakkında

13 Ağustos 1946 (15 Ramazan 1365) yılında Adana’da dünyâya teşrîf eden zât-ı âlileri, babaları Merhum Hacı Mehmed Öztürk Efendi’nin Hazreti Mahmûd Sâmi Ramazanoğlu (k.s.) ile İstanbul’a hicret etmeleriyle küçük yaşta İstanbul’a yerleşmişlerdir. Doğduklarında Ömer ism-i şerîflerini Hazreti Mahmûd Sâmî (k.s.) koymuştur. Maddî ve manevî eğitimlerini de bizzat takib etmişlerdir. Galatasaray Lisesi’nde orta öğrenimini tamamlayan zât-ı âlileri, İstanbul İktisadî ve Ticârî İlimler Akademisi’ni bitirerek, bir süre de orada öğretim görevlisi olarak görev yapmışlardır. Allah Resûlü (s.a.v.)’in yolundaki her hususta en büyük önder olan Hazreti Ebû Bekir Sıddîk (r.a.)’e benzemeye çalışan Muhterem Ömer Muhammed Öztürk Ağabey, 1979 yılında Hazreti Ebû Bekir (r.a.)’in Fahr-i Kâinât (s.a.v.) Efendimize Medîne’ye hicretlerinde yol arkadaşı olduğu gibi Sâhibü’z-zamân Mahmûd Sâmî Ramazanoğlu (k.s.) Hazretlerine yol arkadaşı olarak Medîne’ye hicret etmişlerdir. Öyle bir muhabbet ve aşkla teslim olmuşlardı ki: Hazretin hicret tekliflerini tereddütsüz kabul ederek Cidde – Medîne uçağında yer olmamasına rağmen ayakta gitmek üzere uçağa binmişler, nihayet yolculardan küçük bir çocuğu kucağına alarak Hazreti Mahmûd Sâmî (k.s.)’a hicretlerinde refîk olmuşlardı. Hazreti Mahmûd Sâmî Ramazanoğlu (k.s.), dünya hayatlarının sonlarına doğru yakın dostlarının ve sonradan O’nun yerine geçtiğini iddiâ eden ihvânın da içinde bulunduğu devlethanelerindeki bir sohbetlerinde “Bizden sonra inşâallah Evlâdımız Ömer Öztürk kılavuzdur. Musa beye de kılavuz olsun.” buyurarak Muhterem Ömer Muhammed Öztürk Ağabey’in ma’nevî derecesini ilan etmişlerdir. Yine özel bir sohbetlerinde “Ömer Öztürk ma’nen görevlidir. Bizim yerimiz Medîne; onun ki ise Mekke’dir.” buyurmuşlardır. Ömürlerinin son demlerinde ise vasiyetlerinin tamâmını Muhterem Ömer Muhammed Öztürk Ağabey’e yapmışlar, techiz ve tekfin işlerinin de ne şekilde yapılacağını kendilerine bizzat emir buyurmuşlardır. Sâhibü’z-zamân Mahmûd Sâmî Ramazanoğlu (k.s.) Hazretleri ile ömürleri boyunca beraber olup hizmetlerinde bulunan Muhterem Ömer Muhammed Öztürk Ağabey, Mahmûd Sâmî (k.s.) Hazretleri’nin 12 Şubat 1984′te Medîne-i Münevvere’de dâr-ı bekâya irtihallerine kadar yanlarından ayrılmamış ve techiz ve tekfinlerine varıncaya kadar O Yüce Zât’ın hizmetlerini görmüşlerdir. Medîne’ye hicretlerinden önceki yaklaşık 10 yıllık dönemde Milli Türk Talebe Birliği’ndeki başarılarını anlatmaktan kelimeler aciz kalır. 1971 yılında Genel Başkan olan Muhterem Ömer Öztürk, Millî Türk Talebe Birliği’ni hakikî gayesini yerine getirmesi yolunda ideal bir şekilde yöneterek, iç ve dış düşmanların bütün hücumlarına rağmen Türkiye’ye damgasını vurmuş, memlekette estirilen zararlı rüzgârlara kapılmayan, maneviyatı kuvvetli, bugünlerde memleket idaresinde söz sahibi olan Müslüman Türk Gençliğini yetiştiren MTTB’yi hakiki fonksiyonunu icra eden bir teşkilat haline getirmiştir. 1980 ihtilalinde kapatılıp tüzüğü gereği mal varlığını Fatih Gençlik Vakfı’na devredinceye kadar Türkiye çapında iki yüzün üzerinde şubesi bulunan bir teşkilat haline gelmiş ve memleketimizde İslam’ın yeniden neşv ü nema bulmasına vesile olmuştur. Fatih Gençlik Vakfı, 1971 yılında kurulduğundan bu yana, Üniversite Gençliği’nin maddî ve ma’nevî her türlü ihtiyacına cevap vermek için, Kurucusu Muhterem Ömer Öztürk’ün maddî ve ma’nevî destekleri ile faaliyetlerini devam ettirmektedir. Yüksek bir ilim ve irfana sahip Ömer Muhammed Öztürk Ağabey’in hizmetleri bununla da sınırlı kalmayıp Ehl-i Sünnet akâidinin güçlenmesi ve Ümmeti Muhammed (s.a.v.)’in istifâdesi için Misvak Neşriyat’ı kurmuş ve birbirinde değerli eserler tercüme ettirerek basım-yayım yoluyla da memleketimize hizmet etmiştir. Ümmetin kandili olan İmâm-ı Azam (r.a.)’in eserlerini ihyâ ederek O Nebî-yi Muhterem (s.a.v.)’in dînini ikâme etmekte hayâllerimizin yetişemediği bir gayret ve hassasiyet göstermektedir. Allâhü Te’âlâ İki Cihan Serveri Resûlullâh (s.a.v.)’in nûrlu yolunda gidenlere cümlemizi dâhil eylesin. Sevdiklerinden bizleri ayırmasın. Şefâatlerine nâil eylesin. Âmîn. Not: Yakın tarihimizde Şer-i Şerîfin (İslâmî yaşantının) kaldırılması ve sonra neşv ü nevâ bulmasının iyi anlaşılabilmesi için Muhammed Es’ad Erbilî Hazretlerinin, Mahmûd Sâmî Ramazanoğlu Hazretlerinin ve bu yolun devamının hakîkî vekîli olan Muhterem Ömer Muhammed Öztürk’ün hayatlarının iyi bilinmesi gerekir. Bu düşünceden hareketle; yukarıda özetini verdiğimiz, her safhasında çok mühim dersler ve ibretler bulunan Muhterem Ömer Muhammed Öztürk’ün hayatlarını kendi anlatımlarıyla, (not edebildiğimiz kadarıyla) sonraki başlıklarda bulabilirsiniz.
Doğum:
Adana, 13 Ağustos 1946

Okurlar

1 okur beğendi.
14 okur okudu.
8 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
KALBİN DEVÂSI Kalbin devâsı beştir: 1. Kur’ân’ı, ma‘nasını düşünerek okuyup duâ ve ibâdetleri huzur ve huşû içerisinde yapmak. 2. Az yiyip oruç tutarak, açlığa riâyet etmek. 3. Allâh’ı çok zikretmek. 4. Seher vaktinde Allâh’a tazarru ve niyâzda bulunmak. Gece ibâdet etmek. 5. Sâlih ve sâdıklarla berâber olmak. Bunlara riâyet eden kalb hastalığına dûçâr olmaz. Mü’min, kalb hastalarına bunları tavsiye etmeli ve mezmûm sıfatlardan kurtulmaya sa‘y etmelidir. Hadîs’te vârid olmuştur ki: Beş şeyden evvel beş şeyin kıymetini bil: 1. İhtiyârlamadan evvel gençliğin. 2. Hastalanmadan evvel sıhhâtin. 3. Meşgûliyetten evvel boş vaktin. 4. Fakr ü zarûrete düşmeden evvel elindekinin. 5. Ölmeden evvel hayâtın kıymetini bil. (Hz. Mahmûd Sâmî Ramazânoğlu (k.s.), Musâhebe, 4.c.)
RAMAZÂN BAYRÂMI GÜNÜ NELER YAPMALIYIZ? 1-Erken kalkmak 2-Gusletmek 3-Misvâk kullanmak 4-Güzel koku sürünmek 5-Giyilmesi mübâh olan elbisenin en güzelini giymek 6-Allâh (c.c.)’ün ni‘metlerine şükretmiş olmak için sevinçli ve neş’eli görünmek ve yüzük takınmak 7-Ramazân bayrâmında câmiye çıkmadan önce tatlı bir şey yemek 8-Yenilen şeyin kuru hurma olması 9-Yenilecek olanın adedinin tek olması 10-Namâza erkence davranıp sabah namâzını mahâlle mescidinde kılarak bayrâm namâzı için namâzgâha ve büyük câmiye gitmek 11-Namâza giderken acele etmeyip sükûnetle yürümek 12-Namâza giderken Ramazân bayrâmında gizli tekbîr getirmek 13-Namâzdan dönerken mümkünse başka yoldan gelmek 14-Mü’minlerle karşılaştığı zaman güler yüz göstermek 15-Elinden geldiğince çok sadaka vermek.
Reklam
Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz: "Dişleri misvak ile temizlemek ölümden başka bütün hastalıkların mühim bir kısmına şifâdır." buyurmuşlardır. (Deylemi)
Sayfa 13 - Misvak Neşriyat. Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti.Kitabı okudu
Büyük Âlimlerden İbrâhîm Nehâi (r.a.), okuduklarını ve ezberlediklerini unuturdu. Bir gece Resûlullâh (s.a.v.)'i rüyasında gördü. Hâlini ona arz ederek "Yâ Resûlallâh (s.a.v.)! Okduklarım hatırımda kalmıyor" dedi. Resûlullâh(s.a.v.) buyurdular ki: "Ey İbrâhîm! Şu birkaç şeyle amel et: Az ye, az uyu, çok Kur'ân oku, çok namaz kıl, her namaz için abdest al, her abdestte misvak kullan!" İbrâhîm Nehâi (r.a.) diyor ki: "Uyandıktan sonra Resûlullâh (s.a.v.)'in bu tavsiyelerini yerine getirmeye başladım. Kısa bir zaman sonra insanlar arasında kendisine uyulan bir kişi oldum."
Sayfa 24 - Misvak Neşriyat. Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti.Kitabı okudu
Dişetine Sülük tutturmak tedavinin kestirme yollarından olur
Her dişeti, vücutta ikişer organa bağlı akupuntur noktasıdır. Böylece misvak mekanik ve kimyasal olarak dişetine, oradan da bütün vücuda etki ederek büyük faydalar sağlar.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
96 syf.
·
Puan vermedi
إن أفضل ما تداويتم به الحجامة Kuşkusuz ki sizin kendisi ile tedâvi olduğunuz şeylerin en fazîletlisi, hacamat olmaktır… (Müslim, Musâkât 4121) السواك مطهرة للفم مرضاة للرب Misvâk, ağız için temizlik vâsıtasıdır. Rabb için de rızâ vesîlesidir. (Nesâî 5)
Misvak ve Hacamat
Misvak ve HacamatÖmer Muhammed Öztürk · Misvak Neşriyat Yayınevi · 20128 okunma